İstanbul, Ramazan’ı turizm ürünü olarak kullanacak
2010 Kültür Başkenti Ajansı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü önderliğinde Ramazan ayını bir turizm ürünü olarak pazarlamak için çalışmalar başlattı. TurizmGuncel’e çalışmaları anlatan Ahmet Emre Bilgili, Ramazan projesine tüm otelcilerin sahip çıkmasını istedi
Eda Özsoy - TurizmGuncel
Turizmcilerin her yıl şikayet ettiği Ramazan kutlamaları, Sultanahmet’ten Beyazıt Meydanı’na alındı. İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü önderliğinde Ramazan ayını bir turizm ürünü olarak pazarlamak için çalışmalar başlattı.
İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili, Ramazan ayının nasıl turizm ürününe dönüşeceğini TurizmGuncel aracılığıyla sektöre anlattı.
Ramazan etkinliklerinin yıllardır bir bütün olarak Sultanahmet Meydanı’nda gerçekleştiğine dikkat çeken Bilgili, turizmcilerin eleştirilerini dikkate alarak bu yıl alternatif bir çalışma yaptıklarını bildirdi. Ramazan İstanbul projesinin tam anlamıyla turizm projesi olduğunu anlatan Bilgili, şu bilgileri verdi:
“Ramazan ayı dini yoğunlukla geçen bir ay. İftarıyla, sahuruyla, Ramazan eğlenceleriyle bir bütün olarak İstanbul’un bir değeri… İstanbul coğrafyasındaki müslümanlara bir çağrı yaptık. Kültürel olarak en iyi ramazanın İstanbul’da yaşanacağını düşünüyoruz. Bunun için ciddi bir program hazırladık. Vatandaşlara “Gelin bir haftanızı İstanbul’da geçirin, bu programlara katılın ve Ramazan’da İstanbul’u yaşayın’ çağrısında bulunduk. Bu proje, tam anlamıyla bir şehir etkinliği… Kültür ve turizm projesi.. Turizm camiasının Ramazan projesine iki açıdan sahip çıkması gerekiyor. Birincisi Ramazan’ı bir turizm ürünü haline getirmiş oluyoruz. İkincisi de turizmin kalbi olan Sultanahmet’e yönelik eleştirileri kaldırmış oluyoruz.
RAMAZAN’DA CAZ!
Turizmciler açısından en önemli şey, Sultanahmet Meydanı’nın boşaltılması oldu. Beyazıt Meydanı, ölü bir meydandı. Böylece orası da hareketlenmiş oldu. Sultanahmet Cami Bahçesi’ndeki kitap fuarı, Beyazıt Meydanı’na alındı. Orada uluslararası kültürel etkinlikler olacak. Çınaraltı sohbetleri gerçekleşecek. Beyazıt Kütüphanesi’nde bilimsel ve kültürel etkinlikler yapılacak ‘Sultani seyirlik’ adı verilen padişah döneminde yapılan ramazan eğlencelerine yer verilecek. İstanbul’un 29 caminde Enderun usulü teravih adı verilen bir çalışma yapıldı.
RAMAZAN’I TURİZM ÜRÜNÜ HALİNE GETİRECEĞİZ
Müslüman cazcıların en ünlüleri, Topkapı Sarayı ve Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde etkinlikler gerçekleştirecek. Feshane’de ve Anadolu Yakası’nda Ramazan İstanbul’un kendi etkinlikleri olacak. Hem İstanbul’daki Ramazan etkinliklerinin çıtasını yükselteceğiz hem de bu ayı bir turizm ürünü haline getireceğiz. Bundan sonrası acentelerin bu işi değerlendirmesidir.
ARAP TURİSTLERİ, YOLUNACAK KAZ GİBİ GÖRMEYİN
Ramazan’da İstanbul’a değer katmış oluyoruz. İstanbul’un turist sayısını artırmayı hedefliyoruz. Bu ay için otelcilerden şöyle bir ricam var. Arap coğrafyasında ciddi bir turist akımı olmaya başladı. İstanbul olarak bu fırsatı iyi değerlendirelim. Rahmetli Özal zamanında bir fırsat doğru ama bunu değerlendiremedik. Şimdi iyi değerlendirelim. İslam coğrafyasından gelen turistler, en çok harcama yapan turistler arasındadır. Bunlara yolunacak kaz gözüyle bakmayalım. Özellikle bu müşterilerin taleplerini karşılamak için altyapımızı iyi oluşturalım. Ramazan’da Arap turistlerin daha da artacağını düşünüyoruz. Bu nedenle Ramazan ayının hassasiyetlerini de dikkate almalıyız.
RAMAZAN’A ÖZEL UYGULAMALARI GERÇEKLEŞTİRELİM
Müşterinin Ramazan hassasiyetiyle ilgili taleplerini otelciler olarak biz baştan hazırlayalım. Müşteri oruç tutmak istiyorsa, sahurda birşeyler yiyecektir. Bunu önceden bilelim ve hazırlık yapalım. İftar vaktini dikkate alarak yemek saatini düzenleyelim. Odalarında ibadetlerini yerine getirmek isteyenler için kıblenin ne tarafta olduğunu belirleyen bir işaret koyalım. Mümkünse bir Kur’an ı Kerim bulunduralım. Bu konuda hassas olmamızda yarar vardır.
Turizm camiasının Ramazan projesine iki açıdan sahip çıkması gerekiyor. Birincisi Ramazan’ı bir turizm ürünü haline getirmiş oluyoruz. İkincisi de turizmin kalbi olan Sultanahmet’e yönelik eleştirileri kaldırmış oluyoruz.
Bu Haber 11.08.2010 - 14:00:51 tarihinde eklendi.