Başbakan istedi, doğuya otel yatırımı için 10 başvuru geldi

Başbakan istedi, doğuya otel yatırımı için 10 başvuru geldi
Başbakan Erdoğan'ın TÜROFED Kongresi'nde turizmcileri "Bitlis'e Muş'a gidiyoruz bir otel yok" diyerek fırçalamasının ardından bu illere yatırımcılardan 10'a yakın 4 ve 5 yıldızlı otel başvurusu geldi



Türkiye Otelciler Federasyonu'nun (TÜROFED) 20 Aralık'ta Ankara'da yapılan kongresinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Turizm beş ille sınırlı kaldı. Bitlis'e Muş'a gidiyoruz, kalacak otel yok" sözleriyle fırçalamasının ardından özellikle Muş ve Bitlis'e işadamlarından otel talepler gelmeye başladı. Her iki ilde de 10'a yakın otel projesi için yer aranıyor. Görevini geçen hafta devreden eski Muş Valisi Erdoğan Bektaş, Başbakan'ın konuşmasının ardından yatırımcılardan talepler yağdığını söyleyerek "Bölgede otel olmayınca ticaret de turizm de yürümüyor. Başbakan'ın açıklaması bu süreci tetikledi" diye konuştu. Bektaş, Başbakan'ın açıklaması sonrasında bölgede 5 yıldızlı otel yatırımı için arazi hazırladıklarını kaydetti.

MANDIRACI DA VAR, KERESTECİ DE...
Bitlis Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Şeyhmus Sinecem ise mandıracılıktan kereste ticaretine kadar farklı iş kollarındaki işadamlarını kendilerine başvurduğunu açıkladı. Bölgede mandıracılıkla uğraşan aynı zamanda süt ve gıda fabrikası da olan Bitlisli işadamı Murat Sabuncuoğlu, bölgede 4 yıldızlı bir otel yapmak için belediyeye başvurduklarını kaydetti. Sabuncuoğlu, "En büyük problem arazi. Muş Ovası Türkiye'nin en büyük alanlarından birine sahip olmasına rağmen bölgede arazi yok" dedi.

Holiday Inn ve Eren Holding yer arıyor
Bu arada Bitlisli işadamı Ahmet Eren'in sahibi olduğu Eren Holding'in de bölgede otel yatırımı için hazırlık yaptığı öğrenildi. Bunun yanı sıra İstanbul'daki Holiday In otelinin sahibinin de zinciri Doğu'ya taşımak çalışmalara başladığı bildirildi.

50 milyon dolara otel ve AVM
Bölgede tekstil ve ayakkabı fabrikası bulunan işadamı Selahattin Akaydın ise "50 milyon dolar yatırımla 5 yıldızlı bir otel ile bir alışveriş merkezi kurma planımız var. Fizibilite çalışmaları yapıyoruz. Arazi tahsisi için belediyeye başvuracağız. İşletmeyi ise yerli ya da yabancı bir zincire vereceğiz" dedi. Kerestecilik alanında yatırımlarını bulunan Bahadır Karlıdağ ise "Kendi arazim üzerine 4 yıldızlı bir otel planım var. Ancak mevcut imar, otel yatırımı için uygun değil. İmar değişirse şehrimize bir otel kazandırmayı düşünüyorum. İşletmeyi de yerli zincirlerimizden birine verebiliriz" diye konuştu.

