İşte turizm gelirlerine eklenecek yeni kalemler

İşte turizm gelirlerine eklenecek yeni kalemler
TÜİK Başkanı Birol Aydemir, gelirlerin hesaplanma yönteminden Türkiye'deki istatistik çalışmalarına, turizm gelirlerine eklenecek yeni kalemelerden verilerin daha sağlıklı toplanması adına yapılan çalışmalara kadar pek çok konuda TUROB'un yayın organı Hotel Dergisi'ne açıklamalarda bulundu.


Turizm verileri ve istatistikleri, sektörün üzerinde en fazla yorum yaptığı konulardan biridir. Hesaplanma yöntemleri ve sektörün hesaplanamayan yanları nedeniyle bu alandaki tartışmalar gündemdeki yerini koruyor.
 
Turizm sektörün ölçülmesi ve hesaplanması konusundaki metot ve çalışmaları prensiplerini TUİK Başkanı Birol Aydemir’e sorduk...
 
TÜİK’in çalışma sistemini genel olarak anlatır mısınız? Hangi alt birimlerle nasıl bir süreç izleniyor?

18 Kasım 2005 tarihinde yürürlüğe giren Kanun ile Türk İstatistik Sisteminde yer alan tüm kurum ve kuruluşların kaliteli, güncel, güvenilir, tarafsız ve uluslararası standartlara uygun istatistikleri üretmesi amaçlanmış, üretilecek istatistiklere “resmi istatistik” tanımı getirilmiş, ayrıca Resmi İstatistik Programı’nın hazırlanması ve istatistik üretiminin bu program çerçevesinde yapılması hükme bağlanmıştır. TÜİK sistemin işlerliğini ve etkinliğini sağlamak üzere pek çok kurumla yakın işbirliği içinde çalışırken, uluslararası standartlarda veri üretimine de devam etmektedir. Kurum ayrıca, Birleşmiş Milletler, OECD ve Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) gibi ülkeler üstü kuruluşlar ile sürekli veri ve bilgi alışverişi içindedir. TÜİK tarafından yürütülen istatistik üretim faaliyetleri her bir aşamasında bilgi ve deneyim gerektiren çok kapsamlı bir süreçtir. Kullanıcılarımızın 1-2 sayfa olarak gördüğü haber bültenlerinin arkasında yoğun bir iş yükü bulunduğunu önemle belirtmek isterim. 2012 yılında TÜİK tarafından yayımlanan haber bülteni sayısı 262’dir. 

Resmi istatistikler günümüzde ülkeler arasında bir iletişim dili haline geldi. Bu noktadan hareketle istatistiki çalışmaların önemi konusunda ülkemizdeki bilinç düzeyini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Enformasyon teknolojilerindeki baş döndürücü gelişmeler sonucunda dünyamızdaki değerler kavramı da süratle değişmeye başladı. Günümüz dünyasında en değerli öğe ekonomik açıdan artık ne sermaye, ne emek, ne de hammaddedir. “Bilgi Çağı” olarak da adlandırılan günümüzde en değerli öğe artık bilgidir. Bilgi çağı kavramının oluşmasında istatistiğin rolü dikkate değerdir. Çünkü her türlü ulusal ve uluslararası, sosyal, ekonomik ve diğer gelişme hedeflerinin belirlenmesi ve bu hedeflerin başarıya ulaşması, güncel ve güvenilir istatistiksel çalışmalara dayandırılmasına bağlıdır. “İstatistik, geçmişi anlamanın, bugünü yönetmenin ve geleceği planlamanın temel anahtarıdır.” Cevaplayıcılardan elde edilen doğru veriler bizi doğru istatistiklere, doğru istatistikler de doğru karar süreçlerine götürür. Kısacası istatistik bilmek önemli, fakat onu kullanmak daha da önemlidir. Ünlü İngiliz yazar H. George Wells’in, “İstatistiki düşünme bir gün etkin vatandaşlık için okuma yazma kadar gerekli olacaktır” sözü aslında bu konuda çok şey ifade etmektedir. Bir ülkede, “İstatistik Bilinci”nin geliştirilmesi, istatistiğin bireysel karar süreçlerinden başlayarak, toplumsal karar süreçlerinin her aşamasında, ulusal, uluslararası, uluslar üstü dinamiklerde, doğru şekilde kullanılması ile sağlanabilir. Resmi istatistiklerin üretiminden ve koordinasyonundan sorumlu TÜİK, istatistiğin evrensel dil olmasına katkı sağlamak amacıyla, 2012-2016 Stratejik Planında Kurumun yaptığı çalışmaları kamuoyuna daha anlaşılır bir şekilde sunmak, toplumda istatistiklere olan güvenin güçlendirilmesini, istatistik bilincinin geliştirilmesi ve kullanımının artırılmasını sağlamak için çeşitli stratejiler belirlemiştir. TÜİK olarak, toplumda istatistik bilincinin geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası alanda TÜİK’in tanınırlığının, etkinliğinin ve resmi istatistiklerin kullanımının arttırılmasını hedefleyen iletişim stratejesi çalışmamızın son aşamaya geldiğini de belirtmek isterim.

