Mehmet Culha: İstanbul otelleri bu yılı zarar etmeden kapatır

Mehmet Culha: İstanbul otelleri bu yılı zarar etmeden kapatır
Dati Holding iştiraki Ataköy Otelcilik A.Ş ve Sheraton İstanbul Ataköy Hotel Genel Müdürü Mehmet Culha, İstanbul turizmine ve Sheraton Ataköy'ün 2017 hedeflerine dair sorularımızı yanıtladı.



Leyla Durmaz – TurizmGüncel

Dati Holding’in otelcilik alanındaki iştiraki Ataköy Otelcilik A.Ş.’nin genel müdürü Mehmet Culha, 2010 yılından bu yana şirketin bölgedeki ilk otel yatırımı olan Sheraton İstanbul Ataköy’ün genel müdürlüğünü de yürütüyor.

Dati Holding, yaklaşık bir yıldır çalışmaları süren ‘İstanbul Turizm Merkezi’ kapsamında, geçtiğimiz günlerde JW Marriott markasını 200 milyon dolarlık yatırımla İstanbul’a getirdiğini duyurmuştu. İstanbul Turizm Merkezi bünyesinde bir de butik otel yer alacak.

‘’İSTANBUL’A BİR BÜTÜN OLARAK BAKMAK LAZIM’’

İstanbul’a bölge bölge değil, bir bütün olarak bakmak gerektiğini söyleyen Culha, ‘’Gelen insan bu şehre geliyor, dolayısıyla şehrin bir bütün olarak tanıtılması lazım. Bu şehre insan geldiği zaman şehrimizin her tarafı dolar.’’ ifadelerini kullandı.

‘’İNSANLAR CADDELERDE, PARKLARDA YATAR’’

2016’da dünyada 1 milyar 235 milyon kişinin seyahat ettiğini belirten Culha, Türkiye’nin bunun sadece 25 milyonunu, İstanbul’un ise 9 milyonunu aldığını kaydetti. ‘’Pastadaki payımız çok küçük’’ diyen Culha, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

‘’Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı toplam pastanın yalnızca yüzde 2’si. Bunun yüzde 5 oranına, turist sayısının 55-60 milyona çıktığını hayal edin. İstanbul’daki herhangi bir otelin doluluk sorunu olur mu? İnsanlar caddelerde, parklarda yatmaya başlar. Bu yüzden enerjimizi Türkiye’yi ve turizmimizi nasıl pazarlayacağımıza harcamamız lazım.

‘’BİZİM YAPTIĞIMIZ TANITIMLA YETKİLİ BİR KURUMUN YAPTIĞI TANITIM AYNI ŞEY DEĞİL’’

Bu işin tek bir elden, merkezi ve daha koordinasyonlu bir şekilde yapılması gerekiyor. Herkes elinden geldiğince bir şeyler yapabilir. Biz de ulaşabildiğimiz her yere ulaşıp, otelimizi, lokasyonumuzu ve şehrimizi anlatıyoruz. Ancak bizim anlatmamızla bu konuda yetkili bir kurumun anlatması aynı şey değil. Şu anda herkesin iyi niyetle bunun için çalıştığına inanıyorum. Çünkü herkes bu şehre ve ülkemize turist gelsin istiyor. Çalışmalarımızı bahsettiğim şekilde odaklarsak başarılı olabileceğimize inanıyorum. Şimdi bekleme zamanı değil, aksiyon zamanı.’’

‘’DÜZELME İŞARETLERİ VAR, HARCAMAYI ARTTIRMALIYIZ’’

Ülke turizminin yaşadığı sıkıntıların biraz da algıyla ilgili olduğunu ifade eden Culha, çok basit sorunlar ortadan kalktığında ve algı değiştiğinde bir çok şeyin de değişeceğini söyledi. İstanbul turizminde düzelme işaretlerinin olduğunu kaydeden Culha, değerlendirmelerine şu sözlerle devam etti:

‘’Örneğin doluluk anlamında bu sene toparlanma işaretleri var. İstanbul olarak geçtiğimiz yılın doluluklarını muhafaza ediyoruz. Ancak fiyatlar maalesef düşüyor. Kongre ve kruvaziyer turizminde çok büyük kayıplarımız oldu. Kongre turizminde önümüzdeki yıl da kayıp gözüküyor. Bir kongre turizmi katılımcısı demek, 4 tane normal turist demek. Kişi başı harcamayı arttırmak için bu alana odaklanmamız gerekiyor. Şu anda 600-700 dolar aralığına sıkışmış durumdayız. Bu şehir de ülke de onu hak ediyor. Biz durumun düzeleceğine inandığımız için yatırımlarımızı sürdürüyoruz.’’

