Levent Bekaroğlu sektördeki o dedikoduyu yazdı: 1 milyon turist...

Levent Bekaroğlu sektördeki o dedikoduyu yazdı: 1 milyon turist...
Kilit Global Avrupa Pazarı Müdürü Levent Bekaroğlu, sektördeki krizlerin getirdiği değişimlere ilişkin değerlendirmede bulundu. Sektörde dolaşan bir dedikoduyu da değerlendiren Bekaroğlu, ''Bir acentaya 1 milyon turist getirmesi karşılığında devlet tarafından ilave bir katkı payı vaat edilmiş, bu acenta da hedefe ulaşacağı varsayımıyla bu indirimi satış fiyatlarına dahil etmiş. Bu uygulamaya inanmıyorum....'' diye yazdı.


Son iki senedir yaşanan krizlerin doluluk be hizmet kalitesini düşürdüğünü, kalifiye personeli sektörden uzaklaştırdığını, ana pazar Almanya'daki ziyaretçi kaybının tüm dengeleri bozdğunu, turist profilinin değiştiğini ve alternatif pazarları geliştirdiğini ifade eden Levent Bekaroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

''FİYATLAR ALT GELİR GRUPLARINA GÖRE AYARLANDI''

''Batı Avrupalı ve özellikle Alman turistin düşüşe geçmesiyle otelciler ister istemez belli dolulukları sağlayabilmek adına fiyatlarını düşürerek alternatif pazar arayışlarına girdiler. Kaynak pazarların oranları değişti. Doluluk sağlanmak amacıyla geçmişte daha az yer verilen pazarlara daha fazla yer verilmeye başlandı. Bunu yaparken, ilgili pazarlarda fiyatlar daha alt gelir sınıflarına hitap edecek şekilde oluşturuldu. İstisnai tesisler dışında gelirin azaldığı oranda maliyetler de düşürüldü, sezonluk personelin neredeyse tamamı stajyerlerden oluşturuldu. Kalifiye personel sıkıntısı kendini özellikle hizmet ve genel temizlikte gösterdi.



''YENİ GELEN MÜŞTERİLER FİYAT-KALİTE DENGESİNDEN MEMNUN''

Yeni “müşterilerimiz fiyat/hizmet oranından memnun, çünkü daha önceki tatillerinde aynı fiyata ancak farklı destinasyon veya otellerde 1-2 sınıf alt kategoriye gidebiliyorlardı. Ancak Uzun vadede misafire yatırım yapmış olan ve müdavim misafirlerini koruyan, maalesef sayı olarak azınlıkta kalan oteller, kalitesinden ödün vermedi ve yine uzun vadede kazançlı çıkacaklardır.  Diğerleri ise memnuniyet yanılgısına kapılıp asıl müşterilerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacaklar.

 ''ALMANYA'DAKİ KAYIP 2015'E GÖRE YÜZDE 45''

Buna rağmen alternatif pazarlarla Antalya Havalimanı gelişlerinde genel kaybımız yüzde 13 görünüyor. İç pazardaki olağandışı artış, azalan direkt charter uçuşları nedeniyle İstanbul üzeri uçaklarla gelen yolcular ve alternatif pazarlardan kendi araçları ile gelen yolcuları da hesaba kattığımızda doluluk oranları 2015’in çok da altında kalınmadı ve hatta eylül ile ekim aylarında üzerine bile çıkılacak gibi görünüyor. Ancak yoğun son dakika ve fiyat savaşları ile gelirlerin ilk 6 ayda verilerine göre 2015 yılına kıyasla bu yıl yüzde 30 geriledi görülüyor. Almanya ana pazarındaki kayıp ise 2015'e kıyasla yüzde 45.

 ''ALMAN ACENTELER TÜRKİYE SATIŞLARINDA ÇEKİMSER KALDI''

Geçen sene terör, darbe ve siyasi gerginlik nedeniyle Türkiye müşterisinin iptal ve değişiklik talepleri üst noktalardaydı. Bunlar seyahat acentasının iş yoğunluğunu artırmakla beraber, aynı zamanda müşteri ve gelir kaybına neden oldu. Dolayısıyla bu sene satışlarında benzer sıkıntılarla uğraşmak istemeyen seyahat acentaları, Türkiye talebiyle bile acentaya gelen müşterileri farklı destinasyonlara ikna etmek için çaba gösterdiler. Bu nedenledir ki geleneksel seyahat acentaları satışları oransal olarak düşerken online kanalları aracılığıyla yapılan satışlar arttı.

