Üye listesini kurumsal sayfalarında görebilmeyi arzu ederiz.
ISTTA Başkanı Halik Korkmaz ile yönetim kurulu üyeleri Yalçın Aydın ve Erol Turanlı, İstanbul'da sektör gazetecileri ile bir araya geldi. ISTTA'nın çalışmaları ve hedefleri ile ilgili değerlendirme yapan ISTTA yöneticileri, TÜROB-TÜROFED geriliminin bir parçası olmadıklarını söyledi.
TurizmGüncel
İstanbul Turizm Derneği Üyeleri, Swissotel'de turizm gazetecileri ile bir araya geldi. ISTTA'nın tanıtım ve pazarlama konusunda geleneksel metodların dışına çıkmak istediğini belirten ISTTA Başkanı Halil Korkmaz, ''Sürekli klasik acente gezileri yapılıyor. Bu acentelerin büyük bir kısmı zaten daha önce 5 kez Türkiye'ye gelmiş. Bunun dışına çıkmak, örneğin, 10 kişilik seçkin gazeteci heyetlerini ağırlamak gerekiyor. Onları Türkiye'deki meslektaşlarıyla buluşturup tanıtım yapmak gerekiyor. Eskiden gazete reklamları ve bilboardlarla yaptığımız tanıtımı, çağdaş dünyanın gereklerine göre yapmamız gerekiyor.'' dedi.
FARKLI TARZDA TANITIM YAPMAK İSTİYORUZ
''Almanya ile yaşanan siyasi gerilim sürecinde 'Türkiye'ye gitmeyin çağrıları yapılırken, Biz Almanya eski başbakanı Schröder'in Bodrum'da yaşadığını Almanlara anlatamadık.'' diyen Korkmaz, ''Biz artık eski klasik yöntemlerle değil, farklı tarzda tanıtım yapmak istiyoruz. İstanbul özelinde tanıtım yapılması amacıyla yola çıktık. Geçmişte 6 yıl kadar Türkiye'nin tanıtımıyla ilgilendim. Sadece fuarlara katılarak, reklamlar yaparak şehirleri tanıtamayız. Tanıtımda 4.0'ı ve kişisel iletişimi kullanacağız. Geçtiğimiz yıl EMİTT'e gelen 1.200 misafiri ISTTA olarak ağırladık. Onlar için ayrıca bir gala yemeği organize ettik ve Çanakkale'den gelen meslektaşlarımız da sunduğumuz imkanlarla Çanakkale'yi tanıttılar'' ifadelerini kullandı.
AVRUPALI TURİST İSTANBUL'A HEM RENK HEM DE DEĞER KATACAK
Rusya'da düzenlenen Türkiye Festivali'ne lojistik sponsoru olduklarını belirten Korkmaz. ''Bir dernek veya kurum bizimle iş birliğine girmek istediğinde, biz direkt çaba içine giriyoruz. Geçtiğimiz günlerde yapılan İstanbul Workshop'unun tüm konaklamasını ISTTA olarak biz karşıladık. Bu misafirler için gala ve akşam yemeği organize ettik. Hindistan'da ve Türkiye'de yapılacak B2B çalışması var, onları destekleyeceğiz. Ayrıca Rusya ile ilgili de bir çalışmamız var. İstanbul'da, Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin mutfaklarının tanıtılacağı bir etkinlik yapacağız. Kasım ayındaki fuar sırasında İngiltere'ye yine B2B şeklinde çıkarma yapmak istiyoruz. İstanbul bir medeniyetler merkezi konumunda ve böyle bir çalışmaya ihtiyacı var. Avrupalı turistin İstanbul'a hem renk katacağını hem de para kazandıracağını düşünüyoruz. '' şeklinde konuştu.
Halil Korkmaz, konuşmasının devamında şu noktaların altını çizdi:
''Atatürk Havalimanı, eğlence, sanatsal etkinlik ve kongre vadisi olabilir diye düşünüyoruz. Orada çok geniş bir alan var. O alan, özel uçakların da inişine izin verecek şekilde korunabilir.
HAVALİMANININ TAŞINMASINI DEZAVANTAJ OLARAK GÖRMÜYORUZ
Havalimanı bölgesindeki oteller arasında bizim üyelerimizin otelleri de var. Havalimanının taşınmasını bir dezavantaj olarak görmüyoruz. Yeni havalimanı çok güzel bir gelişim. Yeni havalimanındaki kapasiteyi sağlayabilmek için ise gerekli çalışmaları yapmak durumundasınız. Atatürk Havalimanı'nda kalan o büyük alanı ise turizm merkezli olarak değerlendirmek gerekiyor. Bu şekilde değerlendirildiği taktirde, o bölgedeki oteller için havalimanının taşınması dezavantaj değil avantaj olur. Burnunuzun dibinde bir kongre vadisi oluşacak ve siz oraya en yakın otellersiniz.