‘’YATAK ARZI FAZLA GÖZÜKÜYOR OLABİLİR AMA...’’

İstanbul’daki yatak arzının devamlı artması sektör tarafından yoğun şekilde eleştiriliyor. Bu eleştirinin kaynağında sektörün mevcut durumunun olduğunu belirten Culha, şu değerlendirmeyi yaptı:

‘’Şu anda yatak arzı ve oda sayısı fazla gözüküyor olabilir. Az önce de dediğim gibi, İstanbul’un ve ülkemizin normal şartlarına döndüğü ve potansiyelimize ulaştığımız bir tabloda bunların yetmediğini göreceğiz. Yatırımlar geleceğe yöneliktir. Özellikle büyük markaların ülkemize gelmesi çok önemli. Örneğin geçtiğimiz günlerde duyurduğumuz JW Marriott anlaşması gibi anlaşmalar, ülkemize büyük bir artı değer katacaktır.’’

‘’FİYAT VE DOLULUKTA ORTALAMANIN ÜSTÜNDEYİZ’’

Sheraton Ataköy İstanbul Hotel’in yıla nasıl başladığını sorduğumuz Culha, sorumuzu şu şekilde yanıtladı:

‘’Sheraton Ataköy olarak doluluk ve fiyat anlamında İstanbul ortalamasının biraz üzerindeyiz. Yılın ilk 4 ayında doluluğumuz yüzde 60 seviyesinde. Konjonktürel olarak baktığımızda bunu iyi bir doluluk olarak değerlendirebiliriz. Otelimiz kendi giderlerini karşılayabilecek durumda. Otelimizin konumu ve Starwood ve Marriott’un rezervasyon ağının içerisinde olmamız dolayısıyla biraz daha avantajlıyız. Fiyat anlamında da doluluk anlamında da bu yılın böyle gideceğini düşünüyoruz. Otelciler için şu anda yılı zararsız bitirmek bir başarı olarak değerlendiriliyor. Biz bu yılı zararsız bitireceğiz, çok yüksek olmasa da bir miktar kara da geçebiliriz. Geleceğe inanmak ve güvenmek durumundayız. Bu ülkede yaşıyoruz, çocuklarımız bu ülkede büyüyecek, gidecek başka bir yerimiz yok. O yüzden içinde bulunduğumuz durumdan çıkmak için elimizden geleni yapmak zorundayız.’’

‘’KONGRE VE ETKİNLİKLERDE DIŞ KATILIMCI SAYISI MUTLAKA ARTMALI’’

Krizin geçici olduğunu düşünen Culha’ya sektörün ne zaman ayağa kalkabileceğini sorduk. Culha, şunları anlattı:

‘’Umutsuz olmaya gerek yok. Resort turizmi şu anda Rusya kaynaklı bir toparlanma yaşıyor. Sektörün en büyük iki pazarı Almanya ve Rusya. Rusya ile ilişkiler iyi gidiyor, Almanya ilişkileri nispeten daha kötü durumda. Ama ben tüm olumsuzlukların düzeleceğini düşünüyorum. Almanya ve Rusya pazarı iyi olduğu zaman, güney bölgelerindeki otellerimiz sıkıntı yaşamaz.

İstanbul ise biraz daha farklı. Kongre turizminin İstanbul’a dönmesi çok önemli. Fuar ve organizasyonların ve uluslararası etkinliklerin çoğalması ve bunlara uluslararası katılımın yükselmesi gerekiyor. Örneğin bu hafta İDEF Fuarı dolayısıyla otellerimiz dolu, fiyatlarımız çok iyi. Böyle uluslararası fuarlar ve katılımcılar otelleri çok iyi etkiliyor. Şu anda fuarlar, etkinlikler yapılıyor ama dış katılımcı azaldı. İç katılımcılar daha ekonomik otelleri tercih ediyor, bizim segmentimizdeki otelleri çok fazla tercih etmiyor.’’

