Paket tur sözleşmelerine yeni bir maliyet vergisi
İlk yazımda siz değerli okuyucularımın karşısına olumsuz bir haberle çıkmak istemezdim. Ancak hem tüketicilerin hem de tur şirketlerinin (seyahat acentaları) doğru bilgiye ulaşmalarına katkıda bulunabilmek adına, yazımızda paket tur sözleşmesine getirilen damga vergisini ele aldık.
Turizm sektörü geçtiğimiz dönemde, Rusya krizi başta olmak üzere, bir çok ekonomik krizle başbaşa kalmış ve sektörde ciddi anlamda bir daralma meydana gelmişti. Netice olarak bir çok tur şirketi ve otel ya iflas eşiğine geldi ya da iflasının ertelenmesi istemiyle mahkeme yollarını aşındırdı.
Sektörün yaşadığı kriz ortamında bir iyileşme belirtisi görüldüğü ve yaz sezonunu da kapattığımız şu sıralarda, yine-yeni bir maliyet olarak paket tur sözleşmelerinden damga vergisi alınması yasal olarak düzenlendi.
Seyahat acentaları ile tüketiciler arasında yapılan birden fazla hizmet içeren (konaklama+ulaşım) sözleşmeler, 65021 sayılı yasa kapsamında paket tur sözleşmesi olarak tanımlanıyor. Bir çok tur şirketinin verdiği hizmet yıllardan beri paket tur satışında yoğunlaşmaktadır.
Geçtiğimiz yıllarda sektörde faaliyet gösteren tur şirketlerinden bazılarının müşteriler ile yaptığı paket tur sözleşmelerinin damga vergisinin yatırılıp,yatırılmadığı Vergi Daireleri tarafından incelenmeye başlanmıştı.
Keza TÜRSAB bu konuda sektöre hitaben bir toplantı düzenlemiş her bir paket tur sözleşmesi için maktu olarak cüzi bir rakamın (Örneğin:5,0-TL) damga vergisi olarak belirlenmesi için mücadele edeceğini beyan etmişti.
Ne yazık ki, TÜRSAB’ın mücadelesinin sonuç vermediğini, 9 Ağustos 2016 yürürlük tarihli ve 29796 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan torba yasa ile öğrenmiş olduk. Bu yasa ile getirilen yeni düzenlemeye göre 9 Ağustos 2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere; tur şirketlerinin tüketiciler ile yapmış olduğu paket tur sözleşmelerinden binde 9,48 oranında damga vergisi alınması öngörülmüştür.
Büyük çaplı bir tur şirketinin sezonda yaklaşık 300.000 adet paket tur sözleşmesi yaptığını düşünürsek, damga vergisinin maliyetler, karlılık ve tüketiciye getireceği ilave masraf olarak yeni yılda tur fiyatlarına yansıması içten bile değil.
Hal böyle olunca ortalama 2000-TL tutarında bir tatil için ilave 20-TL %1’e yakın bir maliyetleme söz konusu olacaktır. Sektörün zaten can çekiştiği bir dönemde, ilave maliyet ve vergiler ile daha da sıkıntılı günlerin bizi beklediğini, gerekli tedbirler alınmazsa ya da damga vergisinden kaçınılırsa, seyahat acentalarının yüksek vergi cezaları ile başbaşa kalacağı açıktır.
Özet ve son cümle olarak; seyahat acentası ile müşteri (tüketici) arasında yapılan konaklama ve ulaşım hizmetlerini içeren paket tur sözleşmesinin toplam bedeli üzerinden binde 9,48 oranında damga vergisinin ilgili vergi dairesine seyahat acentası tarafından yatırılması gerektiği yasa ile düzenlenmiştir.
Bu Makale 22.11.2016 - 15:50:05 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Üstadım ;
Nefis bir yazı bilgini tecrübeni ve emeğini paylaştığın için çok teşekkür ediyoruz.
Yüreğine ve eline sağlık.
Saygılarımla
