İzmir İl Özel İdaresi kapatılıyor, Balçova Termal Otel'in akıbeti ne olacak?
Kamuoyunda Bütünşehir Yasası olarak bilinen yasa gereği 2014 yılındaki yerel seçimlerin ardından kapatılacak İzmir İl Özel İdaresi'nin yaklaşık 3.5 milyar liralık gayrimenkullerinin paylaşılması konusu hakkında, bir açıklama da turizm sektöründen geldi.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamaları Birliği (ETİK)Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İşler’e sorulduğunda, aralarında Balçova Termal Otel, Kaya Termal Otel, Bozdağ Kayak Tesisleri, Sümerbank arazisinin bir bölümü, Selçuk Havaalanı gibi mülklerin de yer aldığı İl Özel İdare'nin gayrimenkul ve mal paylaşımının dikkatli yapılmasını, tesislerin siyaset ve bürokrasiye kurban edilmemesini istedi.
Balçova Termal Tesislerinin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na, Sağlık Bakanlığı'na ya da Büyükşehir Belediyesi'ne verilmesi olasılığının çeşitli kesimlerce dile getirildiğini belirten İşler şu ifadelerde bulundu;
“Ülkemizde turizm çeşitliliği olarak 30 yıldır gelişmeye çalışan sağlık turizminin ilk tohumlarını turizm sektörü olarak biz Balçova Termal'de attık. 176 dönüme sahip Balçova Termal, bu anlamda Türkiye’deki ilk sağlık turizmi tatil köyüdür. Büyük bir deneyim, birikim ve mücadele sonucunda önce Sayın Mehmet Ali Çalkaya, ardından Sayın Turabi Çelebi'nin büyük emek ve birikimlerle ileriye taşıdığı ve bir başarı hikayesi olan Balçova Termal Tesislerinin aynı konseptte sürdürebilirliğini sağlamalıyız. Her sene ortalama yüzde 90-95 dolulukla hizmet veren, termal ve sağlık turizminde önemli bir marka haline gelmiş olan Balçova Termal tesisimiz, özellikle Nordik ülkelerindeki turisti şehrimize kazandırmıştır. Bu yönüyle ülkemize tanıtım, vergi, istihdam ve katma değer sağlayan tesisin akıbeti onu yaratan ve bu noktaya getiren sektöre teslim edilmelidir.
Bugün Balçova Termal gibi bir sağlık turizmi markası yaratan sektör, adeta bu ürünü yoktan var etmiştir. Daha da önemlisi İzmir’in hatta Türkiye’nin, turizm çeşitliliğini artırarak, ülkemizin, satılabilir turizm çeşitliliği ürünü hususun da bir marka yaratmıştır. Biz diyoruz ki, tesisin kime verileceği bizi çok ilgilendirmiyor. Ancak yeter ki siyasete, bürokrasiye, ve erklerin kısır çatışmalarına kurban gitmesin. Türkiye’nin sağlık turizmindeki lider ve öncüsü olan Balçova Termal Oteli geldiği noktadan geri düşürmeyelim , bunun vebali büyük olur ”
"CLUB MED'E BENZEMESİN"
TÜROFED Başkan Yardımcısı ve Etik Başkanı Mehmet İşler, Türkiye'nin sağlık ve termal turizmindeki en önemli markalarından biri olan Balçova Termal Tesisleri'nin de yıllardır atıl durumda kalan Foça'daki tatil köyü Club Med gibi olmamasını istedi. Özelleştirme amacı ile , turizm sektörünün elinden alınan Club Med’in kaderine terk edildiğini belirten İşler, "Türk turizm tarihinde önemli bir mihenk taşı olan Club Med, yaklaşık 6 yıl önce özel sektörün elinden alınmış ve şu an bu tesis kaderiyle baş başa bırakılmıştır .Bu ayıp zaten İzmir’e yeter İzmir turizminin ikinci bir Club Med vakası yaşamaya tahammüllü bulunmaktadır . Turizmin bağrından koparılan bu tesis bir beton yığını ve doğanın kontrolsuz istilasına terk edilmiştir .Club Med vergi,istihdam,döviz deposu iken bugün bu tesis üzücü bir şekilde atıl hale gelmiştir ,. Korkumuz o ki ; aynı şekilde bugün tartıştığımız Balçova Termal’in de kaderi siyasi kısır döngü ve çekişmeler içerisinde kalarak bir Club Med vakasına dönüşmemesidir , Balçova Termal tesisi bugünkü parlak başarısının gerisinde kalmamalıdır. Hatta daha parlak bir geleceğe doğru yelken açmalıdır aynı konsepti koruyarak 4 yıldızlı tesisi olmalıktan , 5 yıldızlı tesis kalitesine çıkartılmalıdır , kalite ve hizmet çıtası daha da yükseltilmelidir .. Bu tesisi kısır çekişmelere kurban etmemeliyiz . Bu tesisi emin ellere, yani onu yaratan turizm sektörüne tekrar teslim etmeliyiz . Bunu yaparken en önemli kırmızı çizginin tesisisin mevcut sağlık konseptinin korunmasıdır … Tesis kime devredilirse devredilsin ancak kesinlikle yeşil alanları korunmalıdır ,betonlaşmanın önüne geçilmelidir ... Şu anda Balçova Termal’de bir oda başına 762 metrekare yeşil alan düşmektedir. Bu alanın 400 metrekarenin altına düşmemesi bir kırmızı çizgi ihlalı sayılmalıdır. Bu nitelik kesin korunmalıdır, kesinlikle çehrelerini turizm adı altında peçeleyerek ikinci konut ve rezidansları diken rant düşkünlerine verilmemelidir.. , Bu başarı ve çeşitlilik peçelenen rant sahiplerine kurban edilmemelidir, konut ve rezidans rantçılarına yağmalanmamalıdır. Balçova Termal ve diğer tesisler, kime verilecekse verilsin, şartnameye yeşil alanın korunması, betonlaşmanın önüne geçilmesi gibi kırmızı çizgileri olan bir sınırlama getirilmelidir. Bu markayı yaratmak kolay olmamıştır. Hele hele uluslar arası arenada bu markayı sürdürülebilir hale getirmek çok daha zordur. Balçova Termal Oteli, turizm sektörüne ait olmayan yaban ellere değil, bizzat sektörün yaratıp ülkemize sunduğu turizm sektörünün paydaşlarına ve profesyonellerine bırakılmalıdır" ifadelerinde bulundu.
Bu Haber 22.10.2013 - 09:52:39 tarihinde eklendi.