“HESAPLAMALARI DETAYLANDIRAĞIZ”

Açıklanan ihracat gelirleri arasında turizmin payı nedir? Mevcut istatistikler turizm gelirlerinin reel durumu ile tam olarak örtüşüyor mu? Sektörün gerçek rakamlarla milli gelir içerisindeki yerini yansıtmak açısından ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

Türkiye’ye turizm amacıyla gelenlerin ülkemizde yapmış olduğu harcamalar hizmet ihracatı olarak düşünüldüğünde, söz konusu harcamaların ihracat içindeki payı 2011 yılı itibariyle % 16,9 olmuştur. Inbound turizmin ihracata oranında yıllar itibariyle bir düşüş gözlemlense de, 2012 yılının ilk dokuz aylık döneminde bu oran  %15,3 olarak gerçekleşerek inbound turizmin ihracat içindeki önemi korunmuştur. Aynı dönemde turizm gelirleri, Türkiye dış ticaret açığının önemli bir bölümünü (% 27,3’ünü) karşılamıştır. Türkiye İstatistik Kurumu, ürettiği tüm istatistiklerde olduğu gibi turizm istatistiklerini de uluslararası tanım ve standartlar çerçevesinde üretmektedir. Bu kapsamda, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ve Eurostat’ın tavsiyeleri ve ulusal ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak söz konusu istatistikler hesaplanmaktadır. TÜİK, söz konusu verileri 2001 yılından beri Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Merkez Bankası ile beraber çalışarak üretmekte, gerek soru kağıdı ve gerekse uygulama sonuçlarını bu kurumlar ile düzenli olarak değerlendirmektedir. 2001 yılından beri Merkez Bankası ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan ortak bir protokol çerçevesinde inbound turizm ile ilgili 25 sınır kapısında, ülkemizi ziyaret eden turistlere anket uygulanmaktadır. Bu araştırma sonucunda elde edilen turizm gelirleri ödemeler dengesinin turizm kaleminde kullanılmaktadır. Turizm denilince akla ilk olarak yurt dışından gelen turistler, başka bir deyişle inbound turizm gelmektedir. Halbuki yurt içinde gerçekleşen turizm de sektör için önemli bir yere sahiptir. TÜİK, 2007 yılından itibaren vatandaşlarımızın yurt içinde yaptıkları seyahatler ile ilgili de veri toplamakta ve yurt içi turizm harcamalarını hesaplamaktadır. Ayrıca turizm gelirlerinin hesaplanmasına yönelik detaylı çalışmalara başlanmıştır.  

TUROB Başkanı Timur Bayındır, turizm gelirlerinin hesaplanması yönünde TÜİK bünyesinde yeni çalışmalar yapılacağını söylemişti. Bu konudaki son durum nedir?