Turizm sektörünün en kapsayıcı örgütü TÜRSAB'da bir değişim gerçekleşti. Kendi içlerinde çalışmalar yaptıklarını biliyoruz. Biz de ISTTA olarak mevcut turizm örgütleri ile iş birliği yapıyoruz ve iletişim halindeyiz. Sadece kendimiz çalışma yapmıyor, çalışma yapan diğer turizm STK'larını da destekliyoruz. Şu anda Tükiye turizm yönetiminin en güçlü olduğu dönemdeyiz. Türkiye'deki sektörün her alanına hakim bir bakan var. Biz bakanı ziyaret etmedik çünkü kendisi zaten sektörün tüm sorunlarına hakim. Biz de zamanını alıp verimliliğini düşürmek istemedik.
NEDEN TÜROFED'E ÜYE OLDULAR?
Halil Korkmaz, ISTTA'nın neden Türkiye Otelciler Federasyonu'na üye olduğu ve TÜROB'u karşısına aldığı şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi:
''ISTTA olarak daha önce kurulmuş STK'ların altında veya onlara alternatif olarak kurulmadık. Tek amacımız istanbul turizminin gelişimine, tanıtımına ve pazarlanmasına katkıda bulunmak. Bunu yaparken sektörün tüm paydaşları ile bir arada olmak istiyoruz. Bizim restoran, AVM, sağlık alanında hizmet veren klinikler, seyahat acentesi üyelerimiz var. Şu anda 80'in üzerinde üyemiz var.
İstanbul turizmi için çalışan her kişi, kurum ve kuruluş bizim doğal üyemiz. Herhangi bir kamu kurum ve kuruluşundan bir kuruş destek almadan çalışan bir derneğiz.
TÜROB-TÜROFED ÇATIŞMASINA NEDEN ÇEKİLMEK İSTEDİĞİMİZİ BİLMİYORUZ
TÜROB-TÜROFED tatışmasına neden çekilmek istediğimizi anlamış değiliz. Restoran üyelerimiz var ve TÜROFED'in telif kurumları ile yaptığı anlaşmadan faydalansın diye TÜROFED'e üye olduk. Biz de üyelerimize fayda sağlamak amacıyla bu üyeliği gerçekleştirdik. Kendi finansal güçleri veya kamu kurum ve kuruluşları ile yaptıkları çalışmalardan İstanbul adına fayda çıkarmak için de üye olduk.
TARAF DEĞİLİZ
TÜROB ile TÜROFED arasındaki çekişmenin tarafı değiliz. İstanbul gibi bir şehrin hak ettiği yere gelebilmesi için, STK'lar birbiri ile iş birliği içinde çalışmalı. KAPTİD Başkanı'nın sosyal medyada yaptığı açıklamayı tasvip etmiyorum. Dernek olarak bu tip çatışmaların içinde değiliz ve o söylemleri benimsemiyoruz.
Biz TÜROFED'in İstanbul temsilcisi değiliz. TÜROFED ile iş birliği yapan bir derneğiz.
BAYINDIR'LA KONUŞTUM
Timur beyi yemek organizasyonumuz için aradım. TÜRSAB, TÜROFED, TYD Başkanlarını aradım. Hepsinden dönüş aldım ama, numaram kendisinde kayıtlı olmadığı için, ondan dönüş alamadım. Önümüzdeki hafta kendisi ile buluşup sohbet edeceğiz. İstanbul ile ilgili elini taşın altına koyan her birey bizim için önemli.
YALÇIN AYDIN: İSTANBUL KENDİ DEĞERİNİ TAM OLARAK KAZANMIŞ BİR ŞEHİR DEĞİL
ISTTA Yönetim Kurulu Üyesi Yalçın Aydın ise toplantıda şunları söyledi:
İstanbul kendi değerini tam olarak kazanamamış bir şehir ve yapılacak çok iş var. Dünyadaki diğer şehirlerle karşılaştırıldığında, çok daha geride olduğunu görüyorsunuz. Şu anda Londra'nın şehir doluluk oranı yüzde 91 ve 5 yıldızlı otellerde fiyatlar 800-900 pound civarında. Bizim bu seviyeye ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Ancak politik nedenlerden dolayı maalesef o noktaya ulaşamıyoruz.
İstanbul'da temmuz doluluğu yüzde 79.7 oldu. Geçen yılın aynı ayında bu alan yüzde 69, bir önceki yıl ise yüzde 39 idi. İki yılda doluluklar neredeyse ikiye katlanmış durumda. Otalama oda fiyatında 90 euroya ulaştık. 2017'de bu fiyat 80 euro idi. Oda başına gelir ise 72 euroya ulaştı. Bu yılın ilk 7 ayında doluluklar yüzde 69 olarak gerçekleşti. Bu oran 2017'de yüzde 56, 2016'da ise yüzde 47 idi.
KONGRELERİ KAYBETTİK
Eskinden mart, nisan, mayıs ile ağustos eylül ve ekim İstanbul'da yoğun aylardı. Diğer aylarda yaz çok sakin geçerdi. Şimdi tam tersi oldu. Eskiden Araplar bu akda gelmezdi. İstanbul bütün yaz dolu geçti. Biz şimdi yaz boşluğunu Araplarla doldurduk ama kongreleri kaybettik. Bunları geri almamız lazım. Gelirler ama
Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.
www.turizmguncel.com internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, video ve fotoğrafların her türlü hakkı Turizm Güncel A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez.
Copyright © 2018 - Tüm hakları saklıdır. Turizm Güncel
Tasarım & Yazılım Altyapısı DataNet Bilgi Teknolojileri
