'Bodrum yok oluyor, 61 koydan 18'i kaybedildi'

'Bodrum yok oluyor, 61 koydan 18'i kaybedildi'
Turizmin gözbebeği Bodrum’da boş arazi bulmak neredeyse imkânsız. İnşaatları devam eden dev turizm tesisleri ve değeri milyon dolarları bulan lüks villalar için boş araziler tahsis yöntemiyle veriliyor. Öyle ki Bodrum’da boş arazi kalmayınca denizi doldurup villa yapanlar bile var. Dubai ve Maldivler’den getirilip milyon dolarlık villaların yer aldığı sitelerle, ünlülerin uğrak yeri beach’lerin sahillerine serilen deniz kumu ile Mısır’dan getirilip her köşe başına dikilen palmiyeler ise doğal yapıyı tahrip ediyor.


Türkiye turizminin marka değer en yüksek destinasyonlarından biri olan Bodrum yok oluyor. Deniz Ticaret Odası'nın yaptığı araştırmayı haberleştiren Habertürk'ten Güngör Karakuş'un haberinde, Bodrum’da bulunan 61 koydan 18’inin yapılaşma nedeniyle tamamen kaybedildiğini belirtiliyor. Haberde "3 koy, Büyük Kiremit, Küçük Kiremit ve Çavuş adaları, 'fok' bölgesi olarak koruma altında. Aralarında Aspat, Çökertme, Kissebükü, Kargılı, Akvaryum ve Akçabük koylarının da bulunduğu 40 koy ise yapılaşma, turizm tesisi tahsisi, balık çiftlikleri ve açılan yollar nedeniyle yok olma aşamasında. Çevreciler ve sivil toplum kuruluşları bu koylar için var güçleriyle hukuki mücadele veriyor." deniliyor.

 ‘ÇOK BEDEL ÖDEDİK ’

Bugün 1 metrekare bile arazi bulmanın zor olduğu ilçenin bakir koylarını bugüne kadar gözü gibi koruyan yerliler, Bodrum’u markayı yapmak için çok bedel ödediklerini anlatıyor. Fazladan 4-5 daire daha sahibi olabilecekken, 2 katlı beyaz evlerle yetindiklerini kaydeden Bodrumlular, parasının gücünü kullananların bu dünya markasını yok etmeye haklarının olmadığını belirtiyor. Arsalar, köylünün elinden çıkarken, önce tarım alanı, daha sonra imarlı alana dönüşüyor. Ardından hemen 'turizm bölgesi ilanı' geliyor. Mevzi imar planı, revizyon imar planı derken iş çığrından çıkıyor, doğa tahrip oluyor, cennet köşeler betonlaşıyor. İdarecilerin “Planları kaçak yapılaşmayı ortadan kaldırmak için yapıyoruz” diyerek kendilerini kandırdığını söyleyen Yılmaz, ekliyor: “Bir şekilde kılıfına uyduruyorlar. Orada bir sürü köylünün tapulu arazisi var, bir çivi çakmamış. Bırak devlet arazisine bir şey yapmayı, adam kendi arazisine bir şey yapmamış. O kadar saygılı. Ormanını yakmamış, kesmemiş. Şimdi ‘Ben orada kaçak yapılaşmayı önlemek adına planlama yapıyorum’ diyerek otel dikmeye çalışmak saçmalık.”

KUM VE PALMİYELER

Bodrumlular, betonlaşmanın yanı sıra ilçedeki turizm yatırımlarının da kötü bir sınav verdiğini dile getiriyor. Dünyaca ünlü isimlerin gözdesi, gazetelerde, televizyonlarda sayfa sayfa dakikalarca haberleri yayınlanan Bodrum’da herkesin gözü önünde deniz kaçak olarak dolduruluyor, her boş noktaya kaçak villalar, tesisler konduruluyor. Beton yapılarını, tesislerini Bodrum’un nadide kıyılarına kondurmakla kalmıyor, denizin içindeki otu beğenmeyip yolduruyor, Dubai ve Maldivler’den deniz kumu, Mısır’dan palmiye ağaçları getirtiyorlar. Sahile serdikleri kum dalgalarla denize sürüklenmesin diye de denizde duvar örerek set oluşturuyorlar. Mısır’dan getirilen palmiyelerdeki böcekler ise Bodrum’un eşsiz florasındaki ağaçlara musallat oluyor.

‘DENİZİ DOLDURUYORLAR’

Cennet koylar için yıllardır mücadele eden Mavi Yol Platformu üyesi ve Bodrum Deniz Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz, yapılaşma nedeniyle artık sahillerde deniz fenerlerinin bile görülemediğinden yakınıyor. Devletin turizme açmayı düşündüğü bölgelerde teşvik amaçlı birtakım kolaylıklar sağlanabileceğini belirterek, zamanında Antalya’da tahsis edilen arazileri işaret eden Yılmaz, “Ancak” diyerek devam ediyor: “Bodrum, Fethiye ve Çeşme gibi hiçbir devlet desteği olmadan kendi kendini marka haline getirmiş bir yerde, kamunun arazisini otelciye tahsis etmeye çalışmak... İşte o turizmin kendi kendine oturttuğu o dengeyi bozuyor. Sıkıntı buradan başlıyor. İşgaller çok fazla, hukuk dışına çıkılıyor. Otelcilerimiz geri çekilip daha fazla alan kullanmak yerine denizi dolduruyorlar. Kıyılar lafta halka açık ama fiiliyatta kapalı.”

Benzer bir durum Çökertme Koyu için de geçerli. Çökertme Koyu ile ilgili Muğla-Milas Çökertme Turizm Merkezi 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planı, çevrecilerin tepkisini çekti. Planın açıklama raporu şöyle:

“Turizm merkezi olarak ilan edilen yaklaşık 796 hektar alanı kapsamaktadır. Plana göre, 243 hektar turizm tesis alanı, 112 hektar kentsel gelişim alanı, 268 hektar orman alanı, 7.5 hektar ise 1. derece arkeolojik sit alanı olarak kalacak. Plan kapsamında turizm tesis alanları yoğun olarak koy, burun, yarımada gibi doğal karakterlere sahip Azmak Burnu, Çökertme Koyu, Hurma Koyu, İnceyalı, Taşlıyalı kıyı kesimlerinde planlanmış olup planlama bütününde 243 hektar büyüklüğe sahiptir.”

Haberin tamamını okumak için tıklayınız.


Bu Haber 03.07.2015 - 09:25:05 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.