Dikkat, Yunanistan oyuna tekrar dönüyor

Dikkat, Yunanistan oyuna tekrar dönüyor
Diana Turizm'in sahibi Hasan Tonbul TurizmGüncel'e verdiği özel röportajda İngiltere pazarı hakkında açıklamalarda bulundu. Pazarın daralmaya 2013 yılında da devam edeceğini belirten Tonbul Türkiye'nin sağlıklı fiyat - kalite argümanını kaybetmek üzere olduğunu da söyledi.


Eda Özsoy - TurizmGüncel - Londra

Diana Turizm'in sahibi Hasan Tonbul World Travel Market'ta sorularımızı yanıtladı.

2013'e hızla yaklaşıyoruz. Sizce önümüzdeki sene nasıl bir turizm yılı olacak?

"Bir değerlendirme yapabilmek için henüz çok erken. Çünkü sadece İngiltere pazarına ait broşürler çıktı. İkinci büyük pazar olan Almanya'da broşürler bu hafta satışa sunuluyor. Belçika, Fransa, İsviçre ve Lüksemburg gibi ülkelerin broşürleri ise altı hafta sonra çıkacak. Ön indikasyonlar, fiyatlar verilmeden yapılan satışlar da var. Fakat ben hiçbir zaman bu dönemde alınan figürlerle üzüntüye ve sevinci abartmayı doğru bulmuyorum. Bunlar birer göstergedir ama her şey demek değildir."

"Geçen yıl da hatırlarsanız işler yavaş gibi göründü ancak yılın ikinci yarısında o açık kapatıldı. Bunu fiyatlar, hava koşulları, çevremizdeki ülkelerin dolup boşalmaları dahi etkiliyor. 2011'de Arap Baharı nedeniyle muazzam bir yıl geçirdik. 2012'de 2011'e göre daha kötü bir yaz geçirdik. Bunun sebebi de Arap Baharı'ydı. Çünkü Arap Baharı'ndan sonra Mısır ve Tunus piyasaya rekabet edilemez fiyatlarla döndüler. Bu yüzden de müşteri o ülkelere kaydı."
 
'ARTIK MÜŞTERİ OTELE, DESTİNASYONA, OPERATÖRE DEĞİL CEBİNE SADIK'


İngiltere pazarında Türkiye iki senedir kan kaybediyor; yüzde 7'lik bir gerileme var. 2013'te bu düşüş sizce sürer mi?
 
“İngiltere pazarında daralma devam ediyor. Türkiye’deki ürün fiyatları bir İngiliz tüketici için dört yıl öncesine göre yüzde 25 daha fazla. Bu da Türkiye’ye olan talebi azaltmaktadır. Türkiye’nin İngiltere pazarındaki başarısı pound ve Euro bölgesi dışındaki ülkeler arasındaki ilişkiye bağlıydı. O döne Euro – pound ilişkisi 1,49’lara kadar çıkmıştı. Euro bölgesi İngiliz tatilcilere çok pahalı geliyordu. Ancak ne zaman bu ilişki 1,19’lara düştü, Türk otelciler de fiyatlarını artırmak zorunda kaldılar. Çünkü Euro fiyatlarının yüzde 30 altına gelmeye başladılar. Her şey fiyattır. Günümüzde müşteri sadece cebine sadıktır. Ne destinasyona, ne tur operatörüne ne de otele…”  

'OTELCİLERE ÖZEL KUR UYGULANMALI'

"Ben Türkiye'nin pazar payını kaybetmeyeceğini sanıyorum. Ancak bizde hep doluluklara bakılır, kaç turist geldi diye sayılara bakılır. Oysa önemli olan para kazanmamız. Bunun içinde iki konu çok önemli. Birincisi Türkiye'deki reel enflasyon. Çünkü bizim ürünlerimizin yüzde 99'u her şey dahil ürünler. Her şey dahil olduğu için piyasadaki fiyat artışlarının hepsinden direkt etkileniyoruz. İkinci önemli etken de kur yani güçlü Türk lirası. Bu iki göstergenin durumu Türk turizm endüstrisinin para kazanıp kazanmayacağını belirler.Sadece rakamlara bakmamak lazım. Aynı zamanda tesislerin para kazanıp kazanmadığına da bakmak lazım. Benim konum plaş turizmi. Ben doğa turizminin, kruvaziyer turizminin veya sağlık turizminin içinde değilim. Eğer konumuz plaj turizmiyse bu segment için en önemli on faktörden dokuzu otellerle ilgilidir. Türk turizminin bugüne kadar elde ettiği başarının en büyük payı otellere aittir. Havayolları ve diğerleri daha sonra gelir. Bir turist 2 – 3 saatini uçakta, 1 – 2 saatini otobüste geçirir. Ancak ortalama 9 gününü ise otelde geçirir. Plaj turizminde en büyük lokomotif otellerdir. Bugüne kadarki başarımızın en büyük nedeni fiyat – kalite ilişkisinin doğru olmasıdır. Otellerin sadece dolu bence yeterli değildir. Otel para kazanamaz, yenileme – bakım işlemlerini iyi yapamaz ve büfesinden kısmak zorunda kalır ise bu Türk turizmi için en büyük tehdidi oluşturur. Fuarlarda elde edilen, gözlemlenen veriler şüphesiz ki çok önemlidir. Ancak bu kadar önemli olan bir şey de otellerin para kazanabilmeleridir. Bunun için de fiyat artışlarından etkilenmemeleri gerekir. Eğer etkileniyorlarsa bunun bir parça devalüasyonla desteklenmesi lazımdır. O da olamıyorsa otelcilere özel bir kur düzenlenmesi gerekir.”

Otellerin zam yapması yüzünden başta İngilizler olmak üzere Avrupalı tatilcinin Türkiye'den uzaklaşmaya başladığı yönünde değerlendirmeler var...

“Ben otellerimiz pahalı demek istemiyorum. Türkiye fiyat – kalite ilişkisi argümanını kaybetmek üzere. Tur operatörlerinin yakınmalarına kesinlikle katılıyorum. İngiltere pazarı, Fransa pazarı gibi ekonominin daraldığı, tüketici güven endeksinin en düşük olduğu pazarlarda ürününüzü satmaya çalışıyorsunuz. Aynı zamanda da o kur üzerinden dört senedir her sene altı – yedi zam yapıyorsunuz. Tüketici bunun altından kalkamaz. Fiyat – kalite ilişkisi otellerin en güçlü argümanıdır. Fiyatlarının rekabetçi olması gerekir. Bunun yolu da sadece doluluktan geçmez. Oteller diri, canlı ve fiyat – kalite ilişkisi iyi olurlarsa elbette satılırlar. Fiyat – kalite ilişkisinde Türkiye’deki oteller bugün uçurumun sınırındadır. Bu iş tur operatörü için de, otelci için de, oradaki esnaf için de böyle.” 

'YUNANİSTAN SAKİN OLMALI, İSPANYA HER ZAMANKİ GİBİ'

Türkiye'nin en tecrübeli turizmcilerden biri olarak World Travel Market 2012 gözlemlerinizi öğrenebilir miyiz?


"WTM'deki gözlemlerim şöyle: Yunanistan geri geliyor gibi. Tekrar oyuna dönüyor. Eğer Yunanistan halkı duygusal tepkiler göstermez, ekonomik süreci soğukkanlı karşılarsa Avrupa pazarındaki eski pazar payını özellikle Almanya'da geri kazanabilir. İspanya'nın fuardaki duruşu her zamanki gibi doğruydu."


 
 
 


Bu Haber 08.11.2012 - 20:36:00 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.