AH BU YATLAR OLMASA DENİZLERİMİZ PIRIL, PIRIL OLACAK- 3
Şu denizlerimizi kirletenleri, gerçek kirleticileri hep birlikte tespit ve ilan edelim.
Türmepe’ya bazı sorular sorduk bugüne kadar yanıt alamadık.
Orman Çevre Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü bazı sorularımızı bu sütunlardan cevaplayabilir mi?
Yoksa; sorularımızın cevaplarını Bilgi Edinme Kanunu hükümlerine göre mi cevaplandırır.
Soru 1) Başbakanlık, Deniz Ulaştırması Genel Müdürlüğü başkanlığında ilgili kamu kurumlarının katılımı ile yapılan bir seri toplantı sonunda 23.03.1990 tarih ve 1168 sayı ile alınan karar doğrultusunda, 31.12.1991 tarihine kadar yatların içersinde pis su toplanma tanklarını yapmıştır.
Çevre Müsteşarlığı, Çevre Bakanlığı bu karar doğrultusunda; 01.06.1993 tarihine kadar ne gibi işler ve yatırımlar yapmıştır.
Soru 2) 1993 ve o yıllarda, Çevre Bakanlığı yatların pis sularını denize dökmemeleri için havadan uçak ile denetim yapmıştır. Bu denetimler öncesinde yatların pis sularının alınması konusunda yat limanlarımız dışında kıyılarımızda kaç adet atık alım tesisi yapılmıştır.
Yatlara bu yıllarda kaç TL ceza kesilmiş, uçak kirası olarak kaç TL ödenmiştir.
Soru 3) Bu yıllarda yatlara ceza kesilirken, kaç kıyı kentimizde kanalizasyon sistemi için arıtma tesisi yapılmıştır.
Soru 4) Kıyı kentlerimiz de yapılan biyolojik arıtma tesislerinde temizlenemeyen ve denize verilen zararlı maddeler nelerdir...
Soru 5) Evimizde yaptığımız kızartma sonrasında mutfak evyesinden döktüğümüz ve şehrimizin kanalizasyon sistemine gidip oradan arıtma tesisine giden 1 litre yanık zeytin yağ veya çiçek yağı biyolojik arıtma tesisinde % kaç oranında arıtılmış, denize zararsız hale gelmiş olur. Ya dakaç M3 deniz suyu kirletilmiş olur.
Soru 6) Mavi Kart uygulamasının uygulanacağı kıyı kentlerimizin ve bu kentlerde ki sanayi ve diğer tesislerin hepsinde arıtma tesisi var mı, arıtma tesislerinden çıkan sular denize mi veriliyor. Bu tesisler Çevre Müdürlükleri tarafından 2010 yılında kaç kez denetlenmiştir, alınan örnek suların tahlilleri nerede yapılmıştır ve sonuçları nasıldır.
Bu arıtma tesislerinden kaç tanesi çeşitli nedenlerle çalışmamaktadır.
Soru 7) 1990 yılından günüme kadar Çevre Bakanlığı olarak kaç defa gemilerden atık alınması ve atıklkarın kontrolü yönetmeliği ve bu yönetmeliklerde değişiklik yapılmıştır.
Soru 8) Gemilerden atık alınması yönetmeliğinin 24.ncü maddesi ile “yanaşma kapasitesi elli yat altında olan Marinalar” bu yönetmelik hükümlerinden muaf tutulmuştur. Ülkemizde Kültür ve Turizm Bakanlığından bu güne kadar Turizm İşletme Belgesi alan yanaşma kapasitesi 50 yattan az olan kaç marina vardır. Akdeniz çanağında bu kapasitede kaç marina bulunmaktadır.
(Ülkemizde, yanaşma kapasitesi yerine kanuni deyim olarak bağlama kapasitesi kullanılmaktadır)
Soru 9) Mavi kart uygulamasının 01.04.2011 tarihinde başaklatılacağı İlimizde kirli ve atık yağları alabilecek Gemilerden atık alınması yönetmeliğinin 19. Maddesinde sözü edilen Çevre Bakanlığından lisanslı kaç adet bertaraf tesisi vardır.
