Zafer Cengiz

Turizmde toparlanma hamlesinin tam zamanıdır

Ülke turizminde yaşanan gelişme paralelinde, 1972'de kanımıza girmiş olan meslek sevgisi ile yetişerek tüm süreci başından beri yaşadık. 'Neler yapılabilirdi ve bugün nerelerdeyiz?' sorusuna net cevaplar bulabiliyoruz. Geçmiş dönemlerde yaşanan neden-sonuç ilişkilerini ve bunların ekonomik boyutlarını rahatça ölçerek, ciddi dersler ve geleceğe yönelik öneriler çıkarabiliyoruz.

Açık ve net bir şekilde tekrar vurgulamakta yarar var. Türkiye turizmi gereğince geliştirilememiş ve bugün varılan noktada, ancak erişilebilecek performansın sadece yarısı düzeyine gelinebilmiştir. Bu kapsamda basit bir örnek vermek gerekirse, 1985'lerde kazanılan başlangıç ivmesinin çizgisine 1975 yılında girilebilseydi, bugün 30 milyon yerine 70 milyonluk turist hacimlerine ulaşılabilecekti.

Söz konusu seviyeler ise, yıllardır İspanya ve İtalya'nın rahatça gerçekleştirdiği rakamlardır. Ayrıca, gelinen çizgide ortaya çıkan ekonomik verimsizlik, ülke turizminde heba edilen 100 milyar dolarlar düzeyinde çok ciddi kayıplara yol açmaktadır. Bugünkü dengeler üzerinden, her %10 düzeyindeki verimlilik kaybının önümüzdeki 20 yıl boyunca 75 milyar dolar gibi bir bedel oluşturacağı görülmektedir.

Geciken Tedbirler Acilen Devreye Sokulmalıdır:


Geçmiş yıllarda çeşitli nedenlerle ortaya çıkan olumsuzluklar ve buna bağlı gerçekleşen kayıpların artık geriye kazanılması elbette söz konusu değildir. Fakat son yıllarda açıkça su yüzüne çıkan verimsizlik unsurunun tamir edilerek, turizm mekanizmasının sağlığına kavuşturulması konusunda hiçbir mazeret kabul edilemez. Nitekim, yakın tarihimize basit bir bakış, bu yönde çok bariz aksama ve gecikmelerle ciddi ihmallerin net örneklerini açıkça sergilemektedir.

Çok değil, sadece 7 yıl önce Ocak 2004'te iddialı bir şekilde başlatılmış olan "Turizmde İkinci Hamle" hareketinin, genel seçim ortamına girilmesiyle nasıl saman alevi gibi söndüğünü rahatça anımsamak mümkündür. 2005 başından itibaren net 2 yıl boyunca kapsamlı bir gayretle hazırlanan 2023 Türkiye Turizm Stratejisi'nin de, 2007 başlarında büyük tanıtımlar ve atılımlarla devreye sokulduğu da, arşiv kayıtlarında saklıdır. Peki bu hamle ve stratejilerin bugünkü durumu ve konumu nedir?
Turizmdeki sağlıksız gelişmelerin, gecikmeli olarak üzerine gidilmesi ve "gereğinin yapılarak" piyasa tıkanıklıklarının açılmasını gözeten bu çabalar, günümüzde adeta unutulmuş haldedir. Eski şartlar ve kötü koşulların daha da ağırlaşarak sürmesine rağmen, turizmde pembe tablolar arkasında süregelen kanayan yaraların, her geçen gün giderek daha da ağırlaştığı katmerli olarak kanıtlanmıştır.

Bugünlerde çok kritik başka bir ülke gerçeği de fiilen oluşmuş ve kapıya dayanmıştır. 2011 Genel Seçimleri'nin yoğun etkileşim alanına girilmesine, sadece önümüzdeki kış ayları kalmıştır. Bu nedenle, hemen bir ay içinde girişilebilecek ve 3-5 ay kapsamında 'toparlanabilecek' turizmin, son şansını kullanabilmesi için sayılı haftalar söz konusudur. Mevsim açısından mayıs öncesindeki beş ayı düşünce de, önümüzdeki ayın gerçekçi bir 'sınır' olduğu, apaçık ortaya çıkmaktadır.
Şurada kasım Ayına girilmesine 3 hafta bir süre vardır. Bu çok kısa süre içinde de, turizmin yeni bir kader çizgisinin belirlenmesi gündemdedir. Ya hızla toparlanarak, pişmiş ve bekleyen önlemlerin devreye alınması sağlanacak, ya da (en azından) bir yılın daha heba olmasına göz yumulacaktır. 

Reçeteler Hazır Durumdadır ve Sadece İlaçlar Alınacaktır:


Evet, tavşan uykularıyla hatırlanarak tarihe malolan önceki bakanımız dönemindeki yoğun ekip konsültasyonu ile net iki yıl boyunca çalışılarak, tedavi amaçlı hazırlanan 2023 stratejisi reçeteleri, dört yıla yakın bir süredir yeni bakanımızın cebinde gezmektedir. Uygulanabilecek en kestirme çözüm, bu hazır reçeteleri hızla gözden geçirerek, acil ilaçların piyasaya kazandırılması gibi, çok basit ve kolay bir işlemdir. Eylem Planındaki 172 kalemden 40'ı seçilerek uygulansa, turizm rahatlayacaktır.
Özellikle de, sekiz yıldır Dünya Turizm Örgütü tarafından global çapta tavsiye edilen (DMO) Yerel Turizm Örgütü kapsamında, çok muadil bir ilaç olan Turizm Konseyi Modeli'nin hayata geçirilmesi, bugüne kadar şiddetle ihmal edilen noktasal turizm beldelerimizin hızla toparlanıp yataktan kalkmasına yol açacaktır. Ülke turizminde ihtiyaç duyulan büyük enerji ve sinerjilerin verilmesinin tam zamanıdır.

Yakın geçmişteki yedi yılın birikimi ve niyetlerinin hızla devreye sokulması için, herhangi bir engel var mıdır? Özellikle de son dört yılda yaşanan gereksiz gecikmelerde, ancak 'basiret bağlanması ve ihmal' gibi teşhislerle açıklanabilecek bir fiili durum söz konusudur. Hiçbir mazerete ve tereddüde yer yoktur.

Bu bakımdan, mütevazi yazı köşemizden tüm yetkililerin dikkatini çok ciddi bir şekilde çekmek üzere, altını çizerek son çağrımızı yapıyoruz: Piyasada süregelmekte olan çıkmazlar sürecinde 'en kestirme dönüşü sağlamak' üzere, herkesi "Turizmde Ortak Akıl ve Toparlanma Hamlesi"ne davet ediyoruz…!


Bu Makale 21.10.2010 - 08:52:15 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
Yazarın diğer yazıları
Tüm Yazıları
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.