Prof. Dr. Tuncay Neyişçi

Hem küçük hem özgün hem de çekici: Bansko

Hem küçük hem özgün hem de çekici: Bansko
Bulgaristan Turizm Bakanlığı’nın davetlisi olarak gittiğimiz Bulgaristan’da 5 muhteşem gün geçirdik.

İlk durağımız olan Başkent Sofya ile ilgili “Ağaçların Odalara Girdiği, Sokakları Mustafa Kemal Kokan Kent; Sofya” başlıklı bir yazıyı daha önce sizlerle paylaşmıştık. Ülkenin ünlü kayak merkezi Bansko’dan başlayıp Sandanski, Leşten, Kovaçevitsa, Dövlen, üzerinden Filibe’de sonlanan programın geri kalanıyla ilgili izlenimler bu yazıda. Filibe özel bir yazıyı hak ediyor…

Bansko

Sınır dışı ülkeleri ziyaret etmenin kişilere göre değişen çok farklı nedenleri olduğu tartışma götürmez. Pek çok vatandaşımızın yabancı dil bilmeme, gittiği yerin yemeklerine, kültürüne yabancı hissetme, hatta bundan ürkme gibi nedenlerle turizme aktif olarak katılma konusunda çekingen davrandığı da bir gerçek. Bulgaristan bu endişelerden uzak gidilebilecek ülkelerin başında gelir. Dil sorununuz olmayacağı gibi, yemekler ve davranışlar konusunda da sıkıntı çekmeniz çok düşük olasılık. Kendinizi memleketinizde hissetmemeniz için hiçbir neden yok.

Ülkemizde bir milyona yakın Bulgar göçmen yaşamakta, Bulgaristan’da yaşayan Türk asıllıların sayısı da aşağı yukarı aynı. Günlük konuşmalarında en azından 300-400 Türkçe kelime kullandıkları gibi Türkçe mahalle, köy, tepe adlarına sıklıkla rastlanıyor. Şaka değil, iyisiyle kötüsüyle en azından dört yüzyıldır birlikte yaşanmışlık söz konusu. Genelde tüm Balkan Ülkelerine ve özelde Bulgaristan’a yapılacak seyahatler, bir anlamda yurtiçi seyahat tadı da verebilir. Ben kendi adıma balkan ülkelerine yaptığım ziyaretlerde ülkemi daha derinden tanıma şansı bulduğumu düşünüyorum.

Sofya’dan sonra ilk durak ünlü kayak merkezi Bansko.

Bansko1

Kuzeybatı- Güneydoğu yönünde uzanan Pirin Dağı Slavların Olimpos’u olarak kabul ediliyor. Tıpkı bizim Uludağ’ımızın Yunan mitolojisinin ünlü Olimpos zirvelerinden biri olarak kabul edilişi gibi. Adını, Yunan mitolojisinin baş tanrısı Zeus gibi gök gürültüsü ve şimşek tanrısı Perun’dan alan Pirin’in en yüksek zirvesi (Vihren) 2900 metreyi biraz aşıyor, yani Uludağ’dan (2450 m) birkaç yüz metre daha yüksek. Biri Balkanların diğeri Anadolu’nun en ünlü kayak merkezleri. Kuzeye bakan derin vadilerinde Avrupa kıtasının en güney iki küçük buzulunun da yer aldığı bu görkemli dağın üzerinde sayıları yüzü aşan küçük buzul gölleri de bulunuyor. Makedonya ve Bosna çamları, Bulgar köknarı, boz ayı, gri kurt, kızıl geyik, karaca, güderi keçisi gibi zengin bir bitki ve hayvan çeşitliğine de sahip olan bu dağ ve Milli Park 1983 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak tescil edilmiş. Yaklaşık 80 km uzunluğunda ve 40 km genişliğindeki Pirin Dağı Rodop dağlarından ayrı, izole bir kütle oluşturuyor

Bu dağ kütlesinin kuzeydoğuya bakan yamaçları, Bansko yerleşiminin bulunduğu yüz, karasal iklim yaşarken güneybatıya bakan yamaçlarında Sandanski’nin bulunduğu yön, Akdeniz iklimi hissediliyor. Her iki yüz de su ve özellikle termal su kaynakları bakımından oldukça zengin.

