Cennet Süzer Teker: Pera Palas’taki gümüş takımlar babama ait!
BEŞİKTAŞ Group Genel Müdürü Yavuz Kalkavan ve Pera Palace’ın Genel Müdürü Pınar Kartal Timer’le yaptığım sohbetten yazdığım yazının “Unutulmuş odadan 5 bin parça gümüş servis takımı çıktı” bölümüne, İstanbul Otelcilik Turizm ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cennet Süzer Teker’den itiraz geldi.
Pera Palas’taki o odayı babam gümüş takımları korumak için kilitledi
Hürriyet Gazetesi yazarı Vahap Munyar'ın yazısını aktarıyoruz
BEŞİKTAŞ Group Genel Müdürü Yavuz Kalkavan ve Pera Palace’ın Genel Müdürü Pınar Kartal Timer’le yaptığım sohbetten yazdığım yazının “Unutulmuş odadan 5 bin parça gümüş servis takımı çıktı” bölümüne, İstanbul Otelcilik Turizm ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cennet Süzer Teker’den itiraz geldi.
Cennet Süzer Teker, öncelikle Pera Palas’ı da çatısı altında bulunduran İstanbul Otelcilik’te babası Hasan Süzer’le birlikte 14 yıl çalıştığını anımsattı:
- Yavuz Kalkavan’ın “unutulmuş” diye söz ettiği odayı babam bizzat kilitlemiş, kapısının önüne de mutfak dolabını koydurmuştu.
- Neden?
- Sizin yazınızda geçen gümüş servis takımlarını, babam Pera Palas Oteli’ni devralırken satın almıştı. Bir dönem o servis takımları kullanıldı. Ancak, takımların çalınma oranının fazla olduğunu görünce, hepsini o odaya koyup, kilitledi.
- Kim, nasıl çalıyordu gümüş takımları?
- Müşteri örneğin oda servisinden yemek istiyor. Serviste bu takımlar da kullanılıyordu. Sonra da birer-ikişer o gümüş takımlarını bavullarına koyup götürüyorlardı.
Cennet Süzer Teker, söz konusu gümüş takımların mülkiyetinin rahmetli babası Hasan Süzer’e ait olduğunu savundu:
- Hem Atatürk’ün kaldığı odadaki bazı eşyalar, hem de gümüş takımlar babamındı. Neyse ki Pera Palas’ı devrettiğimiz şirket o gümüş takımları sergilemeye karar vermiş. Buna itirazımız olmaz.
Yavuz Kalkavan, gümüş takımlar olayını, “Pera Palas’taki restorasyon sırasında dikkatinizi çeken neler oldu?” sorum üzerine anlatmış, şu noktanın altını çizmişti:
- Mutfakta farkettiğimiz kapının en son 1978-79’da açıldığını sanıyoruz. Yani, Hasan Süzer döneminde o oda biraz kullanılmış. Sonra kapatılmış. Kimsenin de aklına gelmemiş anlaşılan.
Kalkavan, otelin 40 yıllık kat görevlisinden de örnek vermişti:
- 40 yıllık kat görevlisi, mutfaktan girilen odanın farkında değildi.
Cennet Süzer Teker, buna da itiraz etti:
- O görevli nereden bilecek. Babamın o gümüş takımlarını bizzat oraya kilitlediğini ben çok iyi biliyorum.
Cennet Süzer Teker, Pera Palas’ın devriyle ilgili parasal bölümü kendi penceresinden anlatma gereği duydu:
- Pera Palas’ın üst kullanım hakkını devretme karşılığında 13, karşısındaki 2 apartman için de 3 milyon dolar aldık. Yani, toplam 15 milyon dolardı. Bunun 12.5 milyon doları doğrudan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) gitti.
Sözünü tamamlarken Yavuz Kalkavan’ın, “O otele bir daha girmek istemem” şeklinde niteleme yaptığı Çeşme Alaçatı’daki otele değindi:
- Alaçatı’daki otelimiz orada bir yüzüktaşı gibi duruyor. İşletmecisi de gayet güzel çalıştırıyor...
Belli ki Hasan Süzer, o odayı bilerek unutturmak istemiş, böylece gümüş servis takımlarının müşteriler tarafından birer-ikişer çalınmasının önüne geçmiş...
Şimdi o takımların sergilenmesi otele katkı yapacak...
Bu Haber 19.08.2010 - 08:07:37 tarihinde eklendi.