yazınızı çok beğendim . teşekkür ederim.
Virüs konusunun ortalığı silip süpürdüğü günlerde bu konulardan söz etmek kel alaka bir durum olarak değerlendirilebilir. Bu, virüsten ne anladığımızla ilgili olarak da değerlendirilebilecek bir konu aslında.
Okurlarımın yansıttıklarından, Expo-2016 alanı, bu alanın turizme kazandırılması ile yakından ilgilendikleri izlemini edindim. Expo-2016 konusunda daha önce de bir şeyler yazdığımı hatırlıyorum.
Virüsle mücadele ya da virüsün neden olduğu hasarın tedavisi için devletimizin açıkladığı paketin büyüklüğü 100 milyar TL. Expo-2016 için sadece devlet kasasından çıkan miktar 2 Milyar TL Yani Ülke çapındaki virüs paketinin 1/50’si. Expo-2016 için harcanan paranın büyüklüğünü somutlaştırmak bakımından önemli.
Turizm sektörü, işin en başından başlayarak, Expo-2016 tasarımı, içeriği, kullanımı, turizme olası katkıları gibi konularda ciddi ve etkili bilimsel, sektörel çalışmalara imza atıp katkı verdi, öneriler geliştirdi, kamuoyu oluşturma kaygısı duydu mu? Ben hatırlamıyorum. Hatırladığım, 8-10 milyon turistin sadece Expo için gelebileceği yönündeki öngörü. O da gerçekleşmedi. Bu konuda, Antalya Kent Konseyi’nin turizm sektöründen çok daha etkin çalışmalara imza atmış, öneriler geliştirmiş olduğunun bizzat tanığıyım.
Bu basit bir örnek. Görebildiğim kadarıyla, sektör sadece destek ve teşvik isteme konularında sesini duyurmaya çalıştı. Oysa turizm sektöründen, başkent olarak ilan ettiği, her yıl kırdığı rekorlarla övündüğü Antalya’da gerçekleştirilecek bu büyük yatırımın baş aktörlüğüne soyunması, tüm kişi ve kurumları harekete geçirmesi beklenirdi. Doğrusu bu değil mi? Dikkatinizi çekerim, Expo alanı Kundu ve Belek Turizm tesislerine en azından Antalya kent merkezi kadar yakın olduğu halde sektörden neredeyse ses çıkmadı. Expo-2016 ile bu turizm merkezleri arasında organik bağlar kurulamış ve bu alan bu tesislerin doluluk ve karlılık oranları üzerinde önemli etkiler yaratabilecek işlevlerle donatılamamış ise bunun vebali kime aittir? Kime ait olmalıdır? Sektör bunu bile tartışmadı, tartışılması için ortam hazırlamadı.
Virüs işte burada. Sektörün turizm anlayışı konaklama tesislerinin dışına çıkamıyor. Yani “Otelde Kal” durumu.
Özgüven, her türden sorun ile mücadelede başarıyı sağlayabilecek en önemli meziyettir. Bırakın turizm tesislerinin maliyetsiz (!) adlarının yabancılığını bir yana, sektör turist çeker düşüncesiyle maliyetli ve kopya Disneyland, Land of Legends gibi projelerin tartışılmasına Expo-2016 ya gösterdiğinin çok üstünde zaman ayırdı. Bu absürt tartışmalar ister istemez Expo-2016 içeriğine de yansıdı ve ortaya kimliksiz, özgüvenden yoksun bir yapı çıktı. Hem de özgün değerler bakımından dünyanın, abartısız, en zengin coğrafya parçasında.
Expo-2016 alanın iyi tanımlanmış, belirli amaçlara yönelmiş bir teması, bir mottosu oluşturulamadı. ‘Şakayık’ı hatırlayan var mı? İlk düğme yanlış iliğe geçirilince gerisi hep yanlış oluyor. Önerimiz “Anadolu; Medeniyetler ve Söylenceleri” idi. Şakayık’ı da içine alan yerel, özgün ve içi tarihten, bitkiye spordan, eğlenceye, söylenceden, sağlığa farklı etkinliklerle donatılabilecek esnek bir tema olabilirdi, örneğin. Bir başka öneri de Karain mağarası ve Kırkgöz sulak alanı çevresinde “Taş Devri; Yaşam, Kültür” temalı bir Expo uygulamasıydı. Bunlar, tartışma ve öneri geliştirme çalışmalarına örnek olsun, yol göstersin düşüncesi ve bazı okurların sorularına yanıt olsun diye Expo-2016 öncesinde (3 yıl) tartışmaya açtığımız öneriler. Faydasının olmadığı ortada.
Yoğun virüs tartışmalarının yaşandığı, uçuşların iptal edildiği, rezervasyon iptallerinin yoğunlaştığı bir dönemden geçiliyor. Sağlığımız kadar turizm sektörü de tehdit altında. Bu durumda sektörün harıl harıl virüsün yayılmasının önlenebilmesi konusunda stratejiler, projeler üretip kamuoyu ile paylaşması, varlığını hissettirmesi, lokomotif sektörün bu badireden en az zararla nasıl çıkabileceği, bu zor koşulların bazı fırsatlar yaratıp yaratmadığı gibi konularda çaba göstermesi beklenmez mi?
Turizm sektörü, tıpkı Expo-2016 da olduğu gibi, sorumluluk almak yerine, tavsiyelere uyarak “evde kal” stratejisi uyguluyor gibi görünüyor.
Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.
www.turizmguncel.com internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, video ve fotoğrafların her türlü hakkı Turizm Güncel A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez.
Copyright © 2018 - Tüm hakları saklıdır. Turizm Güncel
Tasarım & Yazılım Altyapısı DataNet Bilgi Teknolojileri