Avrupa ve Balkanların ünlü kayak merkezlerinden olan Bransko küçük ve genç bir yerleşim yeri. Genç, çünkü kuruluşu Osmanlı akıncılarını önlemekle ilişkili olarak 14-16. Yüzyıldan öteye gitmiyor. Küçük, çükü nüfusu 20 bin bile değil. Ama adı ve ünü büyük. Son zamanlarda ülkemiz kayak severlerinin keşfettiği ya da keşfetmek zorunda kaldığı kayak merkezlerinin başında geliyor Bansko. Bu keşif Bansko’nun, gece kayak yapma imkanı da sunan toplam 70 km uzunluğundaki 17 piste sahip olması, 2 Dünya ve 3 olimpiyat Şampiyonluğu kazanmış Alberto Tomba’nın adıyla anılan pist ile 2600 m yükseklikten 1700 m irtifa kaybederek 900 metreye kayabilmekle ilgili olduğu kadar fiyat, hizmet kalitesi ve çeşitliliği ile de yakından ilgili gibi görünüyor.

En fanatik kayak tutkunları bile, kayak dışında, yemek, eğlence, masaj gibi ek hizmetler beklerler. Bansko hem şopska, pileşka, mişmaş, kaşkaval gibi yerel lezzetleri sunan lokantaları, ki bunları kışkırtıcı “mehana” olarak adlandırıyorlar, her türden müzik ve yerel dansların icra edildiği nitelikli eğlence mekanları ve hem de dinlendirici SPA hizmetleriyle bu beklentileri karşılayabilecek alt yapıya sahip bir köy. Ağustos ayında 1880’li yıllardan beri hizmet vermekte olan geleneksel bir lokantada 150 kg ağırlığındaki aşçımızın hazırladığı hafif mi hafif ızgara etler, mezeler ve incir rakısı eşliğinde yediklerimiz ile konakladığımız Kempinski Hotel Grand Arenada aldığım SPA hizmeti standartların çok ötesindeydi. Karlı kış günlerinde kapalı termal havuzda yüzmenin keyfini hayal etmek bile heyecan verici. Kempinski Grand Arena ahşap ağırlıklı iç ve dış mimari yapısıyla, ağustos ayında serinletici bir atmosfer sundu bize, eminim ki aynı atmosfer soğuk kış günlerinde yorgun ve üşümüş kayakçıların da içini ısıtacaktır.

Tuncay Neyişçi

Bansko

Pek çok Balkan yerleşiminde olduğu gibi Bansko’da da Osmanlı yönetimine isyan eden milliyetçi ulusal bir kahramanla karşılaştık. Aziz Paisiy Hilendarski. Filibe’de adıyla anılan bir üniversite bulunan ve “Slav Bulgarlarının Tarihi” adlı bir kitap da yazmış bu din insanı Bulgaristan’ın en saygı duyulan kişiliklerinden biri ve 1722 (18. yy) yılında Bransko’da doğmuş. Bu nedenle Bansko’yu, tüm doğal ve kültürel değerlerine ek olarak, Bulgaristan’ın, Bulgarların kendi kimliklerine sahip çıkmalarının da ateşlendiği coğrafya olarak anlamak, görmek de gerekir. Aslında bu küçücük ama koskocaman Bansko köyü, Bulgaristan’da 18. Yüzyıldan başlayarak her yüz yılda tüm ülkede etkin olmuş bir ünlü bir kişilik yetiştirmiş tek yerleşim olarak da biliniyor. Aziz Hilendarski Bulgar Rönesans’ı ve aydınlanmasının öncüsü olarak kabul edilen ve Bulgaristan’ın ilk ansiklopedisinin yazarı da olan rahip Neofit Rilski (1793-1881) 19. yüzyılı temsil ediyor. 20. Yüzyılın temsilcisi komünist, devrimci şair Nikola Vaptsarov’dur (1909-1942) ve genç yaşta kurşuna dizilerek yaşamına son verilmiş. Şairin tek kitapta toplanan şiirleri 98 dile tercüme edilmiş. Ataol Behramoğlu’nun çevirisiyle bu materyalist şairin “Veda” adlı şiiri Bansko ile aranızda duygusal bir ilişki kurabilir mi?

Karıma
geleceğim bazen uykudayken sen
beklenmedik, uzak bir konuk gibi
sokakta bir başıma koyma beni
kapıyı sürgüleme üstümden.
usulca girecek, bir yere ilişeceğim
bir zaman, karanlıkta, bakacağım yüzüne.
ve yorgunluk göz kapaklarımı indirince

seni kucaklayacak ve çıkıp gideceğim.

Başta yerleşim yerinin en yüksek yapısı çan kulesi ile Kutsal Üçlü (St. Trinity) Kilise olmak üzere, yaklaşık 120 anıtsal yapıya ev sahipliği yaptığı söylenen Bansko, bu ünlü kişiliklerinin her biri için ayrı ayrı müze evler oluşturma kadirşinaslığını da gösterebilmiş. Ziyaretinizi bekliyorlar..