‘’İŞ SEYAHATLERİNİN SAYISI VE GECELEMELER DÜŞTÜ’’

İstanbul turizminin yaşadığı profil değişimini ve otellerinin müşteri portföyüne dair de açıklamalarda bulunan Culha, şunları söyledi:

‘’İstanbul Avrupa’da önemli kayıp yaşadı. Bu açığı Körfez ülkeleriyle tamamlamaya çalışıyoruz. Ancak bu ülkelerdeki nüfus ve seyahat eden insan sayısı az olduğundan açığı nispeten kapatabiliyoruz. Almanya, İngiltere, Fransa İtalya ile Avusturya ve Hollanda’dan İstanbul’a hem leisure seyahati hem de iş seyahati için çok sayıda insan gelirdi. Bu pazarlardan hala iş için seyahat ediliyor. Ancak yılda 5 kere gelen bir kişi artık yılda 1 kere geliyor. Seyahatçilerin kalış süreleri de kısalmış ve seyahatler tamamen iş odaklı hale gelmiş durumda. Bu da doğal olarak doluluk ve gelirlerimizi negatif etkiliyor, esas problem de bu.

’KÖRFEZ ÜLKELERİNİN NÜFÜSU DÜŞÜK, TÜM KATAR İSTANBUL’A GELSE NE OLUR?’’

Ziyaretçilerin profil değişiminin İstanbul’a kalıcı bir zarar vereceğini düşünmüyorum. Belki de algı sebebiyle bu ülkelerden gelen kişi sayısı çok yüksek görünüyor olabilir, ancak sayılara baktığınız zaman öyle olmadığını görürsünüz. Katar dediğimiz ülkenin 800 bin nüfusu var, hepsi gelse ne olur? Buradan bir ayda gelen kişi sayısı ortalama 20 bin civarındadır. Bu ziyaretçilerin harcamaları oldukça iyi. Hem dışarıda, hem de otel içerisinde harcamaları yüksek.’’

‘’GEÇEN SENE YAPMAMIZ GEREKEN TÜM BÜTÇE KESİNTİLERİNİ YAPTIK’’

Otellerindeki istihdamın durumunu da sorduğumuz Culha, İstanbul’un genel durumunun kendilerine de yansıdığını söyledi. ‘’Doluluklar yüzde 20 düşmüşse ona göre iş gücü planlaması yapmak durumunda kalıyoruz’’ diyen Culha, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

‘’Bu sene böyle bir sorun yaşamadık çünkü geçen sene yapmamız gerek bütçe kesintilerinin hepsini yaptık ve personelde de bir miktar azalma oldu. Yine de İstanbul geneline baktığımızda istihdam kesintisini en az yapan otellerden biriyiz diyebilirim. Şu anda 210 çalışanımız var. Sektörde kalifiye eleman ihtiyacı hep var ve şirketimiz bünyesinde çok sayıda kalifiye eleman bulunuyor. Otel yatırımlarını sürdüren bir şirket olarak personelimizi bünyemizde tutmak ve gelecek için bunu sürekli kılmak durumundayız.’’

‘’İSTANBUL OTELLERİ BU YILI ZARARSIZ KAPATIR’’

Son olarak 2017’yi nasıl bitirmeyi hedeflediklerini sorduğumuz Culha, sözlerini şu şekilde noktaladı:

‘’Bu yılın bütçesinde doluluk hedefimizi yüzde 70 olarak belirledik. Şu anda doluluklarımız yüzde 60 seviyesinde. Eğer bu yılı hedefimize yakın bir seviyede kapatırsak başarılı olacağız. Ramazan’ın haziran ayına denk gelmesinin olumsuz bir etkisi olacaktır, o dönemi de iftarlarla hareketlendireceğiz. Temmuz ve ağustos aylarının daha olumlu geçeceğini düşünüyoruz. Eylül ayından itibaren fuarlar da hareketlenecek. Herhangi bir olumsuzluk yaşamazsak yüzde 65-70 hedefine ulaşacağımızı düşünüyoruz. Zarar etmeyeceğimiz kesin, bir miktar da kara geçebiliriz. Şehrin gidişatı ve genel konjonktür İstanbul’daki otellerin bu yılı zararsız kapatacağını gösteriyor.’’



