Feti Kuyucu

Turizmde zor üçlü!

Turizmde zor üçlü!

2022 yılında pandemi sonrası normalleşme, kuzeydeki savaş, küresel ve özellikle ulusal ekonomideki yüksek volatilite gölgesinde her şeye rağmen doludizgin bir turizm sezonu yaşadık. Özelikle kitle/yaz tatili turizminde kaygı daha büyüktü ancak beklenilen olumsuzluklara rağmen beklentileri aşan bir sezon yaşadık. 2022 yılında ülkemize gelen ziyaretçi sayısı 51,3 milyon kişi olarak gerçekleşti. Yabancı ziyaretçi sayısı da 44,5 milyon kişi olarak gerçekleşti.

Önemli yaz tatili resort bölgelerden Antalya, Aydın ve Muğla ‘da ise rakamlar şöyle gerçekleşti. Yabancı ziyaretçi sayıları açısından; Antalya 12,8 milyon, Aydın 511 bin, Muğla 2,9 milyon sayılarına ulaştı.

Akdeniz çanağının yüksek potansiyelli Rivierası Antalya sayıları uluslararası ve ulusal rakamlarda her dönem dikkatle izlenir. Turizmde uluslararası marka şehir olan Antalya 2022 yılını 12 milyon 818 bin yabancı ziyaretçi sayısı ile tamamlamıştır. Pandemiden çıkış ve Ukrayna – Rusya savaşına rağmen oldukça güçlü bir geri dönüş yaşandı Antalya‘da. Turizmde yaz tatili rakamları paydaşlarca dikkatlice izlenir. Çünkü mevsimsellik özelliğinden dolayı birçok tesisin hizmete açıldığı, faaliyetlerin başladığı ve gelirlerin yaratıldığı dönemdir. Bu dönemi yüksek sezon olarak görüp takvimsel olarak mayıs – ekim dönemi olarak adlandırırız.

Şimdi gelelim başlıkla ilişkiye başlığımız “Turizmde zor üçlü” ne demek, neye dikkat çekmek istiyoruz?

Ekonomide meşhur imkânsız üçlü veya üçlü açmaz diye bir hipotez var. Bu hipotez, sermaye hareketlerinin serbestliği, sabit döviz kuru ve bağımsız para politikası uygulamasının aynı anda var olamayacağını ifade eder.

Buradan esinlenerek önümüzdeki dönemde “Turizmde zorlu üçlü" başlığını kullanmak yerinde olacaktır. Bu zorlu üçlüyü, “Baskılanmış döviz kuru, enflasyon ve istihdam sorunu” olarak tanımlıyorum.

Ekim 2022 itibarıyla maliyet enflasyonu (Yİ-ÜFE) yıllık olarak yüzde 157, TÜFE ise yıllık yüzde 85 olarak gerçekleşti.  Dolar/TL’de yıllık değişim yüzde 96, euro/TL’de ise yüzde 68 olarak gerçekleşmiştir. Kısaca bu iki belirleyici döviz kuru artışı Yİ-ÜFE enflasyonunun altında kalarak rekabet etmeyi zorlaştırmıştır. Ayrıca özellikle dolar/euro paritesi de turizm gelirlerini olumsuz etkilemiştir. Güçlü dolar paritesi yaklaşık olarak yüzde 17 civarında alternatif gelir kaybına neden olmuştu. İstihdam sorunu 2022 yılında da devam etmekteydi. Pandemi özellikle mevsimsel işgücünü daha yerelde işlere yöneltmiş HORECA‘da RECA son yıllarda ciddi büyümesi de genç işçi deposunu bu sektörlere yöneltmişti. Ayrıca sektörde devamlılık olmaması, istihdamın 12 aya yayılamaması gençler için turizmi cazip sektör olmaktan çıkarmıştı. Ayrıca sektördeki alt ve orta alt kadrolardaki düşük ücret istihdamı ve yeni işgücü girişlerini olumsuz etkilemektedir.  Bu zorlu üçlü  “Baskılı döviz kuru, enflasyon ve istihdam sorunu “  rekabette bizi zorlayacaktır.

