2030 artık çok yakın
Son yıllardaki küresel turizm yapısının değişmesinin farkında olamadan son derece kısır olarak devam eden iç politik çalkantılar arasında günler haftalar geçiyor ve turizm konusunda dikkate değer bilimsel ve uygulanabilir hiçbir model ortaya konmuyor. Ülkenin önemli bir gelir kalemi olarak söylenegelen turizmin gelişiminin önü mutlaka açılmalıdır. Çünkü yeni fikirler ve farklı modeller geliştirerek turizmin çeşitliliklerini ortaya koyacak yeni planların yapılması ve uygulanabilmesi her bakımdan kazanım olarak görülmelidir.
Bir şekilde içe kapanık ve dünyadan habersiz bir süreç yürütülmesi toplumsal açıdan büyük riskler taşımaktadır. Buradaki büyük tehlike hem dünyadan hem de rakiplerden koparak sadece tek kulvarda inatla gitmek şeklinde gelişmekte ancak bu yöntemin hiçbir zaman başarı getirmemiş olduğu bilinmektedir. Bunun yerine kapsamı genişleterek rakiplerin ne yaptığına bakmak faydalı olabilir yoksa sadece turist sayısı ele alınarak ortaya atılan sayısal değerlendirmeler ileri ve orta erimli planlamaları geçersiz kılmaktadır.
Bilindiği gibi uluslararası Turizm Federasyonu 1 milyarı aşkın turist sayısını ortaya atmış ve bunun için 2025 yılında işaret etmiş idi. Ancak bu rakam aşılmış durumdadır ve bizim buradaki gelişmelerin nasıl ortaya çıktığını bilimsel ve teknik düzeyde araştırmamız faydalı olabilir. Benzer şekilde turizm ile ilgili 2030 yılı projeksiyonları zaman yaklaştığı için üç aşağı beş yukarı tamamlanmış durumda olmasına rağmen artık 2050 için bir dizi bilimsel çalışmalar başlatıldığını biliyoruz. Biz bu konulardan ne kadar bilgi sahibiyiz, neler yapılabilir, nasıl bir plan içinde olunmalıdır sorgulaması ilginç ipuçları ve sonuçlar ortaya çıkarabilir.
Küresel olarak jeopolitik belirsizlikler ve iklimin bozulması ile oluşan öngörülemeyen felaketler turizm açısından önemli bir risk olarak karşımıza durmaktadır. Uluslararası düzeyde geçmişten gelen dengesizlikleri de üzerinde taşıyan başat karar alıcı ve uygulayıcı bazı politik figürler işleri zorlaştırmaktadır. Öyle ki bu kişiler on binlerce kilometre ötede kendi görüşleri ve kişisel çıkarlarına göre yerli ve yerel halkları enterne edip o topraklarda kendi kazanımları için uçuk turizm geliştirme planları ve fikirleri ortaya atmaktadır. Tekrar vurgulayalım bunlar proje değildir sadece bu kişilerin fikirleridir. Fikir ile proje arasındaki en büyük fark ise; fikir kişinin kafasında beliren ve kendince doğru olan hayal ama proje olabilirlik ve mühendislik hesaplarının kâğıt üzerine dökülmesi şeklinde tanımlanabilir.
2030 yılı için nasıl bir öngörü ortaya konulabilir?
-Talep büyümeye devam edecek görünümünde, çeşitlilik ve yeni modeller devreye girerek daha seçici bir Pazar oluşması söz konusudur. Özellikle İspanya gibi ülkelerdeki aşırı turizm önleme tedbirleri dikkatli incelenmelidir.
-İlkim geçişlerine koşut maliyetler ve koşulların değişimi yakından takip ediliyor. En büyük emisyon sorunu olan uçuşlarla ilgili olarak SAF (Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı) ile %65 emisyon azaltımı ortaya atılıyor ve bunun gelecek yıllarda mecburi tutulması planlanıyor.
-Kapasite yönetimi ve yerel değerlilik ile “daha az turist sayısı ile daha verimli kazanım” fikri desteklenerek uygulanması için tedbirler alınıyor.
-Veriler ve Yapay Zekâ kullanımı artarken elektronik vizeler, temassız bilet ve pasaport kontrolü gibi yöntemler ile hız kazanılması hedefleniyor.
-Birden fazla farklı ürünün paket olarak sunulması ile kullanım ve faydalanma alanı genişletiliyor.
Her madde için çalışmalar yapılması ve pratik, uygulanabilir modeller ortaya konulması yanında henüz el sürülmemiş bazı yeni yöntemlerin keşfi sonucunda hazırlıkların tamamlanması faydalı olacaktır.