Bu Haber 14.05.2017 - 18:18:13 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
  • kovuldu

    ahmet ceylan 24.03.2024 - 03:54

    kovuldu

  • Levent Durmuş 26.05.2017 - 11:44

    Mehmet bey, her zaman her ortamda konuştuğunuz dile getirdiğiniz ortak düşünce hep aynı, Ortada Siyasi ve Ekonomik durumlarda var. Fakat Türkiye’nin dışarıdaki imajı maalesef oldukça kötü. Özellikle Avrupa’daki neredeyse tüm yazılı ve görsel medya sürekli olarak Türkiye’yi kötüleyen yazılar ve görüntüler yayınlıyor. Türkiye’yi Terör ve Savaşın ortasında bir Ortadoğu ülkesi olarak göstermeye çalışıyorlar. “Can ve Mal Güvenliği Tehlikede” deniliyor. Her şeyden önce bunu kırmak ve ortadan kaldırmak gerekiyor, bunun içinde ülkemizin güvenli bir ülke olduğunu gösteren yeni bir tanıtım projesi daha hazırlanmakta ve kısa bir zaman sonra açıklanacaktır. Bu nedenle Turist, güven duymadığı, can ve mal güveninin olmadığı bir ülkeye gelmez, tatil yapmaz deniliyor, Batılılar buna çok önem veriyor. Türkiye’nin imajını kötüleyen yazı ve görüntülerden de çok etkilendikleri için araştırmalarda “Türkiye’yi tercih etmemelerinin nedeni can ve mal güvenliğinin tehlikede oluşu” görüşünü öne sürüyorlar, ve bundan da komşularımız ve diğer rakip ülkeler faydalanıyorlar. Bunu aşmak için ise bazı önlemler alınmaya başlandı bunların başında İstanbul Emniyeti, turist sezonunun açılmasıyla birlikte "Milyon Taşı Huzur İstanbul" adıyla yeni bir ekiple birlikte bu projeyi hayata geçirdi.

  • Atilla Ozan 24.05.2017 - 11:54

    Sektörün içinde bulunduğu durumu genel hatlarıyla çok güzel özetleyen, geleceğe dönük umut veren bir röportaj olmuş. Geleceğe dönük umudumuzu koruyabilmek adına ülkenin içinde bulunduğu reel politik durumun da bir an önce öngörülebilir hale gelmesi gerektiğini de ayrıca söyleyebiliriz. Zira turizm politik faktörlerden etkilenen bir sektördür. Turizm hareketine katılan insanlar için hem kendi bulundukları ülkelerin hem de seyahat etmeyi planladıkları ülkelerin politik durumu önem taşımaktadır. Turistler kendi ülkeleri ile problem yaşayan ülkelere seyahat etmeyi tercih etmemektedirler. 2015 yılında Rusya örneğinde yaşadığımız gibi bazı durumlarda ülkeler birbirlerine seyahat yasağı getirebilmektedirler. Ayrıca ülkenin imajı da turizmi olumlu veya olumsuz etkilemektedir. Güvenli bir ülke imajı turizme katılan insanlar için son derece önemlidir. Hiç bir turist kendisinin ve ailesinin güvenliği konusunda endişe yaşayacağı bir ülkeye zorunlu olmadıkça seyahat etmeyi tercih etmeyecektir. Ülkemizin ve İstanbul"un güvenli tatil lokasyonu imajına ivedilikle yeniden kavuşması elzemdir. Olumsuz geçirdiğimiz son iki seneye rağmen geleceğe dönük umudumuzu koruyacağız, enseyi karatmayacağız ve güzel günler göreceğiz.

  • Zeytin Tareş 23.05.2017 - 02:29

    Mehmet bey, süpersiniz, harikasınız, çok iyisiniz, çok dürüstsünüz, çok mertsiniz, çok sözünün eri birisiniz.

  • Nagehan Kurnaz Usta 22.05.2017 - 12:31

    Mehmet Bey , Röportajınız Sektörün durumunu ve alınması gereken aksiyonları açık ve net olarak belirtir şekilde olmuş . Sizin de belirttiğiniz gibi gerekli önlemler alınıp devlet destekli tanıtımlarla şehrimizin tekrar eski haline dönmesi çok uzak gözükmemektedir. Saygılarımla

  • Pınar Şahin 22.05.2017 - 12:04

    Mehmet Bey, Sektörün şuan ki durumunu yine çok güzel bir şekilde özetlemişsiniz ve umut dolu bir yazı olmuş , İçinde bulunulan süreçte sizin de belirtiğiniz gibi İstanbul"un yine eski haline dönebilmesi için kongre turizmine önem verilmesi ve bunun için önlem alınması gerekiyor. 2010"lu yıllarda kongre turizmi ülkeleri arasında 8.sırada iken , şuan ilk 20"nin içinde bile olunmaması gerçekten çok üzücü. Sizin gibi öngörülü yöneticilerin düşünceleri dikkate alınarak yetkili kurumların yapacağı tanıtımlarla (ve siyasi krizler son bulduğu zaman ) güzel ülkemizin ve İstanbul"umuzun, başta Avrupa olmak üzere dünya kamuoyunda yükselen bir yıldız olarak yer alması hayal değil . Saygılarımla

