Yadel Oskan, Biz tehdit değiliz dedi, şirket 900 bin yolcu planladı

Eda Özsoy - TurizmGüncel 
 

FTI ile 2003 yılında çalışmaya başladıklarını anlatan Yadel Oskan, 2007 yılında FTI’ın işlerini devraldıklarını ve 10 yıl içinde 700 bin yolcu kapasitesine ulaştıklarını söyledi.

 

20011 yılında FTI’ın kendilerine ortaklık teklifinde bulunduklarını anımsatan Oskan, “O dönemde FTI, dünyada yoğun çalıştığı bütün ülkelerde kendi operasyonunu yapmak istedi. Biz de Meeting Point Internasyonal’in Türkiye bacağı olduk. Meeting Point-IQ olarak yeni markamızı lanse ettik. Biz 20’ye yakın tur operatörüyle çalışıyoruz. İşimizin şu anda yüzde 30’u FTI dışında…400’e yakın çalışanımız, 7 tane ofisimiz var” dedi.

 

 

FTI’ın çok dinamik bir kadrosu olduğunu ve çok hızlı kararlar alabildiğini belirten Oskan, Alman basınında geçtiğimiz günlerde çıkan haberlere ilişkin şu yorumlarda bulundu:

 

“Almanya’nın ilk üç büyük şirketine baktığınızda bunlar çok büyükler. TUI, borsaya kota bir şirket. Entegre işletmeleri olan farklı bir yapı. Thomas Cook da aynı şekilde. Rewe’ye baktığınızda perakende de dünya liderlerinden biri. FTI ise ilk üçe çok fazla tehdit oluşturabilecek bir şirket değil. FTI’ı tehdit olarak görmemeleri gerekiyor. Ama tehdit olarak görüyor ve böyle dedikodular çıkartıyorlarsa, demek ki  ‘daha büyük sorun olmadan şimdiden önünü kesmeye çalışalım’ diye düşünüyorlar. Ama tabi ki bir ülkenin yatak kapasitesiyle doğru orantılı bir rekabeti düşünmeniz gerekiyor. Burada sınırsız bir yatak kapasitesini konuşuyor olsak, hiçbir tehdit yok. Ama yatak kapasitesi sınırlı olduğunda yapıların büyüklüğü o yatak kapasitesini çok ilgilendirmiyor. 700 bin çok ciddi bir rakam.”

 

 

“Türkiye genelinde baktığınızda bu kadar çok turist getiren kaç firma var? Sırf Almanya’dan turist getirenlere baktığınızda TUI’den sonra ikinci firmayız. Türkiye’de turizm 12 ay yaşanmıyor. Üç ay, çok sıkı bir rekabet içinde geçiyor. Yeteri kadar yatak kapasitesi yok burada. “

 

 

“Rakiplerin isteği FTI’ın büyümemesi. Büyüdükçe siz satın alma olarak daha iyiyseniz, daha hızlıysanız, parasal gücünüz de bütün bunlara yetecek güçteyse, burada büyük küçüğü değil, hızlı yavaşı dövüyor. Hız burada çok önemli. Büyüklük çok önemli değil.”

 

Türkiye, iyi bir pazar. İnsanlar Mısır’da kaybettiklerini İspanya, Türkiye gibi yerlerde kazanmak istiyorlar. Alman basınında yer alan yazıları her kim Türk basınında çıkarmışsa, tam olarak okumamış demek ki. Çünkü o yazıda FTI finansal kriz içinde diye yazmıyor. ‘Acaba böyle bir şüphe olabilir mi’ düşüncesini yaratıyor ama bunun da bir dedikodudan öte bir şey olmadığı bu yazının içinde var. Doğru tercüme edilse, böyle olduğu algılanacak.

 

 

Peki sizce burada bir kasıt yok mu? Siz bunun tedarikçiler üzerindeki etkisini düşünebiliyor musunuz? Tatilciler üzerindeki etkisini düşünebiliyor musunuz? Siz burada bakkal işletmiyorsunuz. Burada milyar euroluk bir ciro konuşuluyor. Ana rezervasyon dönemindesiniz. Kataloglar yeni çıkmış. Bununla ilgili bir satış beklentiniz var. Burada bir karalama kampanyası var. Siz bir hafta dedikodulardan dolayı kaybetseniz, buradaki maddi kaybı kim telafi edecek? Karalama yaparak, cross check yapmadan böyle bir şey yapılması çok doğru değil.

 

 

Pazarda çıkan fırsatları, FTI’ın doğru ve iyi değerlendirdiğini anlatan Yadel Oskan, şirketin hedefleriyle ilgili şunları söyledi:

 

“FTI, fiyatlarını pazarın ihtiyaçlarına göre adapte ediyor. Türkiye pazarını çok seven ve anlayan bir tur operatörü. Satın almayı tamamen Türklere bırakıyor. Biz pazarda her malın bir alıcısı var. O malın fiyatını, alıcının o günkü satın alma kuvveti belirliyor. Bunun da belli bir sınırı var. FTI, ucuz bir tur operatörü de değil. FTI, pazardaki imkanlarla büyümek istiyor. Bizim büyümemizin arkasında sektörün bize olan inancı ve desteği yatıyor. FTI, tedarikçisini koruyor, büyütüyor ve beraberinde büyüyor. Başarısının altında yatan en büyük neden budur. FTI’ın rekabet ettiği ürün, aslında herkese açık olan bir üründür. “

 

 

“Alman pazarı olarak Türkiye, tek haneli bir büyüme yapacaktır. Kendi şirketimiz olarak çift haneli büyümeye devam edeceğiz. Bizim diğer işlerimiz de büyüyecektir. Biz hızlıyız, biz en büyük, en kuvvetli olmak niyetinde değiliz. Hızlı kalmak ve kaliteli kalmak niyetindeyiz. Biz ‘güç gösterisi yapıp da, başkalarının işini alalım, başkalarını yok edelim’ diye bir felsefeye sahip değiliz. Türkiye’deki turizmi çeşitlendirmek istiyoruz. Meslektaşlarımıza saygımız son derece büyük. Biz her müşterimizin üzerinde bir iz bırakmak istiyoruz.”

 

 

“Bu yıl, 700 bine yakın bir yolcuyu Türkiye’ye indirdik. Akdeniz, Ege ve İstanbul toplamında. 2014 için 900 bine yakın bir hedefimiz var. Bu sayıya başkalarından yolcu alarak değil, olmayan bir kapasiteyi yaratarak ulaşmak istiyoruz. Öbür türlüsü bir başarı değil. Herkes önündeki yemeğe ve o yemeği daha güzel nasıl yaparım, ona bakacak. Başkasının yemeğinden nasıl alırım diye bakmayacak.“