TÜRSAB ucuz bilet satışıyla nasıl savaşacak?

TÜRSAB ucuz bilet satışıyla nasıl savaşacak?
TÜRSAB, havayollarının seyahat acentelerinden daha ucuz bilet satmalarını engellemek üzere hukuki süreç başlattı. Bu konuda görevlendirilen TÜRSAB Yönetim Kurulu Saymanı ve IATA Acentelerden Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi Muammer Güner neler yapacaklarını Turizm Güncel ile paylaştı.


Eda Özsoy – Turizm Güncel


Muammer Güner ile yaptığımız röportajı sizlere aktarıyoruz:

Soru: TÜRSAB’dan uçak bileti satan acenteleri ilgilendiren iki önemli açıklama geldi ve sektör bu gelişmeleri çok yakından, ilgiyle izliyor. Öncelikle THY’nin “Kredi kartlı taksitli satış” kampanyalarına bu zamana kadar dahil edilmeyen IATA acenteler artık dahil edilecek, şeklinde bir açıklamanız oldu. Bu süreci bize biraz anlatabilir misiniz?


Cevap: Şunu belirtmeliyim ki TÜRSAB olarak bizim en baştan beri bu konuda THY ile bir görüş ayrılığımız yok. THY, kredi kartına taksit yapmak suretiyle, özellikle düşük sezonlarda azalan yolcu sayısına çare bulmak ve boş koltuklarını mümkün mertebe doldurmak ayrıca insanları hava yolu ile uçmaya teşvik etmek amacıyla ve bu kampanyaları da gayet yerinde ve başarıyla yapmıştır. Tabii ilk uygulamada seyahat acentelerimiz unutuldu ve bu konudaki kırgınlığımızı kendilerine ilettiğimizde, THY’nin tüm üst düzey yöneticileri Sayın Hamdi Topçu ve Sayın Temel Kotil de dahil bu konuda bizi haklı buldu ve “sizi unuttuk ama bundan sonraki kampanyalarımıza mutlaka dahil edeceğiz” şeklinde samimiyetine inandığımız açıklamalarda bulundular ve teknik personele “Bu kampanyalara acentelerimizi de dahil edelim, el birliği ile daha çok satalım” talimatı da verdiler.
Ancak iş uygulamaya gelince maalesef şu anlaşıldı ki mevcut GDS yani rezervasyon servis sağlayıcıları üzerinden bu kredi kartlı taksitleri yapmak ve mevcut IATA kurallarındaki ödeme şekli seçenekleri ile bu uygulamaya acenteleri dahil etmenin önüne bazı teknik engeller çıktı. Dünyada zaten böyle bir seçenek veya talep de yok ki. Biliyorsunuz kredi kartını, taksitli satışa uyarlayan pratik zekalı insanların yaşadığı bir ülke burası ve dünyadaki ilk ülkeyiz ayni zamanda ve bilmiyorum hala benzeri bir uygulama başka bir ülkede var mı?

DAVUL DA TOKMAK DA BENİM ELİMDE OLMALI

Tabii THY bu aşamada galiba şu kararı verdi “Madem her istediğimi her an yapamıyorum o zaman Davul da Tokmak da benim elimde olmalı”  GDS’lerle bunu yapamadığı için bunu aşmanın bir yolu olarak ortaya Quickres ve Kolay bilet gibi sistemlerin kısa zamanda geliştirilmesi ve acentelere sunulması gibi sonuçlar da yarattı. THY bu sistemleri kullanan acentelere taksitli satış imkanını istediği anda açma seçeneği elde etti. Ancak bununla birlikte uçak bilet piyasasındaki toplam satışın belki %75 lik dilimini gerçekleştiren IATA acentelerin, dış hatlarda GDS ve iç hatlarda Troya kullandıklarını biliyorsunuzdur. Dolayısıyla bu IATA acentelere de bir çözüm bulması gerekiyordu. Troya sistemini üzerinden sadece iç hatlar biletleri için bu kampanyalara dahil edilebilirlerdi ama dış hat bacağı eksik kalıyordu. Sonuçta THY’nin son yıllardaki her konuda yaptığı atılımlar gibi yazılım konusundaki ciddi yatırımları ve tabii tecrübe de kazandılar ve bunu Troya sistemi üzerinden dış hatları da kapsayacak şekilde teknik alt yapıya artık sahipler. Çekincelerden birisi de Troya üzerinden dış hat bileti kesmenin bazı karışıklara sebep olabileceğiydi. İşte bütün bunlar sürecin biraz yavaş yürümesine sebep oldu.  
 
