Ramada Taksim Müdürü Uçar: Aile şirketleriyle dünyaya açılamayız
Ramada İstanbul Taksim Genel Müdürü Ali İmdat Uçar İstanbul ve Türkiye otelciliği ile ilgili görüşlerini anlattı. Uçar "Türk otelciliğinin geneline baktığımızda aile şirketlerinin hâkimiyetini görüyoruz. Bir şirketin uluslararası arenaya çıkabilmesi ve profesyonelce yönetilen otel markaları ile rekabet edebilmesi için aynı yönetim yapısına ulaşması gerekir" dedi.
Ramada’nın sektörde bir marka değeri olduğunu ve bir otel için bilinirliğin büyük önem taşıdığını vurgulayan Ramada İstanbul Taksim Genel Müdürü Ali imdat Uçar; “Yatırımı yapmak kadar, tanıtım yapmak da büyük önem taşıyor. Tanıtım için de belirli bütçeler gerekiyor. Bir zincirin içinde olmadığınızda, sadece gelip otelinizde konaklayanlar sizi tanıyor. Onun dışında kalitenizi anlatmak ve tanıtmak için efor, zaman ve para harcamanız gerekiyor. Bilinen bir marka altında hizmet verdiğinizde tanıtım için harcayacağınız eforu ve zamanı içeriye dönük niteliğe ve kaliteye harcıyorsunuz” diye konuşuyor.
Tesisin yenilenen yüzüyle eko-modern bir çizgi yakaladığını belirten Ramada İstanbul Taksim Genel Müdürü Ali imdat Uçar, yaşanan değişimle neleri hedeflediklerini anlattı…
Markaya ödediğiniz para ile tanıtıma harcadığınız parayı kıyaslayabilmek mümkün mü?
"Birçok değişken olduğu için kıyaslamak doğru olmaz. Markaya biraz daha fazla para ödeseniz bile karşılığını alıyorsunuz. Diğer türlü tanıtım için harcadığınız paranın bir garantisi ve hesaplanabilir, ölçülebilir tarafları daha az. Lokal bir marka olduğunuzda kendinizi tanıtabilmeniz için 5-6 yıl zamana ihtiyaç var. Bu büyük bir kayıp. Bu nedenle biz birkaç zincirle görüşerek karar verdik ve 15 yıllık bir anlaşma yaptık. Bu bölgede bizden başka zincir yok. Fakat yakın zamanda artacağını düşünüyorum."
'TÜM ZİNCİRLERİN İSTANBUL'A İLGİSİ VAR'
Uluslararası otel zincirleri taviz vererek mi geliyorlar? Sizce bu alanda kimin eli daha güçlü?
"Kuşkusuz büyük zincirlerin sektörde bir yeri ve marka bilinirlikleri var. Ancak kesin olan şu ki onların bir marka değeri varsa, İstanbul da bir marka. Bu nedenle özellikle İstanbul’a her zaman ilgi yüksek. Şehrin turizmdeki etkisinin güç geçtikçe arttığı da ortada. O nedenle İstanbul’da orta vadeli değil, uzun vadeli yatırımlar hedefleniyor."
'ÖNÜMÜZDEKİ 5 YILDA DOLULUK ORANLAR DÜŞECEK'
Yeni ulaşım projeleri neleri değiştirir?
İstanbul’a turist havayoluyla geliyor. Hava alanlarının kapasiteleri sınıra dayanmış durumda. 3üncü havalimanı açılana kadar, artan yatak arzından dolayı, otellerin doluluk oranları belirli ölçülerde düşecek. Gelen turist sayısındaki artışın da yatak arzına denk gelen bir talep oluşturmayacağını düşünüyorum. 3'üncü havalimanı açıldığında, Atatürk Havalimanı’nın kapasitesi düşürülecek. O bölgedeki havaliman otellerinin önümüzdeki yıllarda ciddi sıkıntılar yaşayacağını düşünüyorum. Diğer yandan kent merkezinde hizmet veren otellerin ise popülerliğini artırmaya devam edeceğini tahmin ediyorum."
Türkiye’den uluslararası otel markası çıkar mı?
"Türk otelciliğinin geneline baktığımızda aile şirketlerinin hâkimiyetini görüyoruz. Bir şirketin uluslararası arenaya çıkabilmesi ve profesyonelce yönetilen otel markaları ile rekabet edebilmesi için aynı yönetim yapısına ulaşması gerekir. Bugün ailenin çalışkanlığı ile yükselen otel markaları yarın ikinci veya üçüncü kuşak göreve geldiğinde aynı başarıyı gösteremeyebilir. Fakat ticari başarıda esas olan devamlılık ve standartların geliştirilerek sürdürülebilmesidir." (Hotel Dergisi)
Bu Haber 28.04.2013 - 15:18:39 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Bir şirkette siz kurun da kurumsal olanını siz yapın. Bekara karı boşamak kolay
-
Tebrik ederim sn. Ucar cok dogru bir noktaya degindiniz. Maalesef bu bir gercek. KurumsL olmaya bile yetenekleri yok, 510 tane otelde ayni standardi bile bulamiyorsunuz. Bakn dunyadaki diger zincir otellere moskovada ictigi ickiyi ayni standartta singapur, istanbulda servis alan konaklama misafirlerini yaratan bir sistemi biz maalesef birbirinden 3050 km. Uzaktaki otellerde SaglatamIyoruz.ne yazikk ki bu gercek
Saygilarimla.