Sabahattin Duman

Yatcaz kalkcaz hoop yaz gelmiş

Türk Turizminin kronikleşmiş ve sürekli uğraştığı sorunlarla başa çıkmaya alışan girişimcilerimizi hiç de alışık olmadığı yerel ve global kriz dalgaları peş peşe vurmaya devam ediyor.

Rusya’daki ekonomik kriz,

Asgari ücretteki muhtemel artış,

2015'deki Seçim dönemlerindeki belirsizlik ortamı,

Dünya genelinde uçuş güvenliğindeki sorunlar, 

PKK ve IŞİD terörü.

Son uçak düşürme krizi tabiri caizse tüm bunların üzerine mum dikti.

Rus hükümet yetkililerinin aldığı kararlar neticesinde charter uçuşların durdurulması ve Türkiye’ye turist göndermeme kararları sonrası talepte büyük bir azalma söz konusu olacak gibi görünüyor.

Sektörün çabaları ve hükümetin aldığı ek önlem ve destek paketleriyle başka ülkelerden talep yaratılmaya çalışıyor. Bu çabaların olumlu etkisinin olacağı kesin fakat kısa sürede bu kadar büyük kaybın kapatılması biraz zor görünüyor.

Geçen yıl oluşan Rus turist azalması önce bu destinasyonu hedefleyen tesisleri etkilemiş, bundan etkilenen tesisler iç pazarda fiyat indirimi silahını çekmiş ve tüm pazarı etkileyen bir harekete imza atmışlardı. Bu sefer %70-80'lik bir Rus turist azalmasının bu tesislerin daha agresif olmalarına sebep olacağa benziyor. Aslında 2015’deki Rusya ekonomik krizi sonrası oluşan daralma turizmcilere bir antrenman fırsatı sağlamıştı.

Sezon dışı olması nedeniyle yüksek talep alan Antalya ve Bodrum’da kriz henüz hissedilmedi fakat sürekli talep alan İstanbul ve özellikle Laleli otelleri, bölgedeki eğlence tesisleri ve bavul ticaretine bağlı ticari tesisler iliklerine kadar yüzleşmiş durumda.

Yakın zamanda Rus spor kulüplerinin iptalleri, Antalya’yı etkisi altına alacak gibi görünüyor.

Yaz sezonuna kadar Akdeniz ve Güney Ege bölgesinde pazar çeşitlendirmesi, fiyat ayarlamaları gibi çalışmalar şimdiden başladı. Bazı ülkelerden gelen uçaklara yakıt desteği geliyor. Bunlar bilinen beklenen ve yıllardır alıştığımız kriz savar silahlarımız.

Başka neler yapabiliriz?

Sezon açılışı biraz daha geriye alınabilir. Fakat erken rezervasyon satışlarının başladığı bu dönemde bu geç kalınmış bir seçenek gibi görünüyor.

Büyük tesislerde kapasite azaltma veya zincir otellerin bazı tesislerini açmama seçeneği ele alınabilir. Şimdiden bu seçenekler dillendirilmeye başladı.

Böylece dengeler kurulana kadar kayıplar en aza indirilir. Hizmete alınmayan bölümler sayesinde daha aşağı düzeylerde bir sabit ve yarı değişken gider seviyesi oluşturulur. Bu sayede ilk akla gelen daha az enerji gideri, daha az istihdam daha az stresli pazarlama gibi avantajlar ortaya çıkacaktır.

Hükümet düşük faizli yenileme kredisi sağlamalı. Bu sayede devreye alınmayıp tadilata giren tesis veya bölümler zaman baskısı olmadan tüm yıla yayılarak yenilenebilir.

Bazı oteller komple yenileme veya yeniden inşa ile bu yılı geçirebilir. Kriz döneminde zararına çalışacağına kriz sonrasına daha güçlü bir dönüş sağlayabilir.

Kapasite daralması beraberinde fiyat düşürme baskısını azaltacağından tüm piyasaya olumlu etkiler sağlayacaktır.

Çalışanlar açısından da zor bir süreç başlıyor. Asgari ücretteki artış sonrası tüm sektör sıkı bir personel politikası uygulamak zorunda kalacaktır. Doluluk düşüşü veya sezon kısalmasından çalışanlar da nasibini alacaktır.

Sonuç olarak daha kısa sezon, daha az sayıda personel çalıştırma, yetersiz ve ucuz iş gücüne yönelme, kayıt dışı veya kaçak işçi çalıştırma gibi sonuçlar ortaya çıkacaktır.

Tüm bunları çürütecek çözüm Rus hükümetinin inadının kırılması, dostluk ve barış ortamının geri dönmesi ile oluşabilir. Fakat iş hayatı iyi ihtimallere bağlanmayıp, kötü senaryoları hazırlıklı olmayı sağlayacak kararlar gerektirir.

Zira yatcaz kalkcaz, yatcaz kalkcaz hoop yaz gelmiş.

Bu Makale 14.12.2015 - 11:09:03 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.