Ankara turizminde neler oluyor?

Ankara’da yaşayan biri olarak, Ankara piyasasında bir hareketlilik sezmeye başladığımı söyleyebilirim. Hem iyi hem de kötü şeyler olacakmış gibi bir his var içimde ya, hadi hayırlısı…

2011 yılında Ankara otele doyacak hatta kusacak belki de... Mövenpick ve JW Marriott otelleri inşaatlarına tam gaz devam ederken, Temmuz ayında Anemon Afyon Otelinin Müdür Yardımcısı Haluk Bey, 2011 yılında Anemon zincirinin bir halkasını da Ankara’da açacaklarını söylemişti. Ayrıca Haziran ayında Doubletree By Hilton – Kolej otelinin o zamanki Otel Müdür Yardımcısı Baran Bey’le yaptığımız görüşmede de otel açılma aşamasındaydı ve şu an pazarda kendi payını oluşturuyor. Bunun yanında projeleri hazırlanmış henüz haberini alamadığımız ve benim de gözden kaçırdığım inşaatlar olabilir.

Bu kadar otel Ankara için gerekli mi bilemiyorum… Sadece şu son aylarda 209 oda Doubletree by Hilton Ankara – Kolej açıldı; Mövenpick 150 oda, JW Marriott 401 oda geliyor, Anemon da bu civarlarda gelecektir ve bilinmeyen diğerleri… Tabi bir de elimizde mevcut olanlar var…

Peki bu kadar otel açılması Ankara turizmini nasıl etkiler? İyi yönleri nelerdir, kötü yönleri nelerdir? Aklıma gelenleri aktarmaya çalışayım.  

Her şeyden önce otellerin doluluk oranlarında düşüşler yaşanacak. Bu da ciddi bir gelir kaybına ve bölünmesine sebep olacak. Çünkü pazara yeni giren oteller bir süre tutundurma faaliyetleri kapsamında farklı fiyat politikarı uygulayacaklar. Bu durumda da müşteriler yeni otelleri denemek isteyecek ve bazıları bundan sonraki tercihlerini bu otellerde yana kullanacaklar. İlerleyen dönemlerde bu kadar fazla dilime bölünen pastanın, otellerin kendi paylarına düşen dilimlerinden %100 yararlanacakları anlamına gelmediğini düşünüyorum.

Yeni otellerin pazara girmesi, mevcut otellerin pazarlama giderlerine harcayacakları bütçelerin artmasına da sebep olacak. Çünkü hiç bir otel mecvut müşterisini kaybetmek istemeyecek; aksine, mevcut şartlarda müşteri portföylerine yenilerini eklemek isteyecekken, bu durumdaki piyasa koşullarında mevcut müşterilerinin devamlılığını sağlamak işletmeler için daha önemli olacak.

Pazardaki pasta dilimleri küçükdükçe işletmeler de küçülme stratejileri izleyecek. Bu anlamda izleyecekleri ilk politika mevcut kadrolarında daralmaya gitmek olacak. Çünkü mevcut doluluk oranlarındaki çalışan sayısı ile işler yürütülürken, şimdiki durumda işler bölüneceğinden personel fazlası sorunu çıkacaktır. Bu durumda işletmeler ilk önce performansı düşük çalışanları ile yollarını ayırmayı düşünecekler. Ancak şöyle de bir sorun ile karşılaşacak mevcut oteller: Pazara yeni giren işletmeler kalifiye, Ankara piyasasını iyi bilen elemanları diğer otellerden transfer etmek kaba tabirle çalmak isteyecekler. Bu durum beraberinde tüm oteller için kalifiye eleman bulma sıkıntısını doğuracak.

Piyasa hareketlenmesi beraberinde güzel şeyler de getirecek elbette. Biraz da bunlardan bahsetmek istiyorum.

Herşeyden önce yeni bir iş yeri, işsiz birçok insan için yeni istihdam olanakları demek. Eğer oteller doğru bir insan kaynakları politikası izlerlerse ve sadece deneyimli insan profili aramazlar da yeni mezunlara da fırsat verip onları geliştirme politikası izlerse, sektöre taze kan ve canlılık kazandıracaklar.

Yeni bir rakip beraberinde kaliteyi getirir. İşletmelerde kalite olgusu üzerine ciddi bir tatlı rekabet başlar. Bu da sektörün kalitesini yükseltir. İşletmeler kalitede ne kadar iyi olursa, sektörün imajı ve Türkiye turizmi imajı da o kadar iyi olur. Ankara için art arda bu kadar rakibin pazara gireceği düşünülürse, piyasadaki mevcut işletmeler kalite çalışmalarına çoktan başlamışlardır diye düşünüyorum. Başlamayan var mıdır acaba?

Yeni yatak kapasitelerinin artması beraberinde yerli ve yabancı turisti de beraberinde getirecektir diye umuyorum. Ayrıca Ankara’nın diğer Avrupa başkentleri ile bir İstanbul gibi yarışmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Artık Ankara turizmi çeşitlendirilmeli ve çekici bir şehir haline gelmeli. Arka arkaya açılan bu oteller de, bu çeşitlilik isteğinin bir göstergesi.

Sözün özü, biz Ankara’daki turizimcileri yoğun bir tempo bekliyor önümüzdeki günlerde. İzleyelim, görelim... (Bu vesile ile geçmiş Kurban Bayramınızı en içten dileklerimle kutlar, sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmemizi dilerim.)        


Bu Makale 22.11.2010 - 09:46:39 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
  • eski turizmci 16.02.2011 - 08:51

    yorumlarınıza genel olarak katılmakla beraber şunuda belirtmek isterim bence ankara kitle turizminide denemeli büyük tur operatörleriyle anlaşıp büyük paxları getirebilmeli sadece şehir otelciliği ile yüksek doluluklar yakalanmaz ankarada.otelcilik şuanda moda ve heryerde anlayan anlamayan otel açıo.bence farklılaşacak olanlar gerçek butik oteller,zincir oteller ve kitle turizmini yapabilen oteller. saygılarımla...

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.