Feti Kuyucu

Rusya’da sosyo-ekonomik gelişimeler

Rusya’da sosyo-ekonomik gelişimeler

Rusya - Ukrayna arasındaki mevcut durum her iki ülkede olağanüstü etkiler yaratmaya devam ediyor. Yaşanmakta olan çatışma ortamı ve uluslararası yansımaları da küresel çapta etkiler oluşturmaya başladı. Finans/bankacılık, gıda, turizm, inşaat, tarım, havacılık ve otomotiv sektörü başta olmak üzere birçok sektörü iç ve dış ticaret olarak sert bir şekilde etki altına aldı.

Yakın coğrafyada uzun yıllara dayanan partnerlik ilişkisi içerisinde olduğumuz Rusya ile başta turizm, inşaat, tarım ürünleri ve petrol / doğalgaz ticareti olmak üzere yüksek etkileşim içerisindeyiz. 2021 itibarıyla yaklaşık olarak hizmet gelirleri harici 35 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmine sahip iki ülkeden Türkiye yaklaşık 5 milyar dolar İhracat gerçekleştirirken Rusya ülkemize 28 milyar dolar ihracat gerçekleştiriyor. Dış ticaret Rusya lehine ancak Türkiye turizm gelirleri ve müteahhitlik hizmetleri ile bunu dengelemeye çalışmaktadır. İnşaat ve müteahhitlik hizmetlerinde 2021 yılında 12 milyar dolar proje bedeli ile en yüksek paya sahip olan sektörün halen 22 milyar dolarlık devam eden işleri mevcuttur. Diğer en önemli hizmet sektörü ise turizmdir. Turizm en güçlü insani bağımız konumundadır. Rusların yaz tatili seyahatlerinin neredeyse yüzde 50’ye yakını ülkemize gerçekleşmektedir. Yaz tatili destinasyonunda ülkemiz 2019 yılında 7 milyon Rus misafiri ağırlamış olup Covid - 19 sürecinde ise Rusya pazarı Türk turizmine güçlü nakit akışı ile önemli destekler sağlamıştır. Rusya pazarı 2021 yılında yüzde 19 payla lider olmuş bir pazardır. ( 4,7 milyon kişi / yıl ) Baz yıllarda potansiyeli yine ilk sıralardadır.

Bu genel pencereden bakarak son gelişmeleri Rusya’da 25 yıldır faaliyette olan kurumsal/ticari bankacılık alanında etkin, kredi kartları ve tüketici kredilerinde ise piyasa yapıcıları arasında olan Fiba Grup bünyesinde faaliyet gösteren Credit Europa Bank Genel Müdürü Sn Haluk Aydınoğlu ile yaptığım görüşmede son gelişmeler hakkında bilgi aldım.

Aydınoğlu’na gelinen noktada çatışmanın hem uluslararası yansımalarını hem de özellikle Rusya-Türkiye arasındaki ticaret finansal hareketler, ödemeler sistemi, döviz işlemleri/faiz ve döviz kur hareketleri, yaptırımlar nedeniyle ekonomik zorluklar, işsizlik, satınalma gücü kaybı, enflasyon, kısaca, Rusya ekonomisinin geleceği ve Türkiye‘ye etkilerinin neler olabileceğini sordum.

Aydınoğlu söze başlayarak özetle düşüncelerini ifade etti.

“Bugünlerde herkes Türk şirketlerinin bu durumdan faydalanabileceği senaryosu üzerinde duruyor. Ben bunun önemini kabul etmekle beraber, yeni fırsatlardan önce elimizdeki fırsatların kaybedilmemesi konusunda çalışılması gerektiği kanaatindeyim.

Türkiye’nin Rusya’da en başarılı olduğu iki sektör turizm ve inşaat. İnşaat sektöründe şu anda devam eden iş tutarı 20 milyar doların üzerinde. Burdan Türkiye’ye aktarılacak olan para 4 milyar dolar civarında. Turizm sektöründe Rusya’da faaliyet gösteren Türk sermayeli Rus tur operatörleri de nerdeyse pazarın tümünü kontrol ediyorlar.

Her iki sektörde de gelinen noktada zorluklar mevcut.

Turizmde üç ana sorun var

-Tüm dünyada faizler ve enflasyon yukarı yönlü hareket ediyor, Rusya burda istisna değil. Durgunluk ve enflasyondan kaynaklanacak bir talep azalması kaçınılmaz. Buna ilaveten ruble / dolar paritesi de satınalma gücünü olumsuz etkilemekte.