TÜİK, turizm gelirlerini hesaplamada uluslararası kavram ve yöntemleri kullanmakta ve bu konuda kamuoyunu sürekli bilgilendirmektedir. Bu çerçevede, turizm istatistikleri metodolojisini tartışmak üzere Ekim 2010 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Merkez Bankası, Kalkınma Bakanlığı ve TÜİK uzmanlarından oluşan teknik bir çalışma grubu oluşturulmuştur. Grup, 2011 yılında turizm istatistikleri konusunda ayrıntılı bir çalışma yürütmüş, ülke uygulamaları, anketin uygulama sıklığı, tanım ve kavramlar yeniden gözden geçirilmiştir. Çalışma grubunun yaptığı değerlendirmeler sonucunda, turizm gelirinin verisinin derlendiği araştırma soru kağıdının CIP salonlarında da uygulanmasına, GSM operatörlerinin roaming gelirlerinin, marinalardan elde edilecek gelirlerin turizm gelirine dahil edilmesine karar verilmiştir. Gelinen bu yeni duruma uygun olarak araştırma soru kağıdı, uluslararası norm ve standartlar çerçevesinde güncellenmiştir. Ayrıca, paket tur oranlarının daha sağlıklı hesaplanabilmesi için anket çalışmasına başlanılmış olup,  bu anket çalışması yapıldıktan sonra paket tur oranları yeniden değerlendirilecektir. Yukarıda yer verilen çalışmaların turizm gelirlerine olan yansımaları, bir revizyon çalışması kapsamında ele alınarak, geçmiş yılları da içerecek şekilde bir bütün olarak değerlendirilecektir. 

“DÜNYA TURİZM PAZARINDA % 2,2’LİK PAYA SAHİBİZ”

TÜİK Başkanı olarak, turizm sektörünün ülke ekonomisindeki yerini, verilerle sizden dinleyebilir miyiz? 

Turizm sektörü; döviz gelirlerimize, istihdama ve milli gelirimize olan katkısıyla ülke ekonomisi için kaynak yaratan en önemli sektörlerden biridir. Turizm gelirleri, 2011 yılında bir önceki yıla göre % 10,6 oranında artarak 23 milyar dolara yükselmiş, aynı yılda turist sayısı ise % 9,5 oranında artarak 31,3 milyonu yabancı, 4,8 milyonu yurt dışında ikamet eden vatandaş olmak üzere toplam 36,2 milyona ulaşmıştır. 2012 yılının ilk 9 aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre turist sayısı % 1,3 oranında artmasına karşın turizm gelirleri % 2,7 oranında azalarak 17,3 milyar dolara düşmüştür. 2001 yılında 10 milyar dolar olan turizm gelirinde 2001-2011 döneminde 2,3 kat artış gerçekleşmiştir. 2001 yılında 13,4 milyon olan turist sayısı ise 2001-2011 döneminde 2,6 kat artmıştır. Inbound turizm gelirinin GSYİH’ya oranı 2011 yılında % 3 iken, 2012 yılının ilk altı aylık döneminde % 2,2 olarak gerçekleşmiştir. Inbound turizm geliri ve hanehalkı yurt içi turizm harcamalarını toplam turizm sektörü talebi olarak nitelendirdiğimizde; turizm sektörünün GSYİH’ya oranı 2011 yılında % 4,2, 2012 yılının ilk üç aylık döneminde ise % 2,2 olarak gerçekleşmiştir.
 
Diğer ülkelerle birlikte değerlendirdiğimizde; 2011 yılı itibariyle ülkemiz, turizmde en fazla ziyaret edilen ülkeler içinde 6. sırada yer alırken, turizm gelirlerinde 12. sırada yer almaktadır. Türkiye, dünya turizm pazarında % 2,2’lik, Avrupa turizm pazarında ise % 5’lik paya sahiptir.

Turizm sektörü bünyesinde yer alan birlikler, dernekler ve işletmelerle nasıl bir işbirliğiniz var? 

Kurumumuz kamu kurumlarının yanı sıra birlikler, dernekler ve işletmelerle de yakın işbirliği içindedir. Bu çerçevede; başta TURSAB olmak üzere TUROB ve TUROFED gibi kuruluşlarla görüş alışverişinde ve değerlendirmelerde bulunulmaktadır. Bu ilişkileri daha da geliştirmek, üretilen istatistikler konusunda daha detaylı bilgi vermek ve söz konusu sivil toplum örgütlerinin görüşlerini almak amacıyla 2012- 2016 Resmi İstatistik Programı kapsamında yapılacak çalışmalara turizm alanında faaliyet gösterip sektörün büyük bir kısmını temsil eden tüm kuruluşlar davet edilmiştir.