  • Tuğba YAVUZ 21.05.2017 - 12:11

    Sevgili Genel Müdürüm Mehmet Bey, Herzaman ki gibi öngörülü ve aydınlatıcı görüşleriniz için teşekkür ederiz. Şu sıkıntılı dönemlerde bizlere umut verici olmuştur. Umarım ki en kısa zamanda İstanbul turizmi hak ettiği değeri ve yeri bulur.Bizlerde bu zor dönemleri sizin gibi sağ duyusu yüksek, bakış açısı her zaman farklı bir yönetici ile çalışarak mümkün olduğunca daha az zararla atlatmaya çalışacağız. Sektörümüzde sizin gibi bakış açısına sahip yöneticiler olduğu müddetçe zorlukların üstesinden geleceğimizi düşünüyorum.Turizmin şu sancılı dönemlerine ışık tutan bu yazınız için tekrar teşekkür ederiz. Saygılarımla

  • Savaş DÜZOVA 18.05.2017 - 01:10

    Mehmet Bey röportajınız sektörümüzün içinde bulunduğu durumu gayet net özetliyor. Sorunlarımıza karşı tavsiye ettiğiniz çözüm önerileri tüm sektör çalışanlarının izlemesi gereken yolları gösteriyor. Ülkemiz ve İstanbul Turizm"i için çok daha güzel günler olması dileği ile, saygılar.

  • Emine KORUK 18.05.2017 - 12:30

    Sektörel anlamda bütünsel tanıtım, kongre turizmi ve önemi, ülkemizi ziyaret eden misafirlerin profilleri konularında çok yerinde ve doğru tespitler. Ayrıca Sn. Çulha aksiyon demiş ve ”aksiyon” kelimesi lafta kalmamış. Böyle öncü yatırımlar sadece “ülke açısından umut verici gelişmeler” olarak değil, elzem, örnek teşkil etmesi gereken, değerli gelişmeler ve ciddi başarılardır. Ülke turizmine katkı kuru kalabalıkla sağlanmaz, ancak JW Marriott gibi üst segment yatırımlar ile kaldığı tesisi, çevresini memnun eden profile sahip misafirler ülkeye getirilerek sağlanır. Tebrikler.

  • Cem Yalçın 18.05.2017 - 11:09

    Mehmet Bey,Ülkemizin içinde bulunduğu şu kritik süreçte sektörümüzün görünüşünü içten bir üslubla açıklayıcı,bilgilendirici net bir şekilde değerlendirdiğiniz için çok teşekkür ederim.Son yıllarda sürekli düşüş eğilimi içersinde olan ülke turizm potansiyelimizin de ilerki günlerde artarak yükseliş trendine gireceğini inanıyorum.Saygılarımla

  • Can YAVUZ 17.05.2017 - 04:47

    Mehmet bey; sektörümüzün içinde bulunduğu durumu açık yüreklilikle objektif olarak değerlendirdiğiniz için teşekkür ederim. Ayrıca yılların bilgi birikimi ve deneyimleriniz ışığında kendi otelimizle ilgili çok yerinde ve zamanında almış olduğunuz doğru kararlar neticesinde en az hasarla zor günlerin üstesinden gelinmesini sağladığınız için ayrıca teşekkürlerimi sunarım.

  • İpek Işın Kucur 17.05.2017 - 04:22

    Mehmet Bey, röportajınızda da bahsetmiş olduğunuz gibi umarım ülkemiz en kısa sürede turizm alanında eski gücüne tekrar sahip olur. Bunun da sizin gibi iyi analiz yapabilen, öngörülü, kriz anlarında bile çalışanlarına güvenen ve güven veren, daima pozitif yaklaşımı benimsemiş, liderlik vasfı yüksek yöneticilerle gerçekleşebileceğine inanıyorum. Sektörümüzle ilgili faydalı bilgiler bulabildiğimiz, bizlere ışık tutan bu röportaj için teşekkür ederiz. Saygılarımla,