-Ulaşımda uçak bulma konusunda ciddi sıkıntılar var. Burda sıkıntıları üç ana başlıkta toplayabiliriz: uçakların bakımı ve yedek parça temini, Rusya’ya yapılan uçuşların sigorta kapsamından çıkarılması, finansal kiralama yöntemi ile alınan uçakların havalimanlarında rehin kalması / kalma riski.

-Ödeme sistemlerinde kredi kartları da bir sorun oluşturuyor. Rusya’dan edinilmiş kredi kartlarının (Mir kart dışında ) artık yurt dışında geçmeyecek olması insanların seyahat isteklerini azaltıcı bir etken. Mir kartta ilgili olarak Türkiye avantajlı konumda. MİR kartlarla ilgili olarak Türkiye’de bankacılık sektörüne operasyonlarda destek veriyoruz.

Destinasyon kayması bu negatif gelişmelere karşı bir fırsat olabilir. Ancak yine de ben temkinli olarak bu sene en fazla 2,5 milyon Rus misafirin Türkiye’ye seyahat edeceğini düşünüyorum. Turistik alışveriş sektörü de satınalma gücündeki azalma ve ödeme sistemi aksaklıklardan etkilenecek ve hacimler düşecektir. Turizm sektörü bileşenleri ve özellikle Rusyada faaliyet gösteren Türk menşeli tur operatörleri desteklenmelidir.

İnşaat sektörü de ciddi sorunlarla karşı karşıya. Artan maliyetlerin devam eden işlere yansıtılıp yansıtılmayacağı veya bu işlerin devam etmesi için kaynak bulunması önemli bir sorun. Biliyorsunuz hammadde maliyetleri çok artırmış durumda. Mevcut işler için gerekli ekipman malzeme vb sarf malzemelerinin ithalatının yapılabilirliği bile şüpheli. Artan işçi maliyetleri de bu duruma tuz biber ekiyor. Bundan sonra yeni alınacak işlerin hacmi de ayrı bir sorun olabilir.

Kısaca yeni fırsatlara bakarken lokomotif iki sektör olan “inşaat ve turizm“de oluşan sorunlara da çözümler geliştirmek lazım.

Para transferi de piyasada önemli bir gündem oluyor. USD ve EURO’da gecikmeli olsa da transferler hala yapılabiliyor. Ruble cinsinden transferler hızlı olmasından dolayı daha fazla artacak. Paritede istikrar sağlanır ve alım-satım arasındaki fark düşerse kullanım artar.

Bu dönemde en pozitif etkilenecek sektörlerin inşaat malzemeleri (buna mermer, fayans, evyeyi de dahil ediyorum), otomotiv ve makina yedek parça, mobilya, hafif makinalar ve tekstil olacağını görüyorum.” diyerek görüşlerini TurizmGüncel okuyucuları ile paylaştı.

Gelinen noktada;

2022 yılında Türk Rivierası / yaz turizmi Ukrayna – Rusya gölgesinde, belirsiz ve öngörülemeyen bir dönemi yaşayacak gibi görünüyor. Turizmin bileşenleri içerisinde en önemli risk ulaşım kanallarının çalışmaması olarak görülmekte, ayrıca satınalma gücü kaybı ve otorite kararları de diğer önemli parametreler olacak. Ancak Rusya pazarında uzun yıllara dayanan potansiyelin ve kazanımların sürdürülmesi stratejik bir yaklaşım olmalıdır.

Tur operatörlerinin yıllara sâri oluşturduğu, olağanüstü potansiyel ve organizasyon gücü desteklenmeli ve korunmalıdır. Rusya’ da yaklaşık olarak 25 yıldır faaliyet gösteren ülkenin en ücra köşesine kadar organizasyon ağı olan tur operatörlerimize bu olağanüstü ve mücbir sebep döneminde kararlı destekler gerekmektedir.

Geçmişte Asya krizi ve devamındaki Rusya krizinde yapıldığı gibi başta Eximbank olmak üzere Kalkınma Bankası vb kamusal finansal kaynaklarından doğrudan ve/veya sermaye benzeri finansal destekler sağlanılmalı ve sektör stratejik olarak korunmalıdır.

“Hata aramayalım çare olalım”


Bu Makale 29.03.2022 - 10:45:07 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.