Bir konuşmanızda TÜİK bünyesinde birçok alanda çalışma yapılmasına rağmen sadece birkaçının (Milli gelir, enflasyon, işsizlik, yoksulluk, sanayi üretimi endeksi) gündeme getirildiğini vurgulamıştınız. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İstatistikler bugünkü yaşam ve yarın hakkındaki düşünceleri etkilemekte ve değiştirmektedir. Daha önce de belirttiğim gibi, pek çok konuda kapsamlı araştırmalar yapmaktayız. 75 konuda 262 adet haber bülteni yayımlamaktayız. Yayımlanan bu bilgilerden bazıları kamuoyu tarafından daha yakından takip edilmekte, bununla birlikte kamuoyunun yakından takip ettiği istatistiklerin detayında bir bilgi denizinin olduğu ise maalesef bilinmemektedir. Diğer taraftan çevresel harcamalar, kültür, adalet, atık, intihar, doğum, su ürünleri, eğitim istatistikleri gibi daha pek çok konuda da yayımladığımız istatistikler ise haber niteliğine getirilmemektedir. Tabi bu noktada TÜİK olarak istatistikleri kullanıcılara ne kadar anlatabiliyoruz sorusu oldukça kapsamlı bir şekilde ele aldığımız konular arasında yer almaktadır. İstatistik üretiminde yer alan bizler, verinin kalitesine odaklandığımızdan verinin sunumunu ve dağıtımını ikinci plana itmekteyiz. Aslında bu konu uluslararası düzeyde de tartışılmaktadır. İstatistikleri daha anlamlı hale getirmek, istatistik okuryazarlığını, tanıtım ve iletişimi, farkındalığı, bilgiye erişimi arttırmak, kullanıcı ihtiyaçlarını anlamak, verileri anlaşılır hale getirmek ve görselliğini sağlamak amacıyla pek çok çalışma yapılmaktadır. 2013 yılı itibariyle bu konudaki çalışmalarımızı sizlerle paylaşacağız. Güvenilir istatistikler ve sağlıklı işleyen bir istatistik sisteminin kurulması ve iyileştirilmesi, tüm kurum ve kuruluşların işbirliği ile yapılacak bir çalışmadır.

Geçtiğimiz aylarda bazı kamu kuruluşları ile yeterli bir iletişim kurulamadığı, bunun da TÜİK bünyesindeki çalışmalara yansıdığı yönünde eleştirileriniz olmuştu. Bu konudaki aşılması gereken sorunlar neler? 

Bazı kamu kurum ve kuruluşların idari kayıtlarını kurumumuz ile paylaşmamalarının ülkemiz istatistik üretim sürecine iki ayrı boyutta olumsuz etkisi bulunmaktadır. İdari kayıtlar kullanılarak üretilebilecek istatistikler, idari kayıtlarımızın yetersiz, sınıflama ve standartlara uygunluk problemi yaşaması sebebiyle üretilememekte, bundan dolayı alan uygulaması ile veri derleme yoluna gidilmekte bu da ülke kaynaklarının gereksiz yere harcanmasına ve cevaplayıcı yükünün artmasına neden olmaktadır. İdari kayıtlar kullanılarak oluşturulacak olan kayıt sistemlerinin (Nüfus Kayıtları, İş Kayıtları, Tarımsal İşletme Kayıtları gibi) kurulumu ve güncellemesinde kurum kuruluşların idari kayıtlarını TÜİK’in kullanımına açmamaları nedeni ile bu kayıtları temel alarak yapılan araştırmalarımızda hedeflenen kitleye ulaşmada sorunlar yaşanmakta ve kayıtlar gerektiği gibi güncellenmediğinden alan uygulaması sırasında işgücü ve para kaybı gündeme gelmektedir. Bu konuda yaşanan sorunların aşılması için kurum ve kuruluşların kayıtlarını koşulsuz olarak kurumumuzun kullanımına açmaları ve bu kayıtlarda istatistik üretimi amaçlı olarak yapılması gereken düzenlemeleri kurumumuzla işbirliği içerisinde yürütmeleri gerekmektedir. 2005 yılında yürürlüğe giren Türkiye İstatistik Kanununda koordinasyonu sağlama ve standartları belirleme görevi TÜİK’e verilmiştir. Nitekim 10. maddede “Kurum ve kuruluşlar kendi görev alanlarına ilişkin ulusal kayıt sistemlerini Başkanlığın belirlediği standartlarda oluşturmak, güncellemek ve Başkanlığın istatistik amaçlı kullanımına açmakla yükümlüdür. Bu konuda yapılacak her türlü mevzuat çalışmalarında Başkanlığın uygun görüşü alınır” ifadesi yer almaktadır. Bu çerçevede kurumların idari kayıt sistemlerini kurarken Başkanlığın görüşünü alması ve kurulan her türlü idari kayıt sisteminin Başkanlıkla paylaşması gerekmektedir. 