  • Kazım DİKMEN 17.05.2017 - 04:08

    Mehmet Bey;öncelikle sizin gibi kıymetli bir Genel Müdür ile çalıştığımız için çok şanslıyız.Belirtmiş olduğunuz hususlar biz genç turizmciler açısından önem arz etmekte olup,turizmin içerisinde bulunduğu durumu gayet net özetlemiştir.Turizm sektöründe doğrudan ve dolaylı olarak toplam 3 milyonu aşkın kişinin isthidam edildiği düşünülürse turizm sektörünün ne kadar önemli olduğu anlaşılabilir.Türkiye"de işsiz nüfusun 2.8 milyon kişi olduğunu düşünürsek turizm sektörünün sıkıntıya girmesi durumunda rahatlıkla işsizliğin ikiye katlandığını görebiliriz.2017 ilk çeyrek (ocak-mart dönemi) içerisinde toplam turizm geliri geçen yılın ilk çeyreğine göre yüzde 17.1 azalarak yaklaşık 3.4 milyar dolara gerilemiş.Bu dönem yabancı ziyaretçi sayısı da geçen döneme göre yüzde 5.1 azalarak yaklaşık 4.8 milyon kişi olmuş.Kişi başı harcama 796 dolardan 696 dolara düşmüştür.Saygılarımla.

  • Celal Çınar 17.05.2017 - 01:48

    Mehmet Bey, makro veriler üzerinden gerçekci bir yaklaşımla durumumuzu özetlemiş teşekkür ederiz. Sizin gibi liderlerle aynı sektörde olmak güven verici bir unsur bizim için. Gelecek için yaptığınız öngörülerinize sahip çıkıyoruz, vizyon belirliyoruz. Gelecek yıllarda ülkemizin turizmde tarihi rekorlara imza atacağına inanıyorum. Geçmişte aynı düşüşü yaşamış ülkelerin verilerine baktığımızda da, veriler sizinle aynı fikirde olduğunu söylüyor. Bencede her inişin bir çıkışı vardır ve yükseliş trendine geçiyoruz. Saygılarımla,

  • ÖZGÜR ÜNAL 15.05.2017 - 09:37

    Ülke turizmin şu andaki durumunu özetleyen güzel bir röportaj olmuş.Umarım kısa zamanda olumlu gelişmeler olur ve turizme yansır.Saygılarımla

  • TUBA DUVAN 15.05.2017 - 06:47

    Mehmet Bey, roportajinizi cok begendim. Turkiyenin turizm gerceklerine yine en dogru ve en objektif bicimde deginmisiniz, ularim bahsetmis oldugunuz hususlar ile ilgili gerekli onlemler alinir ve bizler de pastadan hakettigimiz payi alabildigimiz gunleri gorebiliriz. Bukadar harika bir ulkenin turizmden almasi gereken ve aldigi payi dusununce insan gercekten cok uzuluyor. Sektorde sizin gibi ongoruslu, ileriyi goren harika yoneticilerin olmasi sektor icin umut verici. Umarim bir gun yine birlikte calisma sansi elde edebiliriz cok kiymetli genel mudurum. sevgi ve saygilarimla,

  • Burçin Tuğral 15.05.2017 - 02:52

    Mehmet Bey röportajınızda hem dünya hemde ülkemizin turizm alanında birçok konuya değinilmiş. Ülkemizin içinde bulunduğu zor şartlar altında geleceğe ümitle bakabilen ve yön verecek güçlü analizler yapabilen yöneticimizin olması biz mesleğini seven ve ülkemiz için en iyisini isteyen meslektaşlarımız için umut vericidir. Yararlı bilgileri bulabildiğimiz dolu dolu bir röportaj olmuş... Saygılarımla,

  • Kerem Yücesan 15.05.2017 - 12:30

    "Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı toplam pastanın yalnızca yüzde 2’si. Bunun yüzde 5 oranına, turist sayısının 55-60 milyona çıktığını hayal edin. İstanbul’daki herhangi bir otelin doluluk sorunu olur mu? İnsanlar caddelerde, parklarda yatmaya başlar. Bu yüzden enerjimizi Türkiye’yi ve turizmimizi nasıl pazarlayacağımıza harcamamız lazım."

  • Ayhan Taş 15.05.2017 - 11:57

    Mehmet Bey, yapmış olduğu analiz ve öngörüleri ile hem otel yöneticilerine hem de yatırımcılara ışık tutmuştur. Uzun yıllardan beri içinde bulunduğu sektörün son dönemlerde yaşamış olduğu krizi ve öngördüğü tavsiyeleri objektif bir bakış açısıyla anlatmış.Kendisine teşekkür ve saygılarımı sunarım.

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.