Zafer Cengiz

Temeli zayıf yapıya çatı çatma detayları

Türkiye turizminin tıkanıklıklarını çözmekte çok kritik günlerdeyiz.
Turizm maceramızın 40 yılı doldurduğu şu dönemlerde, en kritik unsur olan örgütlenme konusu nihayet masaya yatırılmaktadır. Geçirilen tecrübelerle, zorunlu bir ihtiyaç olduğu nihayet anlaşılan ve özellikle de son kesitte otelcilerin ısrarları ile Bakanlık'ça aktif gündeme alınan konunun detayları üzerinde çalışılmaktadır.

  Turizm Bakanımızın verdiği kısa demeçte, bu yıl içinde Meclise sevkedilme hedefi ile sürdürülen çalışmaların, en az 15 yıldır çeşitli kez gündeme gelmiş  olan "çatı örgütü" üzerinde olduğu anlaşılıyor. Fakat, gerekli detayların henüz açıklığa kavuşmaması nedeniyle de, bu konudaki iki değişik boyuttaki kavramın durumu hakkında net bir değerlendirme yapılabilmesi pek mümkün değil.

   Bakanımızın TurizmGüncel'e geçen hafta vermiş olduğu kısa demeçte, hem çatı kavramı, hem de meslek örgütleri yasası birlikte ele alınıyor. Fakat, öteden beri ihtiyaç duyulan meslek yasalarının boşluğunun doldurulmasıyla, nasıl bir çatı çatılacağı detayları, daha büyük bir boşluk oluşturuyor.

   Bilindiği üzere, turizm gibi 40-50 sektörü bünyesinde barındıran çok özel bir ticari mekanizmada 'işleri yapmak ve yürütmek' eyleminin çok önemli bir kavramsal ve kurumsal tarifi olan "örgütlenme" olayı, yine 40-50 yıllık uzun sürelerce yerine oturtulamamıştır. Zaten bu nedenle de, gelişen turizm yapımızdaki istenmeyen sapmalar ve yoldan çıkışlar, yani 'yönetsel arızalar' birlikte büyümektedir.

   Günümüzden 7 yıl kadar önce, bu konuda oluşan boşluğun yeni bir kavramla TOBB bünyesine ve genel ticaret çarklarına havale edilmesi ile, çok önemli yıllar maalesef göz göre göre yitirilmiştir. Burada öngörülen 'Turizm Meclisi'nin somut ön-çalışmalarının bile yapılamadığı gerçeği karşısında, bu konunun "fiyasko" ile yorumlanarak noktalanması ve hızla yeni çözümler üretilmesi gerekiyor.

   Bu yeni operasyona girişildiğinde, inisiyatifin Turizm Bakanlığı'ndan çıkarak piyasaya verilmesi kapsamında, yazılarımızdaki sitayiş yorumları ve TOBB'un elindeki ekonomik turizm silahını neden kullanmadığı şeklindeki uyarılarımız arşivlerdedir. Anlaşıldığı kadarıyla, Bakanlık konuyu daha fazla sürüncemede bırakmaksızın "gereğini yapmak" üzere kararlı bir şekilde kolları sıvamıştır.

   Kanımızca, örgütlenme konusunun doğru bir model kapsamında ve doğru bir işlerlikte yerine oturtulması, büyüyerek artık kabuk değiştirmesi gereken Turizme "en uygun çağdaş giysi" giydirmek açısından, çok önemli ve hatta mesleki başarısı için çok hayati bir konudur. Bu nedenle de, hemen konfeksiyona düşülmeksizin moda dünyasına hızla bir göz atılmalıdır.

   Turizmin vitrinindeki sorunlar, buz dağının su üzerindeki bölümü gibi ağızlarda sakız olarak her vesile ile ezbere dile getirilmektedir. Fakat, ortaya düşenin en az 6 katı daha büyük olan 'yapısal sorunlar' halen gereğince aktif gündeme gelememiştir. Zaten mevcut çözümsüzlüğün ve içine düşülen kısır döngü çıkmazına bağlı bilmecelerin tüm cevapları, temelde yatan bu bölümde gizlidir.

   Bugün için KDV-ÖTV-Telif-Teşvik gibi tali sorunlara odaklanmış olan turizm piyasası, halen turizmin sağladığı makro nimetleri ölçememiş, üniversitelerden bu konuda ar-ge desteği alarak, Devletin tam ve sürekli desteğini sağlayamamıştır. Günlük dertlerini çözünce yeterince mutlu olan turizm paydaşlarımızın, buz dağının altını keşfedecek imkan ve zamanları da bulunmamaktadır.

   Bu konuda genlere kaydolmuş  eski bir alışkanlık olan "Devletten medet ummak" huyu, önemli bir gerçeklik olarak artık iyice su yüzüne çıkmıştır. Öyleyse en kestirme yöntemde, kamusal inisiyatifin devreye girmesi ve Bakanlık'ça gerekli çözümlerin üretilerek uygulamaya geçirilmesi gerekmiyor mu?

   Zaten bu kadar zaman kaybedilerek gelinen noktada, son gelişmeler çerçevesinde olaylar da bu yönde gelişmektedir. Fakat bu noktada dikkate alınması  gereken, çatılacak çatıların sağlam temel ve duvarlar tarafından taşınması gerektiğidir. Burada ise, turizmin en kritik yapısal eksikliklerinden olan "yerel ekonomi ve dikey entegrasyon" kavramları devreye girmektedir.

   Meslek gruplarının eksik kalan örgütlenmesi, sadece yatay dirençleri kuvvetlendirebilir. Ama yerel ekonomiyle sıkı temel bağlantıları ile meslekler arasında gerekli fonksiyonel işbirliğini sağlaması gereken organik bağların kurulmaması, çatılacak çatıyı dikey yüklerde zayıf bırakacaktır.

   İşte bu nedenle de Turizm Konsey(ler)inin devreye sokulması, yeni ve sağlam bir yapılaşma için hayati bir önem taşımaktadır. Statik hesaplarının gözden geçirilmesi ile gereği yapılmalıdır.

Gelecek Hafta: TURİZM KONSEYİ VE YEREL ÖRGÜTLENME 


Bu Makale 07.03.2010 - 10:37:30 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
Yazarın diğer yazıları
Tüm Yazıları
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.