2023 yılına resort bölgelerden Antalya oldukça güçlü başladı sayılara bakıldığı zaman baz yıl 2019 yılının ilk üç ayına göre 2023 yılında Antalya yüze 36 oranında artış kaydetti. Bu öncü veriler beklentiyi de yükseltmektedir.

Resort bölgelerde yüksek sezon başlarken  “zorlu üçlü” ye göz atalım. Aşağıda tablo geçen yılın kantitatif rakamlarına bakmakta yarar var. Geçen yıl yüksek sezonda 11 milyon kişi Antalya ilinde misafir oldu.

Döviz kurları

2022 yılı yüksek sezonda euro/TL ortalaması 18,01 (yaklaşık ortalama rakamlardır) dolar/TL ise 17,70 olarak gerçekleşti. Ortalama parite ise 1,02 olarak gerçekleşti. Bugün anlık son rakamlara göre euro/TL 21,43 dolar/TL 19,45 (Bu para birimlerinde ikili piyasa oluşmuş durumdadır maalesef) seviyelerinde. 2022 yüksek sezon ortalamasına göre dolar/TL’de değişim yüzde 9,88 euro/TL’de yüzde 19,01 artış göstererek aşırı baskı altında kalmaya devam etmektedir. Sektör gelir gider dengesinde risk oluşturmaktadır. Sektör fiyat artışları ile bu baskıyı dengelemeye çalışmaktadır. En zor konu fiyatlama ve kur baskısı.

Enflasyon

Ekim 2022’de TÜFE yüzde 85,51,  Yİ- ÜFE ise yüzde 157,69  olarak gerçekleşmişti. 2022 yıl sonunda TÜİK rakamlarına göre yıllık olarak TÜFE yüzde 64,27, Yİ-ÜFE yüzde 97,72, hizmet üretici fiyat endeksi ise 78,78 olarak gerçekleşti. Konaklama sektöründe giydirilmiş toplam maliyet artışı yüzde 100’ün üzerinde olup Hizmet -ÜFE Mart 2023 konaklama ve yiyecek hizmetleri endeksi yüzde 89,25. Kısaca fiyatlar artmaya devam ediyor. Sektör için zorlu bir parametre enflasyon ve artmaya devam eden fiyatlar.

İstihdam

Sektörün son yıllarda istihdam ile başı oldukça dertte sektörün mevsimsel özelliği, devamlılık sorunu, yetersiz ücretler işgücünü sektörden uzaklaştırmaktadır. Nitelik sorunu da ayrı bir konu çünkü ilk parametreler nitelik sorununu yaratmaktadır. Konaklama sektöründe güçlü strateji değişimi gerekmekte kamuyla sektör bu konuda strateji geliştirmeli ve işgücü için sektör cazip hale getirilmeli. Yoksa istihdam konusu uluslararası rekabet üstünlüğünde önemli kayıplara neden olabilir. Tesislerdeki rekabeti, hizmette nitelikli insan kaynağınız öne çıkarıyor. İnsan kaynağına ve nitelikli işgücüne erişim sektörün zorlu konusu olmaya devam

Bu zor üçlü 2023 yılında da sektörü zorlamaya devam edecek görünüyor. Siyasal, jeopolitik belirsizlikler, sosyo-ekonomik dalgalanmalar, dijital değişim/dönüşümün etkileri, sosyal medya akımları, yeşil ekonomi, istihdam sorunları, çalışanların artan haklı talepleri, misafir beklentileri, yenileme bekleyen yatırımlar, finansallar, krediye erişim, yüzyılın felaketi deprem, ülkede yapılacak genel ve yerel seçimler vb nedenlerle değişken, muğlak, belirsiz ve karmaşık dönemlerden geçiyoruz. Her şeye rağmen potansiyel gücümüz bizi umutlandırıyor.

“Çare biziz, çare sizsiniz”


Bu Makale 01.05.2023 - 09:17:45 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.