Türk otel yatırımcılarının uluslararası markalara ihtiyacı var mı?

Türk otel yatırımcılarının uluslararası markalara ihtiyacı var mı?
3'üncü Geleneksel Otel Büyüme Zirvesi'nin ikinci gününde düzenlenen 'Bağımsız Yatırımcıların Kararı: Marka gerekli mi, değil mi' adlı panelde Türkiye'deki otel yatırımı süreci tartışıldı. Konuşmacılar özellikle farklı sektörlerden gelen yatırımcıların sektöre dair bilgi eksikliği içinde olduğunu vurguladılar.


TurizmGüncel

'BAŞKA MARKALARLA OTEL YATIRIMI YAPMAYA HAZIRIZ'

Panelin konuşmacılarından Alkoçlar Turizm Grup Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Erol Turanlıoğlu konuşmasında şirketinin yatırım sürecine bakışını anlattı:
 
“Biz kendi markamızla otel yatırımı yapan bir şirketiz. Ancak farklı bir lokasyonda başka bir markayla da yatırım yapabiliriz. 50 yıllık bir markayız ancak şartlar başka markaları gerektiriyorsa bunu yaparız. Sonuçta bu bir yatırım işidir. Biz uluslararası her markaya böyle bir durumda sıcak bakarız.”
 
“Yaptığımız işim yatırım ve know – how. İhtiyaçları çok doğru belirlemek gerekiyor. Biz işletme anlaşmalarına da sıcak bakıyoruz. Türkiye’deki turizm yatırımlarının genç olması, uluslararası markalarının çoğunun yeni gelmiş olması nedeniyle henüz bilinçte eksiklik var. Yatırımcıların çoğu otelciliği bilmeden yatırım yapıyor. Çekirdek mantığımızda eksikliğimiz olduğunu düşünmüyoruz. Marka yönetimi konusunda, bu markaları yatırımcıya taşıma konusunda daha başarılı olunmalı ve bu sürece bir ara format atılmalı diye düşünüyorum.” 



'GELENEKSEL YATIRIMCI PARA KONTROLÜNÜ SEVER'

Yine panelde konuşan Dedeman Hotels İş Geliştirme Direktörü Bilge Turcan ise Türkiye'deki otel yatırımcılarının yaklaşım farklılıklarından bahsetti:
 
“Biz işletme anlaşmalarıyla da yoluna devam eden bir grubuz. Özellikle Anadolu’daki otellerde bir algı olayı var. Yabancı markanın imajı daha yüksek gibi algılanıyor. Otelcilikte üç know –how var. Geliştirme, işletme ve satış. Yatırımcı olarak belki geliştirmeyi öğrenebilirsiniz. İşletme bilgisi olmayan bir şirkete marka verirseniz başarılı olmayacaktır. Satışta ise her pazarın, her segmentin yapısı farklı. Yatırımcı lükse gittikçe markaya olan inanç artıyor. Tersi durumunda ise azalıyor."

“Yatırımcı sektörde ikiye ayrılıyor. Kurumsal, sektörel bilgisi olan yatırımcılar ve bireysel yatırımcılar. İki grubun yaklaşımları farklı. Geleneksel yatırımcı para kontrolünü çok sever.  Otelciliği tam olarak bilmeyenler bu anlaşma şeklini, işletme sistemini tam olarak anlayamıyor. Bilen grupta da beklentiler çok yüksek. Ben bu oteli işletsem zaten ben bu parayı kazanırım anlayışı var. Veya pazara aykırı bir şekilde marka isteme durumu var. Kaldırmayacak pazarda aşırı lüks markalar istenebiliyor.”



'FAIRMONT İLE BİRBİRİMİZDEN ÖĞRENME MODELİ KURDUK'


Panelin bir diğer konuşmacısı  Viatrans AŞ - Meydanbey JV Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Özkan ise ortaklıklarının eski Ali Sami Yen Stadı bölgesinde hayata geçirdiği karma (rezidans + otel) proje hakkında bilgi verdi. Fairmont markası ile anlaştıklarını ve tüm projeyi Fairmont2un yöneteceğini belirten Özkan, şunları söyledi:
 
“Biz aslında kendi markamızı yaratan ve 50 yıllık bir vizyonda ilerleyen bir şirketiz. Markamızı küresel platforma hazırlamalıyız. Yatırımcının uluslararası vizyonu çerçevesinde markamızı hazırlamak istedik. Bu bağlamda markamıza gereken ivmeyi sağlayacak şekilde Fairmont ile anlaştık. İstanbul ilk projemiz lduğu için biz Quasar İstanbul dedik. Otelimizin adı da Fairmont Quasar İstanbul. Bu bir ortaklık. 50 yıllık yolumuzda Fairmont ile bu sürenin yarısından fazlasını beraber geçireceğiz.”

“Yapmak istediğiniz şeyden eminseniz. Sizi başarıya götürecek markaları seçmeniz de kolaylaşıyor. Biz Fairmont’u seçtik. Türkiye’ye ilk gez gelmesinin yanı sıra rezidans konusundaki tecrübeleri çok önemliydi bizim için. Projenin tamamını Fairmont’a yönettireceğiz. Markanın yurtdışındaki konumu da önemliydi. Çünkü biz Paris, Londra gibi şehirlerde büyük yatırımlara devam edeceğiz. Biz birbirinden öğrenen iki marka olduk. Markanın tepe yönetimiyle kurduğumuz sıcak ilişki de çok etkili oldu. Sonuçta 100 senelik bir marka bizim için o güne dek yapmadığı bir şey oluşturdu. Fairmont ile ortaklıklarımıza devam etmek isteriz.”

'TÜRK YATIRIMCI DİL BİLMİYOR, MARKALAR TÜRKÇE BİLEN KİŞİLERLE ÇALIŞMALI'

Paneldeki konuşmacılardan Gayrimenkul Danışmanlığı Yönetim Kurulu Başkanı Güniz Çelen ise yatırımcı ile markanın buluşma sürecini değerlendirdi:
 
“İşin anahtarlarını sizden iyi bilen ortaklara ihtiyacınız var. Ancak bu her projede değişiyor. Her proje için aynı know-how ile hareket edemezsiniz. Pazar ürün ilişkisi ve kimya bu işte başarının anahtarlarıdır. Türkiye’de otel yatırımcılarının bir kısmı hala yeterli bilgiye sahip değil. Anlaşırken önce yatırımcıya kendi alanının nasıl olduğunu, adaletli bir şekilde anlatmaya çalışıyoruz. Olası zincirlerin kendilerine getirebilecekleri faydaları anlatıyoruz. Hatta bazen o markayı getirmeyeceksiniz yatırım yapmayın dediğimiz de oluyor. İşletme konusunda görüşme yaptıktan sonra franchise istendiği de oluyor. Bu çok ama çok yanlış bir hareket. Geri adım attığınızda bir daha kimse konuşmaz sizle. Yatırımcılarımızın ilişki yönetimi çok zayıf. Bu pazarlıkları yapacak ehliyette yatırım şirketlerinde insan yok. Dil bilen de çok yok. Bu yüzden markaların Türkçe konuşan ekipler oluşturmaları çok faydalı olacaktır.”  
 


Bu Haber 13.09.2013 - 12:20:06 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.