Marmarisli turizmciler, Alman pazarına dönüş yolu arıyor
İngiliz pazarında sezon başından bu yana Güney Ege’de yaşanan, ancak en çok Marmaris’te hissedilen yüzde 10-15 bandındaki düşüşün etkileri farklı oldu.
2010 yılında Dalaman Havalimanı’ndan giriş yapan 1 milyon 592 bin 966 toplam yolcunun 1 milyon 112 bin 728’i, yani yüzde 70’i Birleşik Krallık kökenliydi. İkinci sırada yer alan Rus turistler 108 bin 489 ile pastanın yalnızca yüzde 7’lik, üçüncü Almanlar ise 100 bin 186 giriş ile yüzde 6’lık payını oluştururken Güney Ege adeta bir “küçük İngiltere”yi andırıyordu. Bölgenin tek bir pazara son 10 yılda bu kadar bağımlı kalması bazı sektör temsilcileri tarafından eleştirilse de tabloyu değiştirmek için önemli bir çaba gösterilemiyordu.
Ancak, tablonun bu yıl çarpıcı şekilde “bozulmasına” Türk turizmciler değil de, yine İngiltere ekonomisinin girdiği darboğaz neden oldu. Sezon başından bu yana yaşanan daralmaya (Dalaman Havalimanı Dış Hatlar verilerine göre Ocak-Temmuz ayları arasında – 11,81) bazıları üzülürken kimi sektör temsilcileri de “iyi oldu” şeklinde düşüncelerini açıkça dile getirdi. Bu sonuç bir yerde Marmaris’te 80’li yıllarda başlayan “apart turizmi” için de önemli bir dönüm noktası anlamına geliyor. Bu yıl apart otellerini hiç açmayanların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Açıp da zarar edenler de terazinin diğer tarafında. İngiliz pazarındaki duruma memnun olanlar ise artık “mecburen” yeni pazarlara, daha doğrusu Avrupa’da yıllardır gözden çıkarılmış, ihmal edilmiş pazarlara dönüş fırsatı yakalandığını düşünüyor. Marmarisli turizmcilerin ilk sıraya koymak istedikleri Alman turistler. Bu sezon Marmaris’e küçük de olsa yeniden dönüş yapan Fransızlar, 90’ların en çok ilgi görenleri Finliler ve diğer İskandinavlar önümüzdeki 5 yıl içinde hedefteki diğerleri.
YENİ PAZARLAR İÇİN MARTAB İNİSİYATİF KULLANIYOR
Marmaris Turizm Birliği (MARTAB) , sektöre bir “itici güç” olabilmek amacıyla bir süredir konaklama ve acente sektöründen temsilcileri bir araya getiriyor, düşüncelerini dinliyor, ortak çalışma yöntemleri geliştirmeye çalışıyor.
80’li ve 90’lı yıllardaki yüksek Alman turist kapasitesinin çok gerisine düşen ve 2010 sezonunda yalnızca 80 bin civarında Alman turist ağırlayan bölgede, eski günlere geri dönmek için araştırmalara başlandı. Almanları kaybetme nedenlerini incelemek isteyen MARTAB Araştırma ve Tanıtım Komisyonu’nun davetine Tantur Bölge Müdürü Ahmet Varımlı ve Yeşil Dalyan Bölge Müdürü Ufuk Demirel olumlu yanıt verdi. İki deneyimli acenteciyi dinleyen komisyon üyeleri Alman pazarının kaybedilme nedenlerini ve yeniden kazanmak için yapılması gerekenleri kamuoyuna etkili şekilde anlatmanın yollarını araştırmayı planlıyor.
ÖNCE "TACİZE DUR" DENİLMESİ GEREKİYOR
Toplantıda açık şekilde ifade edilen ana nedenler yüzde 60 oranında “taciz” ve “kalite düşüklüğü” oldu. Alman turistlerin acentelere ulaştırdığı şikâyet mektuplarına ve anket formlarına bakıldığında bu 2 konudaki eleştirilerin en üst düzeyde olduğunu belirten acente temsilcileri şu noktalara dikkat çekti;
- Bölge hakkındaki en önemli şikâyetler taciz ve kalite düşüklüğü konusunda. Özellikle “sokak acentesi” olarak tanımlanan günlük tur satış acentelerinde yoldan geçen turisti tur satmak amacıyla durdurmak, olumsuz cevap alınması durumunda ise hakarete varan sözler söylemek en çok can sıkan davranışları oluşturuyor. Bunun dışında kimi esnafın da mal satma amacıyla benzer davranışta bulunması turisti önce çarşı-pazardan, sonra da bölgeden uzaklaştırıyor. Bu konuda yasal düzenlemelerin yapılması, en hızlı olarak da Kaymakamlıkların elinde bulunan “taciz veya hanutçuluktan dolayı kapatma cezalarının uygulanması” gerekiyor.