Soru: Peki taksitli sistem tam olarak ne zaman kullanıma hazır hale gelecek?


Cevap: Yetkililerden aldığımız bilgilere göre önümüzdeki hafta sistem test amaçlı birkaç acentenin denemesine açılıyor. Sanırım 15-30 gün kadar test edilecek ve bir aksaklık tespit edilmemesi ve başarılı olması halinde tüm Troya kullanıcısı acentelerin kullanımına açılmış olacak. Tüm sektöre olumlu yansımaları olacak bu uygulamada emeği geçen herkese en başta THY yönetimine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Acentelerimize de hayırlı olmasını ve bol kazançlar diyoruz. 
 
Soru: Peki özel hava yollarında bu tür taksitli bilet satış kampanyalarına acenteler dahil ediliyor mu?

Cevap: Özel hava yollarımız acentelerimize zaten web tabanlı rezervasyon ve biletleme servisi sağladıkları için istedikleri her uygulamayı anında yapma imkanları var. Taksit seçenekleri de ilk baştan beri vardı ve acentelerin kullanımına açık. Bunu da oldukça önemsiyoruz.   

MUAMMER GÜNER, GÖREVİNİ NASIL YAPACAK?


Soru: İkinci olarak da TÜRSAB yeni Yönetim kurulunun göreve başlar başlamaz önemli bir karar aldığını mail yazışma guruplarından okuduk ve 18.12.2013 tarih ve 4 no.lu olağan toplantısında alınan karar gereğince; havayollarının acentelerden daha ucuz bilet satmaları ile ilgili gerekli tespitlerin yapılarak, hukuki surecin başlatılması hususunda çalışmalar yapmak üzere Sayman Üye Muammer Güner’in görevlendirilmesine, oybirliği ile karar verilmiştir.'' deniliyor. Şimdi bu karar ne anlama geliyor?

Cevap: Öncelikle bizim üyelerimize karşı ciddi sorumluluklarımız var. Meslektaşlarımız bizi bu göreve getirirken, kendilerinin haklı, makul ve mantıklı taleplerini çözelim diye bu görevi bize tevdi ediyorlar. TÜRSAB, Sayın Başaran Ulusoy’un liderliğinde son yıllarda çıtayı çok yükseltti ve doğal olarak sadece üyelerimiz de değil tüm temaslarımızda şunu memnuniyetle görüyoruz ki TÜRSAB’dan beklentiler çok arttı. Ziyaret ettiğimiz ve toplantılar yaptığımız tüm bölgelerde, tüm komitelerde ve en son Genel Kurulumuzda da ki çok değerli Kültür ve Turizm Bakanlığı üst düzey yöneticileri de acentelerimizin bu konulardaki şikayetlerini bizzat dinlediler, karşımıza çıkan ve en çok şikayet edilen konu “hava yollarının uçak biletlerini kendi web sitelerinde daha ucuza satmaları” sebebiyle acentelerimizin, güven kaybetmeleri, müşteri kaybetmeleri ve itibar kaybetmeleridir.

KİMSE BU ACENTELERİ BİR KALEMDE YOK SAYAMAZ


Uçak bileti satan acenteler ki aslında Türkiye’de turizm IATA acentelerle başlamıştır. 70 senedir yabancı hava yollarının temsilcisi olarak IATA ile veya THY ile ya da özel hava yolları ile bilet satış acenteliği sözleşmeleri yaptılar. Karşılıklı taahhütlerde bulundular ve teminat mektupları verdiler, iş yeri açtılar, yanlarında on binlerce elemanlar çalıştırdılar ve bütün bunları yaparken ortada mevcut bir sistem vardı ve bu sisteme güvendiler.  Acenteler aslında kendi yolcularına değil, hava yolunun yolcularına hizmet verdiler. Ve dikkat ediniz halen ülkemizde satılan biletlerin %85’ini bu cefakar acentelerimiz satıyor kalanını ise hava yolları kendileri satıyor.

Yetmedi hava yollarının parasına tahsildarlık yaptılar, adeta bir banka şubesi gibi çalışıp, müşteriden tahsil edemediği paraları da hava yoluna ödediler. Yani hava yolları bugünkü durumlarına gelirken, paydaşları olan seyahat acenteleriyle birlikte geldiler. Bugün kimse bu acenteleri bir kalemde yok sayamaz, sayması da vefalı olmaz.