Su kuyuları kaplıca oluyor
Bitlis'te ise valilik arazi tahsis süreci başlattı. Bitlis Valisi Nurettin Yılmaz, "Başbakan'ın talimatından sonra otel yatırımları için arsa hazırlama sürecine girdik. Adilcevaz ilçesinde göl kıyısında bir araziyi yatırımcılar için hazırlıyoruz. Güroymak'ta Budaklı kaplıca suyunun tahlillerini yaptırdık. Hem girilebilir hem de içilebilir özellikle olduğu ortaya çıktı. Kaplıca yatırımları için de bu araziyi hazırlıyoruz. Ayrıca TPAO'ya ait olan su kuyuları vardı. TPAO ile görüşerek şimdi bu kuyularını devralmak için protokol imzalıyoruz. Nemrut Kaya tesislerinin bulunduğu arazide ise İl Özel İdaresi dağ oteli yapıyor. Otelin işletmesi devredilecek. Bitlis şehir merkezinde de TEKEL depolarının bulunduğu yer de otel için tahsis edilecek" diye konuştu.(Sabah)



Bu Haber 03.01.2011 - 09:03:20 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
  • Eda Özsoy 04.01.2011 - 10:50

    Serdar Bey, rica etsem benimle temasa geçer misiniz? edaozsoy@turizmguncel.com

  • Serdar Sağlamtunç 04.01.2011 - 10:40

    Yatırım hamleleri ve niyetler güzel. Önerim bu bölge için hemen bir fizibilite ve planlama çalışması başlatılması ve yatırımların bu plan içine yerleştirilmesidir. Böylece bu bölgenin özelliklerine uygun ve genişleyerek yayılan halkalar şeklinde turizm yatırımları kontrol edilebilir. En önemli belirteçlerin ise doğru kapasite hesabı, doğuya yatırımların sıralanması, en önemlisi bölge için 10-20-50 senelik planların oluşturulması ve bunun çerçeve içine alınması tavsiye edilir. Yörenin turizme katkı yapacak varlıkları, kademe ile yıllara sari üretim planlamaları, gıda ve organik üretim, atık yönetimi, bölgesel üretim değerlemeleri, personel yetiştirme eğitimleri gibi daha birçok detaylandırılacak maddeler göz önünde bulundurulmalıdır. Yapıların mimari tarzları, bölge insanının ve yaşayan veya yaşatılması gereken kültürel varlıklar mutlaka işin içine katılmalıdır. Bu yapıldığında görülecek ki konusunda uzman pek çok mimar, mühendis ve özellikle danışmanlar belki de ilk defa bir yörenin turizm doğumuna katkı yapacaklardır. Bu bile tek başına büyük bir atılım olabilir. Konuyla ilgili resmi ve STÖ yöneticileri olumlu yaklaşımda bulunmalıdır. Yok eğer diğer bölgelerde yapılan şekilde her isteyen istediğini yapsın mantığı ile hareket edilirse bu bölgenin 10-15 yıl sonra uğranmak istemeyen otellerle dolu bir mahal olması kaçınılmazdır. Bu fırsat değerlendirilmeli ve belki de güzel bir örnekleme çalışması yapılarak turizm potansiyelinin nasıl iyileştirileceği, akıllı projelerin yönlendirilmesi konularında bir öncü uygulama olabilir. Yapılması gereken vurgu, yatırım heyacanının ve yeniliklerin çok güzel motivasyon vermesi yanında işletme konusunun mutlaka her aşamada göz önünde tutulması gereklidir. Tesis yapmak işin bir kısmı ancak işletme daha önemlisi. Bunu artık anlamalı ve buna uygun projeler üretmeliyiz. Sadece bina yapmak ve donatmak yetmiyor. Esas bir diğer uzmanlık işi de tesislerin sistematiğinin güncel ve gelişen turizm gereksinimleri de göz önünde tutularak binaları projelendirmek ve inşa etmektir. Değişen çevre koruma koşulları mutlaka projelere konmalıdır. Aksi takdirde bu şartlara uymak için neredeyse bir tesis kadar harcama yapmak gerekli olabilir. Bu ise yatırımcının turizme olan güvenini sarsan ve işletmeyi verimsiz ve asık suratlı yapan temel ögelerdir. Tüm bu koşulları bildiğimize göre neden bunlardan sakınarak daha iyi tesisler yapmayalım? Hodri meydan.

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.