Antalya bölgesi ve Türk turizminin hali
Sayın Vural Öger'in Antalya ile ilgili analizini ve önerilerini okuduğumda doğrusu şaşırdım. ‘Acaba Öger Tur'un eski sahibi Vural Öger mi’ diye tekrar çek etme gereği duydum.
Anatalya'nın bu hale gelmesinde en büyük payı olanlardan biri belki de en önemlisi sayin Vural Öger’dir. Keşke bu güzel fikirlerini kendisi tur operotrü olarak faaliyet gösterirken de bildirse ve bu yönde çaba harcasaydı.
Yıllardır büyük çapta mess çalışan TUI ve Thomas Cook kadar, Öger Tur'un da o bölgede yaptığı hatırı sayılır opersyonları vardı. Bu operatörler her zaman kalite yerine her şey dahil ucuz, Avrupa’nın alt tabakasina hitap eden ürünler pazarlamışlar ve otelciler de bu tarz ürünleri fast food misali 5 veya 6 ayda bin yatakların uzerinde sözümona 5 yıldız oteller olarak çirkin beton yığınları şeklinde oteller üretmişlerdir. Geçmişte de bütün hükümetlerin Turizm Bakanları da sayıları pompalayan bu opertörlere her sene büyük parasal destekler vererek bu opertörleri “iyi ki ulkeyi mahvediyrsunuz” diye ödüllendirmişlerdir.
Bugün Thomas Cook can çekiştirirken bile Türkiye'den ciddi parasal destekler verililiyor ve can çekiştiren bu opertörden bile medet umulmaya çalışılıyor. Ama bizim gibi (Anatolian Sky Holidays) Specilaist olarak çalışan, Avrupa’nın üst kesimine hitap eden, sadece butik otel pazarlayan, aynı zamanda Anadolu’nun her tarafına turist gönderen, Kapadokyasından tutun, Doğu Anadolu, Karadeniz gibi, kültür ve tarih turizmi yapan tur opertörlerinin talepleri hep geri çevrilmis, yüzlerine bile bakılmamış, gerekçe olarak da küçük olmalari gosterilmiştir.
Bizim istediğimiz küçük miktarlarda reklam desteği acente fam trip detseği gibi şeyler... Büyüklere büyük paralar verilmesine de karşı falan değiliz. Onlara deve verilirek hani bize de kulağı verilsin diyoruz ama devenin kulağı bile hep çok görülüştür. Avrupa’nın üst seviyesine hitap eden operatörler olsun acenteler olsun tabii oldukları konsartioum olsun Association'lar olsun Türk Turist ofisleri buralarda hiç faaliyet gostermemişler onlari tanıma gereği bile duymamışlardır. Bu ihmalin sonucunu ve şimdiye kadar hep yanlış ata binilmesinin bedelini Türkiye, Vural beyin de soylediği gibi, 2030'lara bile kalmadan, 2015’lerde 2020'de çok ağır ödeyecektir.
Şuan Vural Öger'in Antalya bölgesi için önerdikleri artık çok geç. Antalya ve bölgesi zaten bitirilmiş durumda. Bu kadar fabrika tipi beton yiğinlari oteller varken, her şey dahil sistemi ile devam ederken ve bu tesisler binlerce on binlerce insan istihdam ederken bu trendi artık geri çeviremezsiniz. Belki Marmaris'in bir şansı var ve ne kadar çabuk ve erken dönülürse belki trendi geri çevirebilir. Zaten Marmaris’in çevresi de buna müsait. Ama Antalya bölgesnin, Kemer’in, Side sahilinin ve Anatlaya'dan Alanya'ya kadarki şeridin geri dönüşü artik bir hayaldir. Bu saaten sonra hiçbir elit Avrupaliyi oraya sokamazsınız. Bence yapılması gereken bu kötü deneyimlerden herkes ders alıp, otelcisi ile, bakanlığı ile, opertörleri ile bundan sonra yapılcak başka yerleri, en azindan Dalaman, Bodrum ve Izmir bölgelerinde bozulmamış beldeleri koruma altına almak ve buraları geliştirmek için de bu tarz çalışan opertörlere destek vererek bu tarz musterileri çoğaltmak. Artık mess turizmi damarlarına kadar sindiren İspanya bile hatasını analmış ve butik otellere ağırlık verip Savil, Granada gibi tarihin bol olduğu yerleri yeniden kontrollü olarak otantik tarzda geliştiryor ve küçük specialit opertorlere de inanılmaz destekler vererek bu tarz müşterilerini çoğaltmaya çalışıyorr.
Bunu da çok başarılı bir şekilde yıllardır inatla sürdürüyorlar. Bugün geldikleri yer aldıkları mesafe hiç de küçümsenecek düzeyde değil. Umarım bizler 2020'de yine İspanya’nın arkasından bu sefer daha başka türlü bakmayız ve bu işin liderliğini biz alırız. Bunu için bizde her şey var; olmayan tek şey zihniyeti ve samimiyet eksikliği. Turizm sadece para için yapilmaz ve yapılmamalıdır. Turizm biraz da idealizm gerektiren bir sektördür.
Bu Makale 23.02.2012 - 14:23:03 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Sn Öger bir anlamda Deniz, Kum, Güneş pazarlamasının bittiğini ifade ediyor ki büyük ölçüde haklıdır. Pazarlamada artık Tarih, Kültür,Doğa üçlüsünün daha çok öne çıkarılması misafir kalitesinin ve ekonomik düzeyinin yukarı çıkmasında önemli etken olacaktır.Bu aynı zamanda turist başına elde edilen gelirin de artması demektir.
