LE BOREAL ile İstanbul’dan Bodrum’a!

İzmir'de kongre turizmiyle ilgili yaptığı başarılı çalışmalarıyla tanınan Leyla Cingöz, Le Boreal gemisiyle yaptığı seyahatin izlenimlerini TurizmGüncel'e aktardı.

Dünyanın ünlü kruvaziyer şirketlerinden Compagnie du Ponant’ın mayıs sonunda suya inmiş, taze gemisi Le Boreal ile ağustos sonunda Ege sularında dolaşmak ayrı bir keyif oldu. Henüz Türk pazarının çok yakından tanımadığı ancak tanıdığı zaman vazgeçemeyeceği kadar keyifli, mükemmel ve dingin bir tatil ortamı sunan bu Fransız şirketin tecrübeli ekibi tatilinizin doyum katsayısını da arttırmada birebir.



Karaköy yolcu  limanında sıcak karşılamayla başlayan ve lüks otel odasından farksız kabini keşfetmeyle devam eden ilk saatler,balkondan İstanbul’a veda etmeyle sürdü. Güvenlik tatbikatı derken bir de baktık İstanbul geride kalmış ve Marmara’da ilerliyoruz. Enternasyonel mutfakların en güzel örnekleri;  enfes sunumları ve Fransız sarapları ile sonsuz harmoni içinde geceyi unutulmaz kılarken, tiyatrodaki şovlar da ayrıca keyfin boyutlarını artırdı.



Ege’deki  yolculuğun ilk durağı Dikili oldu. Salı günü Dikili pazarı olması nedeniyle tüm yolcular merakla sergilenen taze meyve sebzeleri ve çeşitli giyim eşyalarını izlediler. Kaptanımızın havuz etrafındaki hoş geldiniz kokteyli, Dikili’de güneş batarken yolcuların birbirlerine aşina olması için bir fırsattı. 132 kabinlik modern gemimiz ile Ege seferini yaparken sadece 147 yolcuyduk. Bir o kadar personel de etrafımızda fır dönüyordu.



Ana restoran ve rezervasyonla hizmet veren altıncı kattaki restoran hizmetleri kusursuzdu. Chios –Sakız adası, karşı kıyılardaki ilk durağımız oldu. Sabah 08:00’da başlayan ada keşfimiz,  gece 23:00’a kadar devam etti. Yeşil pasaporta vizenin kaldırılması, adanın Türk ziyaretçilerinin sayısını arttırdığı gibi, bereket de getirmiş çarşılara ve restoranlara. Ada halkı Türklerden çok memnunlar.





Patmos (ya da Ege’nin Kudüs’ü), görülmeye değer adalardan bir tanesi ve üçüncü limanımızdı. Koyun dışında demirleyerek, yaklaşık 40 kişilik botlarımızla kıyıya çıkmak da ayrı keyifti. Çok güzel organize olmuş taksilerle St. John’ın Apocalypse’i yazdığı mağara-manastıra ulaşmak ve gezmek birkaç saatimizi aldı. İsviçre hükümetinin, adanın yel değirmenleri restorasyonu için sağladığı fonuna ada halkından teşekkür, yel değirmeni konulu çeşitli sanatsal eserlerin sergilenmesi ile gerçekleşmiş. Adanın Hristiyanlık açısından önemi nedeniyle ziyaretçileri de oldukça fazla ve düzenli sokaklarında zevkli alışverişler yapmak da ayrı bir keyif.



Yolculuğumuzu ertesi gün Bodrum’da noktaladık. Le Boreal geri kalan yolcuları ile Marmaris, Rodos ve Antalya’ya kadar devam etti.

Le Boreal’in kaptanının İzmir limanı ile ilgili hatırası da çok ilginç. Yıllar evvel, ikinci kaptan olarak hizmet ettigi yük gemisi ile İzmir körfezine yaklaşırken iki askeri gemiye her türlü mesajla ulaşmaya calışsalar da, sessiz kalan iki geminin arasından geçerek limana yanaşıyorlar ve  kaptan ile birlikte karşılamaya gelen güvenlik güçleri tarafından tutuklanıyorlar. Çünkü askeri gemiler sonar tatbikatı yapıyor ve bir gün öncesinden çevredeki tüm gemileri limana girmemeleri için uyarmalarına rağmen, mesajları dikkate almayan görevlinin kaptanlarına bilgi vermemesi neticesinde suç işlenmiş  sayılıyor. Kaptanlar karakolda sabahlamak zorunda kalıyorlar. Le Boreal büyük limanlardan ziyade daha az kalabalık ve sakin limanları programına almayı tercih ediyor.




En son teknoloji ile İtalya’da yapilan çevre dostu geminin programlarını, Türkiye temsilcisi Golden Bay’den sağlamak mümkün.




Bu Makale 27.09.2010 - 11:37:55 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.