Emir Hepoğlu

Plastik işler

Plastik işler

Çok kıymetli bir büyüğüm ile az önce yaptığım konuşmanın arasında geçti bu söylem. ‘’Ben öyle ‘plastik işleri’ sevmem; gerçekçiyim, ararım, konuşurum, netim yani’’ dedi. Ya da ona benzer bir şey söyledi, ama benim aklımda kalan şey ‘’plastik işler ‘’ oldu. Zira bir süredir yazmak için kıvrandığım, biriktirdiğim makalemin ismi bu olabilirdi. Oldu da zaten Plastik İşler.

Plastik işler geneli itibariyle, plastik adam ya da kadınların yaptığı beş para etmez işlerin en net tanımı bence. Yani kafamda böyle şekil buluyor aslında. Basitçe ifade edilmesi gerekirse yaptığı iş de, kendisi de petrol türevi, yan ürünler.

Basitlik, sığlık, avamlık ve dibine kadar kıroluk kavramlarının toplumlar tarafından yüceltildiği günümüzde en geçerli meslek robotik kodlama ya da bilgisayar programcılığı değil naylonculuk olmalı bence. Toplaması kolay zira tonla var.

Bu nevi şahsına münhasır karakterlerden turizmde yok mu sanki?

Dolu, hem de sürülerle dolaşıyorlar, klan ve çeteleri var.
Peki bu insanların tarafımdan plastik ya da naylon olarak tanımlanmasına sebebiyet veren nedir, nelerdir?
   
 *Kendini olduğundan daha büyük göstermek. Bilhassa sosyal medyayı kullanarak (mış) gibi yapmak. Daha iyi, daha adaletli, daha donanımlı, daha paylaşımcı, daha eğitimli, daha bilge, daha popüler, daha dürüst vesaire rolü oynamak.

Örnek: eğitimine giren tüm çalışanlar can sıkıntısından bileklerini kesecek durumda ( bana bizzat anlatıyorlar ), ancak Instagram’da paylaştığı tek kare fotoğraf tombul eğitimci hatunu dünyanın en keyifli eğitim veren insanı gibi göstermekte. Plastik eğitimci.

    *Üstüne vazife olmayan işlere maydanoz olmak. Genellikle üst düzey yöneticilerin geleceğe yönelik PR faaliyeti olarak ya da mevcut işindeki patronunun gözünü boyamak adına yaptığı boş, beleş işler olarak karşımıza çıkmakta.

Örnek: Turizm beldesindeki en havalı otelin genel müdürüsün. Gerek yapından dolayı, gerekse ortalıklarda fazlaca görünmek istediğinden mahallenin muhtarı gibi davranmaya başlıyorsun. Hele ki çevre otellerin genel müdürleri az biraz sessiz sakin tiplerse değmesin yağlıboya. STK başkanlığı, vali ziyaretleri, hiç bitmeyen sosyal medya paylaşımları, memlekette yayınlanan her dergi ve gazeteye röportaj verme isteği vesaire, vesaire. Plastik GM.

    *Ünlü edebiyat eseri Yaralı parmak ve Maydanoz Olamam’da da vurgulandığı üzere insanlık tarihi boyunca belli başlı karakterler arasında bulunan ve davranış alışkanlıkları nedeni ile en özel kategoride değerlendirilen çok özel bir tip vardır. Ve bu özel tip dünyamız genelinde hemen her kültürde kendine yer bulmuştur.

Örnek: Hasbelkader kendine sektörde bir yer bulmuştur. Elbette ki bu yer bulma esnasında mevcut özelliğinin çok ekmeğini yemiştir. Ahkam kesmeye geldiğinde herkesi tanır, tüm patronlar, yatırımcılar, yöneticiler ve hatta devlet erkanı ahbabıdır, dostudur. Anlattığına göre yediği, içtiği ayrı gitmez, kan kana, can canadırlar. İşin bir şekilde düşmeye görsün, önce aracı olacağı kişiye ulaşamaz, genelde yurt dışında olurlar zaten, baktı yemiyor karşıdaki – ben ona Whatsapp’dan yazarım akşam döner mutlaka şeklinde savuşturmayı dener. Yediremedi mi?Zaten haftaya birlikte balık yemeğe çıkacaklardır, orada konuşacaktır senin işini, yersen?

Mevcutta daha çok plastik insanım var da şimdilik bu kadarı ile yetinmek istiyorum. Hepimizin zamanı değerli ve makalenin kısası makbul. Zaten kıssadan hisse derdimi de anlattığımı düşünüyorum.

Sağlıcakla kalın.

Bu Makale 23.01.2019 - 18:10:52 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
  • setenay şen azgıt 23.01.2019 - 06:32

    süpeerrr.... harika anlatım.. tebrikler

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.