Barut: Gelecek yıl fiyatlar % 5-10 artacak
TÜROFED’in başkanı Ahmet Barut, "2011’de Türkiye’deki otellerde yüzde 5 ile 10 arasında fiyat artırımı görünüyor" dedi
TÜROFED’in başkanı Ahmet Barut bugün 4 bin 500 yatak kapasitesine sahip otellerin de başında. Yıllar önce uyku tulumu ve çadırlarla Side’ye gelen yabancıların neler istediğini iyi analiz eden Barut, pansiyonculuk ile başlayan turizm yolculuğunu bugün 7 büyük otele taşıdı 1960’lı yıllarda Türkiye’nin bugün turizm merkezi olan sahillerinde henüz otel ya da konaklama tesisi bulunmazken, Girit göçmeni Antalya Sideli Ali Barut köyüne uyku tulumu ve çadırıyla gelen “hippilerden” turizmi öğrendi.
Uyku tulumu ve çadırlarla Side’ye gelen bu yabancıların neler istediğini iyi analiz eden Ali Bey, öğrendikleriyle de Side’de ilk pansiyonunu açtı. Daha sonra ise küçük tesisini büyüterek otelciliğe adım attı. Ali Bey’in artık emekliye ayrılmasından sonra ise işin başına geçen 3 oğlu kendi şirketlerine sıkı sıkıya sarılarak Barut Oteller Grubu’nu 7 otelde 4500 yatak kapasitesi ve 1500 çalışan büyüklüğüne ulaştırdı. 3 oğuldan bir tanesi olan Ahmet Barut, aynı zamanda 2004 yılından bu yana 438 bin yatak kapasitesine sahip 1996 turistik tesisin çatı birliği Türkiye Otelciler Federasyonu’nun (TÜROFED) başkanlığını yürütüyor. TURİZM DIŞINDA BAŞKA ALANA YATIRIM YOK Bugün Barut Otelleri, yılda 100 bin kişinin tatiline ev sahipliği yapıyor. Ahmet Barut, bu yıl 40’ıncı yıllarını kutlayacakları sektörde turizmci bir aile olarak doğduklarını, Türkiye’deki birçok aile şirketinin aksine bundan sonra da başka bir sektöre girmeyi düşünmediklerinin altını çiziyor. Ahmet Barut, “Başka hiçbir yatırımımız yok, düşünmüyoruz da. Turizmde, otelcilikte ve konaklama sektöründe büyümeyi düşünüyoruz. Kendimizi bağlayıcı belli bir hedefimiz yok. Ancak belli standart ve kaliteden taviz vermeden Antalya ve başka şehirlerde ağırlık resortta olmak üzere yeni yatırımlarımız da olacak” diye konuşuyor. Almanya ve İngiltere başta olmak üzere özellikle Avrupa ülkeleri tarafından tercih edildiklerini anlatan Barut, buna rağmen otellerinde aynı anda 41 farklı ülkeden misafire ev sahipliği yaptıklarını söylüyor.
TÜRKİYE’NİN YERİ TURİZMDE RAKİPSİZ
Türkiye’nin gelecekte turizmden daha fazla kazanan bir ülke olacağını belirten Ahmet Barut, deniz kıyısındaki resort tesislerin tatil amaçlı gelenler için en fazla 5 saat uzaklıkta olması gerektiğini, bu nedenle Türkiye’nin bulunduğu konum bakımından bu müşterisini kaybetmeyeceğini söylüyor. Barut, gittikçe zenginleşen Doğu Avrupa ülkeleri, Rusya, BDT ülkeleri, Ortadoğu ve bir sonraki aşamadaki Hindistan ve kuzey Afrika’daki nüfus için Türkiye’nin vazgeçilmez olacağını ifade ediyor. Barut, “Yatak kapasitesi daha fazlalaşıp tanıtım faaliyetleri arttıkça o ülkelerden de doğal olarak turist yağmaya başladı. Yoksa 10 yılda Türkiye’nin rakamları iki katına çıkmazdı. Çünkü Batı Avrupa pazarı büyümüyor. Bu yeni pazarlarla birlikte biz 10 yılda iki kat daha büyürüz diye bakıyoruz. Yeni eklenecek pazarlarla bu sayılar artacaktır, bundan eminiz” diye konuşuyor.