Soru 10) Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan bu konudaki tebliğ taslağına göre uygulama; gemiler ( Özel ve Ticari yatlar dahil ) 01.04.2011 yılında Türk bayraklı başlayacak ancak bu uygulama yabancı bayraklı özel yatlar için 01.Ocak.2013 tarihinden itibaren başlayacaktır.
a) Ülkemizde 2010 tarihi itibariyle Kaç adet Türk bayrağı taşıyan özel ve ticari yat kaç adet de yabancı bayrak taşıyan özel yat vardır.
b) Yabancı bayraklı özel yatlara tanınan bu istisnanın sebebi nedir.
c) Bu ayrım eşitlik ilkesine aykırı değimlidir
Soru 11) Yat limanları dünyada ve ülkemizde atık kabul tesisi değildir.
Söz konusu tebliğin 8. Maddesi Bakanlar Kurulunca kabul edilerek yürürlüğe konulan Çevre ve Orman Bakanımızın da imzası bulunan ve Bakanlar Kurulunca yürütülen Deniz Turizm Yönetmeliğinin 24.ncü maddesine aykırıdır. Marinalardan alınmış olan taahhütnamelerde bu aykırılığı hukuken ortadan kaldırmaz.
Ülkemizde 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu hükümleri gereğince yat Limanları turizm tesisleri olup bu tesislerin denetimi Kültür ve Turizm Bakanlığına aittir.
Bu nedenlerle, yat limanına gelen Deniz Turizmi Aracı niteliğini taşımayan bir geminin pis sularını almayan yat limanına cezai uygulamayı kim ve nasıl yapacaktır.
Soru 12) 20 metre boyunda A yatında iki kişi, 20 metre boyunda B yatında 12 kişi var. Bu iki yatın atıklarının verilmesinde mavi kart uygulaması için ölçüt ne olacaktır. Değerlendirme ve cezai uygulama kriteri ne olacaktır.
Soru 13) “Biz yatımızı 10 gündür kullanmıyorduk, acil bir iş için İstanbul’a gitmiştik bu nedenle pis su tankımızı 10 gündür boşaltmadık.” Diyen bir yatçıya cezai uygulamayı nasıl yapacaksınız. Ya da ben pis su tankımı karasularımız dışında açık denize boşaltıyorum diyen yatçıya ne diyeceksiniz, ne yapacaksınız...
Soru 14) Yunanistan ve Hırvatistan dahil Akdeniz çanağında hangi ülke de mavi kart veya benzeri bir uygulama var...
Soru 15) Marpol sözleşmesi diyorsunuz, gemiler için tamam peki yatlar Marpolun hangi maddelerine ve hükümlerine tabi.
Ülkemizin de taraf olduğu; Akdeniz için Bölgesel Deniz Kirliliği Acil Müdahale Merkezinin (REMPEC) yatların pis suları konusunda ki kararları nelerdir.
Soru 16) Söz konusu mavi kartlar hangi kurum tarafından satılacak ve geliri hangi kurum hesaplarına kaydedilecektir.
Sonuç: Bu soruların cevaplarını hepimiz biliyoruz.
Yatlar yatçılık ülkemizde günah keçisi ilan edilmeye çalışılmaktadır.
Roma hukukundan günümüze hangi sistemde yönetilirse yönetilsin tüm dünya ülkelerinde, kanunsuz suç ve ceza olmadığı gibi bir takım varsayım hesapları üzerine bir fiil suç sayılamaz ve cezalandırılamaz.
Senin silahın var demekki sen insan öldürdün diyemezsiniz. karine ile suç ispat edilemez....
Ceza uygulayacak otorite suçu açık ve kesin biçimde ispatlamak zorundadır.
Cevaplar ne olursa olsun denizlerimizi karadan da denizden de kirletenlere karşıda korumak zorundayız.
Karada biyolojik arıtma ne kadar yeterli ve ne kadar da yetersiz olsa, ideal bir çözüm olmasa da çok öneli bir tedbirdir ve doğrudur.
Yatlar için bu gün ideal olmasa da yat arıtma sistemleri bir geçiş dönemi için yeterli bir tedbirdir.
Uygulaması ve denetimi kolaydır. Arıtma tesisi olmayan yat denize elverişlilik belgesi alamaz... Denize elverişlilik belgesi deniz hukukunda uluslar arası bir kuraldır. Bu belgeye sahip olmayan deniz aracı deniz aracı denize çıkamaz.
Yat arıtma sistemi uygulaması bir takım teşvik tedbirleri ilede desteklendiğinde, (kdv indirimi, ithalat izinleri v.s.) sektörde talep yaratılacak, rekabet kısa sürede daha iyi maksada daha uygun yat arıtma sistemleri yapacaktır.
Soruların cevaplarına göre yazı serisi devam edecek
Bu Makale 31.01.2011 - 11:44:22 tarihinde eklendi.