''ALMANYA'DA ERKEN REZERVASYONA DÖNMELİYİZ''

Geçmiş yıllarda Almanya kaynak pazarının erken rezervasyonları belli dolulukları sağlayarak sezonun temel taşını oluşturuyordu. Bunun üzerine ise diğer pazarların rezervasyonları ile sağlıklı bir yapı kuruluyordu. Şimdilerde ise son dakika fiyat oyunları ile bölgeler ve oteller arası müşteri kapma savaşları yaşanıyor.

İçinde bulunduğumuz girdaptan çıkmanın tek yolu erken rezervasyon oranlarını tekrardan artırmak. Bunun için direnebilmeliyiz ve belki de kötü denebilecek 1-2 sezonu daha göze alarak fiyatlarımızı korumalıyız.

''AKSİ TAKTİRDE YİNE SON DAKİKA SAVAŞLARI YAŞANACAK''

2018 kontratları yapılırken otellerin neredeyse tamamı, belli tarihlere kadar yapılacak erken rezervasyonlara, bu sene son dakika satışlarına verdikleri indirimleri peşinen verdiler. Potansiyel erken rezervasyon pazarlarına ödün vermeden, bu indirimler artırılmamalı ve uzatılmamalı. Hem satış acentaları hem de tüketici, fiyatların gittikçe arttığını ve erken rezervasyon dönemi kaçırıldığında daha uygun fiyat bulunamayacağını görmeli. Aksi takdirde yine son dakika savaşları ile müşteri kapma yarışları yaşanacak.

 ''UÇAK DESTEK UYGULAMASI YANLIŞ''

Uçak katkısı neden verilir veya verilmeliydi? Destinasyona uçak bağlantısının kopmaması ve tur operatörün garantili uçuştaki riskini minimize etmek için. Uçak şirketleri kendi başlarına ancak belli oranlarda risk alarak uçak planlaması yaparlar. Ancak tur operatörlerin garantileri ile uçak bağlantıları ve planlamaları yoğunlaşır. Son iki senede ise maalesef tur operatörleri hemen hemen hiç garantiye girmedi, Uçak şirketlerinin sunduğu hatlardan yer bulabildiği sürece koltuk aldı. Uçak katkıları maalesef çok karmaşık bir formül ile sadece ve sadece gelmiş yolcu için ödül alınmasını sağladı ve tur operatörlerince ortalama bir hesapla satış fiyatlarına yansıtıldı. Kaldı ki 2017 yılında da devam etmesine rağmen henüz 2016 yılının hak edişleri kapatılabilmiş değil. Tur operatörlerine “risk alın, gerekirse boş koltuğunuzun riskini paylaşırız” dememiz gerekirken, nasılsa gelecek olan her yolcunuza katkı veririz gibi bir “destek” uygulandı.

Ayrıca, 2016’da Antalya’ya uçakla gelen yolcunun en az %50’si ortalama kişi başına 30 € katkı hak etmiş olduğunu düşünün! Bence bu paralar tanıtım ve imaj çalışmalarında çok daha etkin bir şekilde kullanılabilirdi.

''1 MİLYON TURİST GETİREN BİR ACENTEYE EK DESTEK VERİLECEKMİŞ''

Ne kadar doğru veya yanlış bilmiyorum ama bir dedikodu dolaşıyor. Bir acentaya 1 Milyon Turist getirmesi karşılığında devlet tarafından ilave bir katkı payı vaat edilmiş, bu acenta da hedefe ulaşacağı varsayımıyla bu indirimi satış fiyatlarına dahil etmiş. Bu uygulamaya inanmıyorum. Devlette gizli saklı uygulamalar olamaz. Devlet aynı uçak katkısında olduğu gibi, sektördeki tüm oyunculara aynı imkanı Bakanlar Kurulu kararıyla sunar ve belirlediği hedefe ulaşana aynı katkıyı sağlar!

''FİYATLAR BU KADAR DÜŞMESEYDİ DE ALMAN SAYISINDA ÇOK FAZLA DEĞİŞİKLİK OLMAYACAKTI''

Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki, 28 senedir ağırlıklı olarak içinde bulunduğum Alman kaynaklı turizm piyasasında, bu iki senede verilen son dakika fiyatlar verilmeseydi bile, gelen turist sayısında çok fazla değişiklik olmayacaktı. Verilen indirimlere rağmen temel taşı dediğimiz Alman turist azalmaya devam etti, kaldı ki Alman olarak istatistiklere geçen turistleri, özellikle de yüksek sezonda gelenleri çoğunluğu Türk, Rus, eski Yugoslav menşeili Alman vatandaşları idi!




Bu Haber 22.09.2017 - 12:11:06 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.