‘Kur makası daha da açılırsa otellerin hizmet kalitesi düşer’
Değerli Türk Lirası’nın turizm sektörünü hâlâ rahatsız ettiğine dikkat çeken Ahmet Barut, “Çünkü bizim giderlerimiz TL, gelirimiz ise döviz cinsi parada. Böyle olduğu için makas bizi sıkıntıya sokuyor. Özellikle bu yıl geçtiğimiz yıldan da daha düşük. Onun için talebin yükseldiği oranda kârlılıklarımız artmıyor. Bu son derece sıkıntılı bir durum” diye konuşuyor. Türkiye’deki otellerin 10 yıl öncesine kadar mümkün olduğunca kaliteli hizmeti ön planda tutarak rakiplerinin arasından sıyrıldığına dikkat çeken Barut, “Ancak bu makas böyle 1-2 yıl için değil de çok uzun süre devam ederse uzun vadede kalite sorunuyla karşı karşıya gelebiliriz. Çünkü enflasyon oranında fiyat artırmak mümkün olmuyor; biz uluslararası bir iş yapıyoruz. Uluslararası piyasalarla rekabet ediyoruz. Aynı oranda her zaman fiyat artırmak mümkün olmuyor. Para politikaları belirlenirken sadece ihracatçının değil turizmin de riske giren sektörler arasında düşünülmesi gerekiyor” diyor.
‘Tanıtım için lobi yapmak da çok önemli’
Turizm Bakanlığı tarafından 2011 yılı için ayrılan tanıtım bütçesinin 110 milyon dolar olduğunu belirten Barut, “Bu az bir rakam değil, ancak yeterli de değil. Türkiye artık tam anlamıyla bir turizm ülkesi haline geldi. Japonya’dan Güney Amerika ve Afrika’ya kadar tanıtım, halkla ilişkiler faaliyetleri yürütmek istiyoruz. Türkiye’nin 22 milyar dolar turizm geliri var. Bunun yüzde 1’i bile olsa 200 milyon dolar yapar. Bu olsa tabiî ki tercih ederdik” diyor. “Avrupa’nın güzel bir sokağını posterlerle donatmak güzel ama 100 dolara sattığınız oteli 150 dolara sattıracak faaliyetlere önem verilmeli” diye konuşan Barut, Meclis gündeminde bulunan “otelciler birliği yasasının” bir an önce çıkması gerektiğini ifade ediyor. Barut, böylece otelciler olarak yasal anlamda tanıtım faaliyetleri için lobiler yapabileceklerini, devletin üzerinden bu yükü hafifleteceklerini belirtiyor.
‘Gelecek yıl fiyatlar % 5-10 artacak
Geçen hafta Kayı Grubu’nun patronu Talha Görgülü’nün yaptığı “önümüzdeki ay fiyat ne olursa olsun artacak” görüşüne katıldığını anlatan Ahmet Barut, “2011’de Türkiye’deki otellerde yüzde 5 ile 10 arasında fiyat artırımı görünüyor. Daha iyi servis vermek için bunu yapmak gerekir. Şu anda Türkiye olarak en büyük rekabet üstünlüğümüz otellerimizin kalitesi. Talebi düşürmeyecek kadar otellerin fiyat artırması cazip olacaktır” diye konuşuyor.
‘Yatay uçuşlar iç turizmi artırır’
Ahmet Barut, sahil bölgelerinin yanı sıra Doğu Anadolu ve Karadeniz ile Kayseri, Konya ve Diyarbakır gibi ticareti gelişen bölgelerde turistik ve konaklama anlamında yeni tesislere ihtiyaç bulunduğunu söylüyor. Barut, özellikle yatay uçuşların birçok şehrin hem iç hem de iş turizmini çok hareketlendirdiğini belirterek, “Bu oran gelecek yıllarda daha da artacaktır. Bu nedenle yeni yatırımlara ihtiyaçlar ortaya çıktı” diyor. (HABERTURK)
Bu Haber 13.08.2010 - 08:33:34 tarihinde eklendi.