Rusya- Ukrayna savaşını sineye çektik. “Avrupa, İran, Arap ülkeleri, bir küsüp bir barıştığımız İsrail’den gelirler ve Rusya ve Ukrayna vatandaşlarının yaratmış olduğu boşluğu doldururlar” dedik. Beklenti doğru. Geliyorlar. Bu ülkelerden öteden beri, zaman zaman çifte standart uygulansa dahi, milyonlarca turist aldık. Turist, Türkiye turizmine aşina. Türkiye’de sunulan hizmetin kalitesini biliyor, bütçesine göre tatil yapacağını da biliyor. Krizleri ve hükümetlerin müdahalelerini saymazsak turist sayımız bu ülkelerden hep arttı. Dostluklar unutulmazdı. Tabi ki sayıların artmalarında kurulan dostluk bağlarının da önemi vardır. Devran döndü, koronavirüs çıktı ve araya boşluk girdi. Dostluklar zaman aşımına uğradı mı?
Sezon şartlara göre kötü değil. Yine de 2022’de gelen tatilcileri, 2020 ve 2021 ile kıyaslamak, bunun ile övünmek bizi doğru neticeye götürmez. Turizm sadece insanların yan gelip yattığı bir sektör değildir. Ciddi istihdam yaratan, para döngüsünün fazla olduğu bir sektör. Bu sektör aynı zamanda birçok sektörü de besleyen bir sektördür. Bundan dolayı da ülkeler turizmi hiçbir zaman gözden çıkarmadılar. Hep bir şekilde kolladılar, desteklediler, önünü açmaya çalıştılar. Pandemiden dolayı kitle turizmi yapan ülkelerden birine gidilmiyorsa, diğerinin şartlarını yumuşatıp oraya göndermek gerekir, düşüncesinden hareket ettiler. Hatırlayalım 2020 senesinde Kanarya Adalarında kısıtlamalar kaldırıldı. Kaldırılan kısıtlamalar tekrar uygulamaya geçilince Türkiye’de İzmir, Bodrum, Dalaman ve Antalya olmak üzere 4 bölge uçuşa açıldı. Yanılmıyorsam aynı senenin Eylül ya da Ekim ayında tekrar yasaklar başladı. 2021 yıllında da farklı bir şey olmadı.
2022 yılı ise bütün kısıtlamaların kalktığı bir yıldır. “Normalleşiyoruz” derken beklemediğimiz bir savaş çıktı. Bizi her zaman destekleyen, zaman zaman siyasi krizler yaşattığımız, yaşadığımız, “AB ne yapmak istiyor” dediğimiz Avrupa da bizi unutmadı. Almanya yine liderlik koltuğuna oturmayı başardı. Buna rağmen Avrupa’dan da iyi haberler gelmiyor. Artık ucuz uçak bileti olmayacağı gibi, enflasyon ile birlikte Avrupalının da alım gücü düşmekte. Alım gücü düşen Avrupalı daha önce tatilini bir sene içerisinde birçok sefer yaparken enflasyonun getireceği sıkıntıyı da düşünerek tek sefere indirgeyecek. Buna karşılık tatil günlerini uzatacak. Tatilciler, sıkıntılar ve gecikmeler yaşatan, valizleri yolcu ile aynı uçakta göndermeyen hava yollarını tercih edip birazcık uzak bölgelere mi, yoksa özel veya toplu taşıma araçlarını kullanıp yakın bölgelere mi gidecekler?
Turizmi besleyen umut bizi terk etmez
Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız gelecekler. Avrupalı artık kuruşunu hesap ediyor. Siyaset işi bozmadığında Türkiye tercih edilir düşüncesindeyim. Akaryakıt pahalı, yol ve tünel ücretleri, trafik cezaları derken iki kişi kendi arabaları ile kendi ülkelerinde değil de bir başka ülkede tatil yapmayı düşündüğünde, tatil Türkiye’ye uçmaktan daha pahalıya patlayacaktır. Toplu taşıma da ülkeler arası pahalıdır. Gittikleri yerlerin otel fiyatları bizden yüksek, hizmet açısında bizden geriler.
Almanya, Türkiye’den havaalanlarında valizleri taşıyacak işçi almaya karar verdi. Hava yollarının sıkıntılarını Anadolu’dan göndereceğimiz esmer, kara gözlü, siyah saçlı, yağız gençler ile çözersek, değme keyfimize. Bu şekilde Türkiye’deki işsizliği azaltacağımız gibi, turizmde 45 milyon hedefimizi de rahatlıkla yakalamış oluruz.
Bundan sonrası can sağlığı.
Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.
www.turizmguncel.com internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, video ve fotoğrafların her türlü hakkı Turizm Güncel A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez.
Copyright © 2018 - Tüm hakları saklıdır. Turizm Güncel
Tasarım & Yazılım Altyapısı DataNet Bilgi Teknolojileri