Bansko2

Bansko’dan ayrılmadan önce buranın yaz aylarında da dağ bisikleti, yürüyüş gibi doğal, Caz festivali, film yarışması gibi kültürel ve sanatsal etkinliklere sahne olan canlı bir destinasyon olduğunun altını çizmeliyiz.

Merak ettiğim, Bansko’nun bu denli çekici olmasına karşın nasıl bu kadar küçük ve özgün kalabilmiş olması…

İkinci durak Pirin dağının öbür yüzü; Sandanski

Lafı uzatmadan, bir devrimcinin adını taşıyan Sandanski (Yane Sandanski 1872-1915) tarihin, adına filmler yapılmış, en ünlü isyancılarından biri olarak bilinen gladyatör Spartaküs’ün doğduğu yer olarak biliniyor. Tıpkı bizim şairlerin atası Homeros’un İzmirli olduğunun pek farkında olmayışımız gibi, Sandanski sakinlerinin de Spartaküs ile pek ilgili olmadıkları izlenimi uyandı bende. Sandanski kendini daha çok bir termal kent, yeraltı, su ve iklim kaynaklı doğal iyileştirici faktörlerle tedavi anlamında, bir balneoloji merkezi olarak görüyor gibi. Tuz yoğunluğu düşük ve kimyasal madde bakımından zengin sularıyla bölgede 80 civarında kaplıca olduğu söyleniyor.

Dağın öte yüzü kayak ve doğa turizmi ile öne çıkarken bu yüzünde sağlık turizmi nerede ise tek turistik ürün. Aklınıza gelebilecek tüm terapi çeşitlerini bulabileceğiniz yeşillikler içindeki bu yerleşim yerinden aklımda kalan nefis deniz ürünleri ve bölge (Melnik) şaraplarından oluşan öğle yemeği. Vaktiniz varsa sadece 20 km uzaklıktaki Melnik köyünü ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Bulgaristan’ın uzun yıllardır en küçük yerleşim yeri olarak bilinen bu köy Şarapları ve şarap müzesi ile ünlü. Ama asıl ilginç olan yönü, Kapadokya peri bacalarını andıran kumtaşı piramidal biçimli jeomorfolojik yapılar.

Leşten ve Kovachevitsa Rodop Dağları üzerinde, muhteşem Pirin Dağına bakan iki küçük köy. Damları yassı taşlarla kaplı, ahşap- taş karışımı geleneksel binaların çoğu koruma altına alınmış ve restore edilmiş. Dingin, stresten uzak kır yaşamından ve doğal besinler ve mineralli sulardan hoşlananlar için kısa süreliğine kalınabilecek yerler. Aslında Sandanski’den Filibe’ye araba ile yapılacak ziyaretler için önerilebilecek bir güzergah. Rodop dağlarının temiz hava konusunda Avrupa ikincisi ve 100 yaş üzerine çıkmış insan sayısı (milyonda 172) bakımından Avrupa birincisi olduğunu da bilmeniz, kalış sürenizi uzatmanıza yardımcı olabilir belki. Bilim insanları uzun yaşam sırrında Rodop dağlarının temiz havası, minerallerce zengin suları kadar bu dağlarda beslenen keçi ve inek sütünden yapılan yoğurdun da önemli payı olduğunu ileri sürüyorlar.

Bansko3

İğne ve geniş yapraklı ağaçların karışımından oluşan Rodop ormanları ılıman geniş yapraklı ve karışık orman biyomuna ait Avrupa karasal ekolojik bölgesi olarak tanımlanmakta ve 3 binin üzerinde bitki türünü barındırmaktadır. 15 milli park’a ek olarak, kuş ve özellikle yırtıcı kuş türleri bakımından da zengin bir coğrafyadır burası. Bölgede nefis manzaralar yaratan çok sayıda baraj önemli miktarda enerji üretmektedir.

Bansko4

Dövlen, deyim yerindeyse, Rodopların göbeğinde, kanyon, mağara, endemik türler bakımından zengin yaklaşık 13 000 nüfuslu bir Yerleşim olsa da ününü her şeyden çok ödüllü ve iklim dostu (karbon sıfır) yöntemlerle üretilen maden suyuna borçlu. Tıpkı Sandanski gibi bir balneoloji merkezi olmanın yanında yakın çevresindeki kanyon, mağara ve ormanlarıyla doğa yürüyüşlerinden hoşlananlar ve termal tedavilerini orman ve doğa terapisiyle desteklemek isteyenler için muhteşem fırsatlar sunuyor.

Filibe’de buluşmak üzere…


Bu Makale 18.10.2021 - 14:37:24 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.