Mövenpick eşsiz bir marka, sadece AUDI ile kıyaslanabilir
Mövenpick Hotels & Resorts Başkan ve CEO’su, Jean Gabriel Peres, zincirin Türkiye planları, diğer markalar karşısındaki konumu ve Türkiye'nin içinde yer aldığı gelişmelerin konaklama sektörü üzerindeki etkilerini TurizmGüncel'e değerlendirdi.
Savaş Daş - TurizmGüncel
Mövenpick'in eşsiz bir marka olduğunu agresif bir büyüme politikası izlemediğini belirten Jean Gabriel Peres, birbirine benzer çok sayıda alt markası bulunan zincirlerin, müşteride kafa karışıklığı yarattığını ifade etti. Lüks ve ultra lüks segment bir otel olduklarını belirten Peres, sektmrde kendilerini kıyaslayabilecekleri bir markanın olmadığını, Mövenpick'i illa bir markayla kıyaslamak durumunda kalırsa AUDI ile kıyaslayabileceğini söyledi.
4 İLDE DAHA MÖVENPICK AÇACAĞIZ
Pek çok otel zincirinin agresif bir şekilde yatırıma yöneldiği Türkiye’de Mövenpick olarak kendinizi nasıl konumlandırıyorsunuz?
Mövenpick olarak Türkiye’de yeni değiliz. Şu anda burada üç tane otelimiz var ve dört tanesi de yolda. Bizler Mövenpick olarak direkt yatırım yapmıyoruz. Yatırımcı adına yönetim ve işletme yapıyoruz. Türkiye ile ilgili olarak, tek ve üst segment markamız olan Mövenpick otelinin sayısının artmasını istiyoruz. Mövenpick olarak değişik segmentlerde markalarımız yok. Şu anda İstanbul Anadolu yakası, Antalya, Kayseri ve Gaziantep’te yeni oteller için görüşmeler yapıyoruz.
YATIRIMA DEVAM EDECEĞİZ
Türkiye otel yatırımları açısından büyük bir potansiyele sahip. Mövenpick otelleri, sadece yurtdışından değil, aynı zamanda Türkiye içinden de ciddi bir müşteri kitlesine sahip. Bu göstergeler, bizim Türkiye’de yatırıma devam edeceğimizi gösteriyor.
"ŞU KADAR OTELE ULAŞACAĞIZ" ŞEKLİNDEKİ BÜYÜME MODELİNDEN NEFRET EDİYORUM
Uluslar arası zincirlerin artan Türkiye ilgisi, işletme ve franschise anlaşmalarında yatırımcı lehine bir esnekliği beraberinde getirir mi?
Mövenpick olarak tamamıyla farklı ir iş yapımız var. Yatırımların sayısıyla ilgilendirmiyoruz. Yatırıma müsait bir pazar yoksa orada bulunmayız. Şu an borsada işlem gören büyük zincirler birbirleriyle rekabet içindeler. Biri “30 otel açacağım” dediğinde, diğeri “Ben 40 otel açacağım” diyor, diğer 50… Bizim böle bir iş modelimiz yok. Ben bu modelden nefret ediyorum. Biz Mc Donald değiliz. Biz özelliklerimizi kullanıyoruz ve standartlarımızdan kesinlikle taviz vermiyoruz. Yemekler mesela. Ev yapımı ve son derece lezzetli yemekler var mutfağımızda.
ZİNCİRLERİN ALT MARKALARI MÜŞTERİNİN KAFASINI KARIŞTIRIYOR
Büyük zincir markaların hepsinin çok sayıda alt markası var ve bunların her biri ticari birer ürün. Biz her zaman en üst segmenti hedefleyen, ana değerleri yiyecek-içecek kalitesi olan, kişiye özel hizmeti esas alan ve İsviçre konukseverliğini esas alan bir markayız. Havayolu şirketlerini ele alın mesela. Bütün havayolu şirketleri bir şekilde yolcularını bir yerden bir yere götürüyor ve bu uçaklarda farklı bir hizmet bulmak zordur. Büyük zincirlerin alt markaları da böyle. Neredeyse hepsi birbirinin aynısı. Bir zincirin bu kadar alt markasının olması, müşterinin de kafasını karıştırıyor.
KRİZ YAŞANA PEK ÇOK ÜLKEDE OTELLERİMİZ VAR
Türkiye, bulunduğu coğrafi konum gereği, özellikle çevre ülkelerdeki huzursuzluklardan etkilenebiliyor, kimi zaman bu olayların hoş olmayan yansımaları ile de karşılaşabiliyor. Bölgeyi de göz önüne alarak baktığınızda, yatırım açısından nasıl bir Türkiye fotoğrafı çıkıyor sizin açınızdan?
Otelcilik çok uzun yıllara dayanan bir iş alanı. Ben Mövenpick’in başkanlığına geldiğim günden beri 3 tane büyük kriz yaşadık. Dolayısıyla, o krizlerle yaşamayı öğrendik. Yemen’de otellerimiz var. Mısır’da 17, Tunus’ta ise iki tane otelimiz var. Lübnan ve Ürdün’de de otellerimiz var. Kriz var, olacaktır. Ama biz de çalışmaya devam edeceğiz. İyimser olmak ve her şeyin mümkün olduğunu düşünmek durumundayız. 35 yıldır sektörün içindeyiz ve yaşadığımız tecrübeler, ülkelerdeki krizler karşısında nasıl pozisyon alacağımız öğretti.
MÖVENPICK'İ SADECE AUDI İLE KIYASLAYABİLİRSİNİZ
Mövenpick uluslar arası zincir markalardan biriyle kıyaslayacak olsaydınız, bu marka hangisi olurdu?
Markamızı illa bir markayla kıyaslasaydım. Sanırım bu AUDI olurdu. AUDI bir araba markası ve üst derecede bir güvene sahiptir. Bizim markamız da öyle. Mövenpick eşsiz bir otel markasıdır. AUDI aynı zamanda iyi çalışan, yaratıcı bir markadır ve sürücüsü için çok sayıda eğlence barındırır. Çok karmaşık bir sistemi yoktur ama son derece eğlenceli ve güvenilirdir.
TÜRKİYE'DE YATIRIMLARIN NE KADAR DEVAM EDECEĞİ TÜRKİYE'YE BAĞLI
Türkiye’deki otel yatırımlarının daha ne kadar süre bu hızda devam eder sizce?
Bu güzel bir soru. Yatırımların daha ne kadar devam edeceği Türkiye’nin hayata geçireceği yeni havalimanlarına, altyapı yatırımlarına ve ülkenin ulusal havayolu şirketi THY’nin önümüzdeki süreçte alacağı pozisyona bağlı. Bundan 10 yıl önce çok fazla insan THY ile seyahat etmek istemezdi. Ama gelinen noktada THY ciddi bir talep görüyor. Yani, havayolunuzu ve havalimanlarınızı geliştirir, altyapı yatırımlarını arttırırsanız, ülkeye gelen insan sayısı ve buna bağlı olarak otel yatırımları da devam edecektir.
TRAFİK CİDDİ BİR SORUN
Öte taraftan, başta İstanbul olmak üzere, çok sayıda kentte ciddi bir trafik sorunu var. Türk insanı şahsi arabalarıyla seyahat etmeyi seviyor. Toplu taşımanın daha fazla geliştirilmesi gerekiyor. Aksi taktirde insanlar saatlerini trafikte harcıyorlar.
Bu Haber 05.10.2013 - 21:26:02 tarihinde eklendi.