Bu Makale 25.08.2025 - 11:52:52 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Ali Ulvi Bey,
Yatırım kararı ve icrası akılcı olursa işletme kazanır. Bu imalat veya hizmet dalı olabilir.
Sektördeki eksikliğe dikkat çekmişsiniz, doğrudur. Ama işin içine bilgi-deneyim-mühendislik girerse her şey düzelebilir.
Güncelde 1* veya 2* müşteriye 5* hizmeti vermek çılgınlığındayız ve zarar kaçınılmaz.
Çevre ve doğalı koruyarak turizmden para kazanılır mı? Örnekler o kadar fazla ki, yeter ki farkında olalım, bilgi edinelim.
-
Yılgör Bey,
Nasıl böyle bir çıkarım yaptınız anlamadım, belki eksik ifade etmiş olabilirim diye düşündüm.
Dikkat ederseniz paragraf başı Uluslararası Turizm Federasyonu verilerini aktarıyor. Paragraf sonunda da "Biz bu konuda ne kadar bilgi sahibiyiz?" sorgulaması yapılıyor.
Sıraladığınız maddeleri zaten yıllar içinde detaylı olarak eski yazılarımda dile getirmeye çalıştım, bakabilir, okuyabilirsiniz.
Önemle vurgulamak istediğim turizm camiasının bazı temel niteliklerde aynı görüşe ve anlayışa sahip olabilmesidir. Birbirimizi anlamadan atıp tutmak ile geldiğimiz yol belli.
Bu amaçla içinde olduğumuz karmaşa ve kaos ancak paydaşların geçerli tespitleri ve önlem arzusu ile ortaya çıkabilir.
-
Sayın Serdar bey.
Görüşlerinize saygı duyuyorum. Umut verici yazmışsınız. Yıllardır ben de hep umut verici olmaya çalıştım. Ancak artık umudun yerini karamsarlık ve hüzün aldı.
2030 için hangi çalışmalar bitti acaba?, detaya girseydiniz keşke.
Ülke turizminin 2030'a ulaşabileceğini mi sanıyoruz?
1. Personel sorunu. Turizm sektörüne artık insanlar güvenmiyor ve gelecek bağlamıyor. Herkes uzaklaştı.
2. Profesyonel yönetici barındıramıyoruz. Yurtdışına ithal ediyoruz.
3. Yurtiçinden artık personel bulunamadığı için yurtdışından ithal etmek zorunda kalıyoruz ve maliyetleri arttırıyor
4. Malsahipleri malesef fazla işin içinde ve profesyonel yöneticilerden daha iyi görüyorlar kendilerini
5. İşi ucuz maliyete ehli olmayana kişilere veriyoruz.
6. Cahillerin, işbilen eğitimlileri yöneten bir süreçteyiz.
7. Hizmette kaliteyi gittikçe kısıyoruz. Hep fazla kazanma açgözlülüğüyle turisti uzaklaştırıyoruz.
8. Kendi insanımızı dahi yurtdışına tatile kaptırıyoruz. Ülkemiz turizm yerleri aşırı kazıkçı. Yünanistan bizden ucuz durumda.
9. Rakipler boş durmuyor. Onlar da kendilerini geliştiriyor. Yeni tatil destinasyonları geliyor.
10.Dünyanın 3/2'si deniz. Deniz ve palj sadece bizde yok. Dünyanın her yerinde çok daha güzel plajlar var. Rakipler güçlü. Turizm sizce sadece güneş, deniz ve kum mudur? Anadolu gibi dünyanın en güçlü kültürel mirasını yaşadığımı bir ülkede nedense sadece güneş, deniz ve kuma odaklanmışız. Sahil kesimlerine akan cahil göç de turizmi bitiriyor.
11.Artık ülkemize yıllardır gelen turistler ev satın alıyor ve kiralıyor. Ev sahibi olan turistler ülkesinde kendi evini pazarlıyor. Otellerde kalan müşteri kalmayacak.
12.Antalya turizmi 5 şirketin tekelinde. Diğer şirketler saf dışı kalıyor. Tekelcilik tıpkı geçmişte casino'culuk yıllarına bizi geri götürecek ve devlet içinde devlet oluşturacak. Gün gelecek antalya özerk olmalı diye ortaya çıkacaklar.
Saygılarımla
-
Ülkemizde Turizm yatırımları; ülkenin yağmalanması ve niteliksiz siyasetçi - yüklenici palazlanması yaratmakta, uzun dönemde Türkiye’nin zararınadır.