- Alman pazarında 3 yıldız ve üstünde otel arayışına karşılık, Marmaris merkezinde daha çok apart türü konaklama tesislerinin olması bir başka sorun. Acentecilerin önerisi devri dolan bu işletme türlerinin yerini birleşerek daha büyük çaplı otellere bırakması, yani mal sahiplerinin mülklerini birleştirmeye gitmesi.
- Bölgenin tanıtımı için fuarlara özel tanıtım alanları hazırlayarak katılmanın yanısıra büyük veya küçük olmasına bakılmaksızın Alman tur operatörlerini fuar dönemi dışında merkez ofislerinde ziyaret ederek ortak çalışma içine girmek gerekiyor. Karşılıklı görüşmelerle en etkili pazarlama yolunun bu şekilde ortaya çıkacağı düşünülüyor.
- Sezon başında bölge turuna çıkan satış acentesi temsilcilerine, “yani “info gruplarına” özel hazırlık yapılarak bölgenin sahip olduğu değerlerin daha etkili şekilde tanıtılmasının satışları arttıracağına inanılıyor.
- En çok esnaf tarafından eleştirilen “herşey dahil” sisteminden çıkmanın şu an için kolay olmadığı, bunun ne otelcinin ne de acentecinin talebiyle değil, müşterinin talebiyle ortaya çıkan bir zorunluluk olduğu gerçeğinin kamuoyuna iyi anlatılmasını gerekiyor. Dolayısıyla, bu sistemden çıkmak kısa dönemde Alman müşterinin de gelişini de olumsuz etkiler. Ancak, her şey dahili her konaklama tesisinin uygulayamayacağı, her tesisin “her şey dahilci” olmasının da yasal yaptırımlarla önüne geçmek gerekiyor.
Alman tur operatörleriyle ortaklık yapan Türk acentelerin vermiş olduğu bu bilgiler çerçevesinde MARTAB ve GETOB temsilcileri ortak bir yol haritası hazırlamak üzere çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Bu Makale 11.08.2011 - 15:18:03 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Sedat Bey,in kaleme aldığı konu çok bilinmeyenli bi denklem problemi değil!!! Marmariste bulunan acentalar ne hikmetse İngilterenin en kötü ve ucuz portföyünde bulunan kişilerin konaklamasını en yüksek sezonda 6 pound gibi komik bir rakama burda'ki 2*/3*/4* otellere pazarladıkların'dan dolayı zarar etmelerine rağmen seslerini çıkarmayan otel sahipleri ve ucuz acentalar marmarisi içler acısı haline getirmişlerdir.Halbu'ki Martab vede Getob küstürülen yerli vede iskandinav ülkelerin'de bulunan şirket yapısı düzgün acentalar ile çalışıldığında bu bölgenin doğru bir konaklama trend'ine girceğini göreceklerdir!!!!
-
tek yöntem; ''kendi turistini kendin getir'' yöntemi olup, bugün sahip olunan internet teknolojisi ile de bu kesinlikle mümkündür! marmariscard.com saygılarımla...murat birecik
-
Öncelikle Sedat kardeşim gibi değerli bir turizm neferi olan bilgisini ve zamanını sektöre hep en çoğunu vermek isteyen güzel insanın turizm için fikirlerini ve araştırmalarını bizlerle paylaşmaya açması güzel bu imkanı sağlayan Turizm güncel e teşekkürler yukarıda yazılanlar ve belirtilen görüşlere benimde ufak bir katkım olsun isterim otelci arkadaşlarıma öncelikle tavsiyem tesislerinin karekteristik özelliklerine göre müşteri portföyünü milletlere göre dengeli tutmaları ve fiyat hizmet dengesini bozmamaları tesislerini satışa acarken fiyatla değil hizmetle rekabet etmelerini nacizane tavsiye ederim