TÜİK’in çalışmalarını istenilen seviyeye çıkarmak amacıyla neler yapılıyor? Kurumun başkanlığına geldiğiniz dönemden itibaren ne gibi değişimler yaşandı?

Türkiye’de istatistik alt yapısının kurulması yönünde tüm verilerin karşılaştırılabilirliğini ve tutarlılığını temin etmek üzere, üretilen tüm verilerin entegrasyonu temel hedefimizdir. Bu doğrultuda göreve geldiğim Eylül 2011 tarihinden itibaren öncelikle altyapı faaliyetlerine yönelik yoğun çalışmalar gerçekleştirdik. Resmi istatistik üretiminde idari kayıt sistemlerinin geliştirilmesini hedeflemekteyiz. Resmi İstatistik Programı’nda minimum standartları sağlayan istatistiklerde Resmi İstatistik Logosunu bir kalite unsuru olarak kullanmayı amaçlamaktayız. OECD, Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşların yayınlarını inceleyerek eksik Türkiye verilerini tespit ettik. Uluslararası kuruluşlara veri iletilmesi, ülke çapında koordinasyon gerektiren önemli başlıklardan biridir. Zira farklı veriler ülkemizin durumunun tespitinde sorunlar ortaya çıkarmakta ve verilerimize duyulan güveni azaltmaktadır. Uluslararası kuruluşlara kim nereye ne gönderiyor? Bunu bilemiyoruz. Bu kapsamda bir envanter oluşturduk. Envanterin otomasyon çalışmaları ve bir kurumda pilot uygulaması devam etmektedir. Resmi İstatistik Programı kapsamında 50 adet çalışma grubu bulunmaktadır. Kurum stratejilerinin uygulanmasını kolaylaştırmak, yönetici ve çalışanları kurum hedeflerine ulaşmaya özendirmek ve bu hedeflere ulaşma düzeyini değerlendirmek amacı ile gerek merkez birimlerimiz gerekse bölge teşkilatımız için performans ölçüm sistemi oluşturmaya yönelik çalışmalar yapılıyor.

TÜİK olarak gelecek dönem çalışma sisteminizde ne gibi değişiklikleri hedefliyorsunuz?

Gelişen teknoloji ve çeşitlenen ihtiyaçlar doğrultusunda TÜİK’in gerek uluslararası standartlara uygun istatistikleri üretme, gerekse ulusal istatistik sistemi içindeki koordinasyonu sağlama konusunda görev ve sorumlulukları her geçen gün artmaktadır. Ülkemiz verilerinin en iyi şekilde karar süreçlerine katkı sağlayabilmesi için bütünleşik ve tutarlı bir Türk İstatistik Sisteminin yapılandırılması gerekmektedir. Bu doğrultuda kurumun üretim ve koordinasyon kapasitesinin geliştirilmesi yönünde önemli adımlar atılmıştır. Bu kapsamda medya, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ile bilgi alış verişinin sağlanması ve katkılarının alınması her platformda devam edecektir. 2012-2016 dönemini kapsayan Resmi İstatistik Programı ve TÜİK Stratejik Planı çerçevesinde; ulusal düzeyde kayıt sistemlerinin geliştirilmesi, kurumlararası işbirliğinin daha da güçlendirilmesi ve uluslararası standartlarda istatistiklerin üretilmesi için güçlü adımların atılması yönündeki çalışmalar devam edecektir.
 
 


Bu Haber 19.12.2012 - 17:04:50 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.