Feti Kuyucu

Thomas Cook krizi ve krizde başarılı yönetişim

Thomas Cook krizi ve krizde başarılı yönetişim

Turizm endüstrisinde yine bir önemli krizle karşı karşıya kaldık. Küresel kitle turizminin en önemli ikinci oyuncusu artık ‘oynayamıyorum' dedi.

Thomas Cook PLC 10 milyar GBP grup gelirleri olan turizm ekonomisinin lider grupları arasında idi.

Grup tur operatörleri Neckermann, Thomas Cook ve Tjareborg Ving aracılığı ile yaklaşık 7 milyar GBP, grup havayolu şirketleri de Condor ve Thomas Cook Airlines aracılığı ile de 3,5 milyar GBP gelir yaratmaktaydı.

Grup havayolu şirketleri 20 milyon müşteriye yaklaşık 100 uçak filosu ile hizmet vermekteydi. 186 adet kendi markalı oteli ve tatil köyünü bünyesinde barındıran Thomas Cook Grubu 22 22 milyon müşteriye hizmet vermekte idi.

Günümüzde sosyo - ekonomik krizler / olaylar turizm endüstrisinde diğer sektörlere göre çok daha hızlı, farklı (olumlu ya da olumsuz) tepkiler verir. Yine aynı oldu. Yüksek sezon dediğimiz yaz aylarının son ayı olan ekim ayına girmeye yaklaşırken, geçmiş yıllara oranla özellikle bu yıl tatminkar bir faaliyet yılını tamamlamayı hedefleyen sektör, iflasa sert bir tepki verdi.

Kış sezonu hazırlıkları tamamlanmış, 2020 planları yapılmaya başlanmıştı.

Thomas Cook’da yaşanan son gelişmeler ticari faaliyetlerin durması ve iflas süreci ile sonuçlanınca şok ile karşı karşıya kalındı. Bir anda (gerçi şirkette mali kriz bugünün konusu değildi ancak böyle bir son da pek akıllarda yoktu) beklenmedik bir noktaya gelindi. Tüm sektör taraflarının moralleri etkilendi. Biraz panik havası oluştu, hesaplar yapılmaya başlandı, borç alacak cetvelleri oluşmaya başlamadı desek yalan olurdu. Çünkü Thomas Cook piyasa kredisini yıllarca büyüklüğü nedeniyle (doğal olarak) kullanan, açık hesap çalışan misafir çıkışı sonrası 30 – 45 günlük valör kullanan piyasanın da kabul ettiği ödemeler sistemi ile çalışan uluslararası saygın tur operatörü idi.

Bu yaşanan sektörel / bireysel (kuruma mahsus) kriz ortamı tüm sektör ilgililerinin konsantrasyonlarını bir anda bozdu. Özellikle şirketlerin nakit akışını tehdit eder durumla karşı karşıya kalındı. İlk etapta sorun bu idi diğer etkiler ise şu an öncelikler arasında değildi. İlerleyen dönemde ise uzun vadeli etkileri konuşulmaya başlanacaktır.

Sektörün içindeki büyük oyucunun mali krizi birçok yapısal sorunun ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Diğer oyuncuları da etkileyecektir. Özellikle ulusal ve uluslararası tur operatörlüğü sistemi sorgulanmaya başlanacak riskler ve tehditler yeniden masaya yatırılacaktır. Bence tüm taraflarda moralite olumsuz etki altına girecek piyasa koşulları değişim göstermeye başlayacak ve en çok ödemeler sistemi etkilenecektir.

Tur operatörü performans kredilerine dayanan yıllardır satıcı kredileri ile ön finansmana erişen konaklama sektörü bu gelirlerden yoksun kalabilir. Ayrıca bankacılık sisteminde de EB vadeli çeklerin finansmanı sistemi rahat çalışmayacak aksamlar başlayacak, ya da risk algısı yükselecek. Ayrıca satıcı kredileri (açık hesap ödemeler) çalışamayacak misafir girişi İle birlikte konaklama bedelleri tur operatörlerinden talep edilecektir.

Bunlar çok hassasiyetle yönetilmesi gereken süreçlerdir. Yönetilemeyen bir krizinin tüm taraflar için ciddi sonuçları vardır. Kriz ortamları devamlılığın ve sürdürebilirliğin en büyük tehdit unsurlarıdır.

