İşte 1950'nin turizm politikası: Turiste el sallayıp selam verin
İşte, Türk turizminin 50 yılda nerden nerelere geldiğinin iyi bir kanıtı.. 1950’lerde kaleme alınan « Turist nedir, kimdir » başlıklı broşürde « Yoldan bir vasıtayla geçen turiste, el sallayarak selam vermeliyiz. Yabancı bir memlekette kendisine el sallanarak selam verilmesi kadar hiçbirşey turisti memnun bırakamaz » deniliyor.
Eda Özsoy – Turizm Güncel
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 50. kuruluş yıl dönümünde Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda açılan "Seyyahinden Turizme" temalı sergide, Türk turizminin tarihine ilişkin ilginç enstantaneler yer alıyor. Bu sergide yer alan ve 1949 1957 Basın Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğü tarafından bastırılan « Turist nedir, kimdir » başlığıyla hazırlanan yazıyı sizlere aktarıyoruz :
Turiste karşı neler yapmalıyız ?
Turist, bizim misafirimiz olduğuna göre, ona ikram etmeliyiz. Bulunduğumuz yerin en ilgi çeken köşelerini göstermeye çalışmalıyız. Turistin bir müşkülü yoksa, kendi işleriyle, arkadaşlarıyla veya ailesiyle meşgul ise kat’iyen misafirlerin başına toplanıp, onları rahatsız etmemeliyiz. Ancak turist yardım veya hizmet istediği zaman bütün gücümüzle onunla ilgilenmeliyiz.
Şehrimize, köyümüze bir turist ya da turist kafilesi gelmişse, yaşlı olalım, genç olalım onlara mutlaka güleryüz göstererek selamlamalıyız. Yoldan bir vasıtayla geçen turiste, el sallayarak selam vermeliyiz. Bilhassa okul çocukları ve gençler bunu hiç ihmal etmemelidirler. Yabancı bir memlekette kendisine el sallanarak selam verilmesi kadar hiçbirşey turisti memnun bırakamaz.
Dil bilmesek de turiste yardım edebiliriz. İşaretlerle o size bazı sıkıntılarını anlatabilir siz de ona yardım edebilirsiniz. Anlaşamam diye turiste yaklaşmamak büyük bir hatadır. Turistin otomobili bozulmuşsa, turist yolunu şaşırmışsa, turist bir adres soruyorsa, turist lokanta ya da yatacak bir yer bulamamışsa ona bütün gücümüzle yardım etmeliyiz.
Turiste küçük menfaatleri için sokulan ve onları kandırmak için uğraşanlara mani olmalıyız. Böyle birşey görürsek durumu hemen muhtara, jandarmaya, polise bildirmeliyiz.
Turiste yiyeceğin, içeceğin en iyisini, en tazesini ve en temizini vermeliyiz. Turizmde temizlik esastır. Lokantalarımızı, otellerimizi, motellerimizi, garsonlarımızı, vasıtalarımızı herşeyimizi son derece temiz tutmalıyız.
Turiste yaptığımız hizmet veya sattığımız mal için fazla para istememeliyiz. Onu aldatmamalıyız.
TÜRK MİSAFİRPERVERLİĞİNİN DÜNYAYA YAYILMIŞ ŞANINI BOZMAMALIYIZ
Bu Haber 30.12.2013 - 13:02:21 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Nereden, nerelere geldiği derken, olumlu bir söylem mi, yoksa olumsuz bir söylem mi pek anlayamadım. 1950 deki bu politikanın, bugün ne kadarını yapıyoruz bilemiyorum. 1950lerden günümüze gelirken, turizmde esas memnuniyet mi, yoksa kazanç mı oldu?