Tabii şimdi gelişen teknoloji ile birlikte, hizmeti yaratan konumundaki hava yolları bu teknik üstünlüklerini farklı satış kanallarını geliştirmek için kullanırken, pek az sayıda acentemiz bu dev   yatırımları yapabilecek durumda ve tabii acentelerin aleyhine haksız rekabet diyebileceğimiz bir durum ortaya çıkıyor ve buna da bir çare bulmak zorundayız. Çaresini de bulacağız çünkü haklı olan çaresini de bulur.

O ZAMAN BİR HAKEME GİDELİM

Soru: Tam olarak ne yapacaksınız? Nereden başlayacaksınız?


Cevap: Bizim yapmaya karar verdiğimiz şey şu “Madem bu konuda anlaşamıyoruz o zaman birbirimizi üzmeyelim ve bir hakeme gidelim”  Amacımız bize bu hizmeti yaratan hava yolları ile bir kavganın içine girmek değil ama buradaki mağduriyetimiz konusunda onları ikna etmek. Ben burada şuna ”İnternetteki ücretleri düşük tutmazsanız buraya müşteri çekemezsiniz” fikrine tam olarak katılmıyorum. Bu satışları yükseltmek için kullanılan araçlarından sadece bir tanesi olabilir. İnternet kullanımı tamamen hizmeti alan yani bizzat uçan yolcunun tercihiyle alakalı bir şey. Bazı insanlar arabalarını kendileri kullanmak isterler, direksiyonda olmak onları daha rahat hissettirir veya bazıları da arabanın arka koltuğunda gazete okuyarak gitmek ister. Gençler veya vakti bol insanlar internette daha çok araştırıp daha uzun zaman harcıyorlar ama iş adamı Mehmet bey acentesine hızla telefon açıp “Çarşamba sabah 8 akşam 19 Ankara” diyerek kapatıyor, hepsi o. Biz müşterilerimizi zorlayarak uçak biletlerini bizden alın diyemeyiz ama hava yolları da müşterilerimizin tercihlerine ücret indirimleri ile müdahale etmesini de doğru bulmuyoruz. Şartlar eşit olsun, tercihi müşteri yapsın.

VAKTİ GELDİĞİNDE HAK ETTİĞİ YERE OTURTURLAR

Soru: Peki bu uygulamada en çok hangi hava yolundan şikayetçisiniz? Ve özellikle ülkenin ana taşıyıcısı olarak bu konuda THY’nin mevcut politikası nedir?  Ve acentelerle THY’yi karşı karşıya getirir mi?
 

Cevap: Bazı hava yolları, web satışlarında “hizmet bedelini” hiç almayarak, bazıları ise acentelere çok daha zarar veren, etik olarak kabul edilemez bir uygulama olduğunu düşündüğüm, esas bilet ücreti üzerinden de indirim yaparak, acentelerinden daha ucuza uçak bileti satıyor. Tabii bunu devamlı değil de süreli kampanyalar şeklinde yapıp, tepkileri azaltmaya çalışıyorlar. Burada amaç üzüm yemek olsa, bu ücreti acentesine de kullandırır. Maksat bilet satmak olsa böyle yapar ama nihai amaç zaten mümkün olduğunca acentesiz bir sektör yaratmak olsa gerek. Kendi biletini sadece kendisi satmak isteyen hava yoluna biz mani olmayalım. O onun tercihi. Fakat hem kendi acentesinden daha ucuza ve onu rahatsız eden uygulamalarla uçak bileti satacaksın hem de o acenteyi ziyaret edip satışların artması  için destek isteyeceksin. Bu bir tezat. İşte bunu seyahat acentelerimiz çok iyi görüyorlar ve vakti zamanı geldiğinde hangi hava yolunun acente dostu olduğunu gayet güzel ayırt ederler ve hak ettiği yere oturturlar.