Bu noktada kriz yönetiminde üst yönetimler (Kamu , STK , turizm otoriteleri ve paydaşları vb) için can simidi ortak akıldır . Kriz yönetimini bir olağanüstü durumla karşı karşıya kalındığı zaman uygulanması gereken süreçler, davranışlar olarak algılarsak, basite indirgersek yanılmış ve duruma palyatif bir bakış açısı ile bakmış oluruz. Günümüzde hakim olan ‘bize bir şey olmaz’ mantığı da sadece riskleri arttırmaktadır.

Günümüzde şirketlerin/kurumların hatta ülkelerin yaşadığı krizlerin; genellikle işletme körlüğü veya sağlıklı yönetim anlayışına sahip olunmaması, alınan hatalı kararlar, yaşanan yönetim zayıflıkları ve denetim eksiliği sonucu ortaya çıktığı birçok araştırma ile ortaya konulmuştur. Yönetimlerde (ortaklar / yönetim kurulu ve üst düzey profesyoneller) genellikle karşı karşıya kalınabilecek riskler konusunda farkındalık yoktur. Risk yönetimi ve denetim sistemleri ya yoktur ya da yetersizdir. Bir öngörü vardır ancak konu önemsenmez gerekli tedbirle alınmaz ya da alınmasında geç kalınmıştır. Maalesef krizler sonucunda birçok varlık yitirilmiş, şirketler çıkmaza girmiş faaliyetleri sona ermiş ve çalışanların iş güvenliği ortadan kalkmıştır.

Her kriz gelişinden önce çeşitli belirtiler gösterir ve uyarılar verir. Thomas Cook’da bu uyarıların son yedi yılda birikerek geldiği açıktır. Halka açık bir şirket olan Thomas Cook, mali ve ticari sonuçlar hisse fiyatına yansımış son yıllarda hızla gerileme eğilimine girmiş, borçlanma yüksek oranda artmıştır. 2018 mali sonuçlara göre Borçların / Gelirlere oranı % 30-35’ler civarında olup mali baskının üst düzeye çıktığı görülmektedir. Likidite krizi ile birlikte hazin son ortaya çıkmıştır. Yaşanılmakta olan kriz yaklaşırken birçok artçılarla mesaj vermiştir. (Regülasyonlar, trendler, satın alma birleşmeler, yönetimsel alınan hatalı kararlar, mali performans kaybı vb) Son on yıllık hisse senedi performansı bunu ifade etmeye yeterli görülmektedir.

Thomas Cook hisseleri

Bizim tarafta gelinen noktada yapılacaklar öncelikle başarılı yönetişimdir.

Krizde Başarılı Yönetişim şarttır. Krizin etkililerini en aza indirmek ve başarılı kriz yönetişimi için;

Kriz sürecinde tüm taraflar (iş ilişkisi içerisinde olan tüm partnerler/paydaşlar kamu / özel ve çalışanlar) sürece dahil edilmeli ve dayanışma içerisinde olunmalı,

*Sakin ve soğukkanlı olunmalı, panik havasından kaçınılmalı,

*Bilgi akışında tüm taraflarlar şeffaf bir şekilde iletişim içerisinde olmalı ve gelişmelerden haberd edilmeli,

*Dedikodudan uzak durulmalı ve herkes için empati yapılmalı,

*İletişim kanalları daima açık tutulmalı, ulaşım kolay olmalı,

*Hedef odaklı ve planlı hareket edilmeli,

*Kriz yönetim ekibi yetkin ve gerçekçi kişilerden oluşturulmalı, bir lider tarafından ( Turizm Bakanlığı) kriz tek elden yönetilmeli,

*Kurumsal iletişim kanalları, yöntemleri etkin ve doğru kullanılmalı,

*Ticari ilişkilerde dürüst ve samimi davranılmalıdır Ticari envanter çıkarılmalı ve tedbirler alınmalıdır


“Gelecek, ihtiyacı olan şeyleri yapabilmek için, neyi öğrenmesi gerektiğini bilenlerindir.”

Denis Waitley


Bu Makale 26.09.2019 - 08:48:16 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.