İşinize Kaplumbağa Gibi Homurdanarak değil, Tavşan Gibi Koşarak Gidin
Yıllardır sektörde birçok konuda asla pes etmediğimi çevremdeki yakın dostlarım çok iyi bilirler, pes etmek yerine tersine üstüne giderim sorunların...
İstiyorum ki tüm yönetici arkadaşlarımız da benim gibi aynı düşünceye sahip olsun, sorunlar ile savaşsınlar, sorunların üstüne gitsinler.
Sektördeki bazı arkadaşlarımızı kaplumbağa gibi homurdanıyor görmek beni inanılmaz üzüyor ve kızdırıyor, sorun çözülmek için vardır, sorunu çözemiyor isen sen zaten bırak bu işi yöneticilik yapma sektörde.
İşine isteksiz giden birisinden ne kadar verim alabilirsiniz ki, otomatik olarak çalışma saatinin yarısını alıp götürüyor bu isteksizlik, işletme sahibine mi zarar verdiğini düşünüyorsun, tabiî ki hayır kendine zarar veriyorsun, olduğun yerde asker gibi sayıyorsun.
Biz yöneticilerin savaşı değil midir, işletme sahiplerine gerçekleri göstermek, doğruları göstermek, otelcilik kriterlerini öğretmek ve uygulatmak.
Sen kabuğuna çekileceksin, diğeri sektörü terk edecek başka sektöre geçecek, bu bir çözüm olamaz, bu sorunu büyütmek, inanılmaz boyutlara sokmak olur, sonraki katılan yeni yöneticilere dağlar kadar, büyük sorunlar bırakmış olursunuz.
İşinize tavşan gibi koşarak gitseniz beklide bunlar olmayacak, belki bu isteksizliğinizi, küskünlüğünüzü yaşamayacaksınız, farklı olacaksınız, faklı yaklaşacaksınız sorunlara.
Yöneticiliğin, özellikle otel yöneticiliğinin en büyük özelliği farklı olmak, fark yaratmak değil midir, personellere verdiğimiz eğitimlerde, üniversite konferansların da, öğrenci arkadaşlarımıza gelecekleri için söylediğimiz ve öğrettiğimiz bu değil mi, farklı olmak, fark yaratmak.
Sektörü 20 yıl geriden takip eden, üst düzey, duayen yöneticilere, sektörden anlamayan işletme sahiplerine, sektörün güncel gelişmelerini, yenilikleri, otelcilikte olmassa olmazı kurumsallaşmayı, sağlıklı büyümeyi öğretirseniz en büyük farkı yaratmış olursunuz.
Ben sektöre kırgınım, küskünüm, sektör hak ettiğimi bana vermiyor, sektörü terk edeceğim diyen yönetici arkadaşlar, bu kırgınlık ve küskünlük kendinize mi yoksa sektöre mi, diye sormak gerek.
İşletme sahipleri önünde ceket düğmelemek yerine, dik durarak kendimizden emin, yöneticiliği öğrendiğimiz ve bildiğimiz doğrultularda yapacağız inancı ile yöneticilik stratejisi çizmiş olsa idik, bu küskünlük ve kırgınlık olmazdı beklide.
Yıllar önce Müsiad’ın konferanslarından birine katıldığımda, değerli bir prof. hocam aynen şöyle demişti, arkadaşlar işinize giderken, kaplumbağa gibi homurdanmayın, tavşan gibi koşarak gidin.
Kaplumbağa gibi homurdanarak işinize giderseniz, işinize karşı isteksizlik oluşur, kırgınlık oluşur, küskünlük oluşur, kısaca gününüzü öldürürsünüz, buna, nasıl güne başlarsanız öyle devam edersiniz şeklinde bakın.
Eğer işinize tavşan gibi koşarsanız, işinizi daha çok seversiniz, problemsiz işler yaparsınız, daha çok istek doğar içinizde işinize karşı, etrafa vereceğiniz elektrik personel çalışmalarına da motivasyon olarak yansır.
Sevgili hocamdan yıllar önce duyduğum bu kelimeler kulaklarımdan hiç gitmedim, bu kelimeleri resmen beynime kazıdım ve işime o günden beri hep tavşan gibi koşarak gittim.
Sevgili arkadaşlar, sizde işinize kaplumbağa gibi homurdanarak değil de, tavşan gibi koşarak gitmeyi deneyin, bakın hayatınızda neler değişecek, kısa sürede fark edeceksiniz.
Recep Arısoy -Turizm Yazarı & Profeyonel Otel Yöneticisi
Bu Makale 23.10.2010 - 09:14:34 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Recep Bey,
Kesinlikle size katılıyorum. Hotelcilik ve türizm sektorunde en önemli şeylerden bir taneside Doğru yerde, Doğru insanın olmasıdır. Yöneticilerın asil diğer sorunu ise idareci olmak yerine idare edilen konumuna düşmelerindenir. Başarinin sirri çözüm odakli olmak ve paylaşmaktan geçer. Unutmamak gerekir sevgi paylaştıkça çoğalır.
-
Recep bey katılıyorum size ama iş verene zarar veremez diyosunuz ya orda biraz farklı düşünüyorum çünkü; kendisine hayrı olmayan yöneticeler işletmeyi ileri götüreceğine geriye çekebiliyolar yinede en büyük zararı kendine verir bu kaçinilmazdir yinede işverenlerin gözünde hiçbir değeri kamiyor piyasada işletmecilerede zarar verebiliyor dilerimki bu yazınızdan kendilerine bir pay çıkarırlar çok teşekkür ediyorum size...
-
bende meslek hayatım boyunca işime saygılı olmuşumdur fakat son 6 aydır yeni çalıştıgım işletmede maaş pıroblemim hiç bitmiyor zorla maaş alıyorum hep geç ödeniyor hatta 2 aylıgımıda alamıyorum ve buna nazaran yinede işimi aksatmamaya çalışıyorum fakat olmuyor bizimde sorumluluk larımız var iş veren bize bu şekilde davranırken nasıl tavşan gibi işe gide bilirizki kaplumboga gibi bile geldigimize şükür etmeleri lazım kafamız rahat deyilki
-
hayatım boyunca işime mutlaka erken kalkarak en az 1 saat önceden gitmişimdir ,ayrıca niye kalktıgımı niye işime gittiğimi ne elde ettiğimi ve kazancımın ne oldugunun bilinci içerisinde hareket ettiğimi 32 yıllık iş deneyimimin bana ögrettiği kazançlardır. onun için sevgili Recep bey; in yazdıklarına katılıyor herkesi katkı koymaya davet ediyorum .
sevgiyle kalın mutlu kalın