THY, BU AYARLAMADAN ÇOK DAHA KARLI ÇIKAR


Esas sorunuza gelince, dürüst olmak lazımsa bu konuda da THY bize daha samimi yaklaşımda bulunmuştur. İnternet üzerinden yaptığı indirimi “hizmet bedelinden kısmen indirim yaparak sınırlı tutmuştur. Yeter mi ? Yetmez. Tabii esas arzu ettiğimiz ve kendilerinden esas beklediğimiz şey hizmet bedelini aynen acenteleri gibi almaları yani bizle eşit olmasıdır.  
Ben şunu iddia ediyorum, THY internet ortamında hizmet bedellerini tam alırsa oradaki satışları da düşmez ve buna mukabil acentelerin desteği oldukça artar ve bu ayarlamadan çok daha karlı çıkar. Denesinler, hep birlikte görelim. Anadolu insanı vefalıdır. Kendisini unutmayanı o hiç unutmaz.

MESLEKTAŞLARIMIZI DAHA SIK BİLGİLENDİRECEĞİZ

Soru: Son olarak da size bir tespitimi aktarmak ve sormak isterim. Biliyoruz ki siz hakikaten hava yoları ile acentelerin ilişkileri konusunda çok deneyimli bir turizmcisiniz. Ben genel kurulunuzu da izledim ve sektörün bu tür bilgilendirmelere çok ihtiyacı olduğunu gözlemledim. Acaba bu tarz bilgileri veya geçmişteki çalışmalarınızı en azından genel kurulda bir kısmını özetleyip meslektaşlarınızı aydınlatsaydınız bu daha doğru olmaz mıydı? 


Cevap: Çok haklısınız. Son genel kurulumuzda bu bizim bir eksikliğimiz diye kabul edelim fakat asıl sebebi şu ki üzülerek söylüyorum, genel kurulumuzda isnat edilen bazı iddialara yani asılsız iddialara haklı olarak Sayın Başkanımız, cevap vermek mecburiyetinde kaldı. Esas konuşulması gereken gerçek sorunlarımıza ve gündem konularımıza ise yeterli vakit kalmadı.
Aslında Başkanımız Sayın Başaran Ulusoy, genel kurul öncesi yönetim kurulumuzu toplayarak, her üyenin kendi sorumluluk alanındaki konularında daha eski yıllarda neler yapılmış, son 2 yılda neler yapıldı, neler bitirilemedi ve halen devam ediyor, neler yapılamadı ve hangi sebeple yapılamadı, tüm bunları açık açık haziruna anlatmamızı ve taktirini veya tenkidini meslektaşlarımıza bırakmamızı istedi. 

Ben de dahil tüm yönetim kurulu arkadaşlarımın genel kurula gelirken gayet hazırlıklı geldiklerini ve her soruya verecekleri net cevapları olduğunu çok iyi biliyorum. Bir tek Sayın Firuz Bağlıkaya fırsat bulup kısa bir konuşma yapabildi. Belki sizin de gözlemlediğiniz bu sebeplerle, fırsat kaçtı ama şimdiden sonra yapılacak çalıştaylarda veya BYK ve komite toplantılarında meslektaşlarımızın daha sık ve açık bilgilendirileceklerinden emin olabilirsiniz.
 
Meslektaşlarımıza artık seçimleri unutalım, geçim derdimizi düşünelim diyoruz. Bize gelecek genel kurula kadar kalben destek olsunlar, BYK seçimlerine katılsınlar, komitelerde görev alsınlar, arkamızda olduklarını görmek ve bilmek bize en büyük gücü verecektir, başaramazsak hesabını da genel kurulda sorsunlar. En önemlisi de Başkanımızın tabiriyle “ Genel kurula gelin ve mesleğinize karşı sorumluluğunuzu yerine getirin. Kime oy verdiğiniz önemli değil ama oyunuzu mutlaka kullanın.” 

Ben size bu röportajınız ve bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum ve bu vesile ile şunu da ilave etmek istiyorum. Bundan sonra, TÜRSAB Genel Başkanlığına talip olacak meslektaşlarımıza -ki bu gerçekten medeni bir cesarettir- bir meslektaş olarak önerim, mevcut yönetimi karalayarak prim yapmaya çalışmak değil, varsa kendi yapacakları, inşallah güzel icraatları, planları ve projelerini anlatarak  ama tabii çift anahtar vaat etmeden, ayakları yere basan, yapılabilir vaatlerle, kısaca dürüstçe yapabileceklerini anlatarak, delegenin oylarına talip olurlarsa arzu ettiğimiz medeni seviyede güzel bir sektörü el birliği ile inşa edebildiğimizi görebiliriz.



Bu Haber 23.12.2013 - 13:17:00 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.