İşte pazarınızdaki yeni otellerle rekabet edebilmenin 4 yolu

 

 

Otellere gelir yönetimi hizmeti veren Tambourine, pazarlarında arz patlaması yaşanan otelcilerin bu rekabet içerisinde hayatta kalmak için atması gereken adımları sıraladı. Talebin düşük olduğu zamanlarda yeni otellerle baş edebilmek için büyük indirimlere başvurmak yerine otelciliğin temellerine dönerek ayakta kalabilirsiniz. İşte atmanız gereken 4 adım:

 

 

Önce gerçeklerle yüzleşerek başlayalım: Çok büyük bir renovasyon geçirme imkanınız yoksa, yeni otellerin sahip olduğu özelliklerle yarışmanız mümkün değil. Ancak, yaratıcılığınızı kullanarak onları geride bırakabilirsiniz. Kendinize müşterilerinizin gözünden bakın ve otelinizin hangi özelliklerinin onları çekebileceğini anlamaya çalışın. Basit bir örnek olarak Hollywood’da hizmet veren Le Montrose Suite Hotel’in elektrikli arabalara park ve ücretsiz şarj imkanı sağlamasını gösterebiliriz. Bu örnek otelinizin konumuna ve özelliklerine göre kolaylıkla uyarlanabilir. 

 

Böyle spesifik özelliklerinizi tanıtım ve pazarlama yaptığınız ortamlarda hedef kitlenizi doğru seçerek pazarlamayı başarabilirseniz, pazardaki pozisyonunuzu oldukça güçlendirmiş olursunuz.

 

 

Otellerin sosyal medya paylaşımlarını takip ederken en az başımıza gelen şey ne? Kahkaha atmak. Genel kanının aksine, müşterilerinizin sizden beklediği sadece promosyon kodları ya da havuzunuzun yeni bir resmi ile yapılan tanıtımlar değil. Sosyal medyanın işletmelere sağladığı en büyük fayda, müşterileri/misafirleri ile daha önce mümkün olmayan şekilde iletişim kurma şansı. Bu şansı kalıplaşmış şirket yanıtlarının dışına çıkarak değerlendirmeniz mümkün. Sosyal medya hesaplarınızdan arada esprili paylaşımlar yapmanız, ‘seyahatin gerçek ruhu’yla da oldukça uyumlu olacaktır. Kişisel paylaşımlar ve yanıtlar ile misafirlerinize size sevmeleri için yeni bir neden daha verebilirsiniz. Bu yolu uygularsanız, yakın zamanda müşteri sadakatini, yeni müşteri akışını ve doğal olarak karınızı artırdığınızı göreceksiniz.

 

 

Otelciler, özellikle sıkıntılı dönemlerde yeni pazar arayışları ile yaralarına derman bulmaya çalışma eğilimindedir. Bu elbette önemli, ancak ortada bir problem var: Yeni rakipleriniz de sizinle tam olarak aynı şeyi yapıyor olacak. Onlar sıfırdan başlarken zaten sahip olduğunuz avantajları değerlendirmeyi ihmal etmeyin: Eski misafirleriniz. Bu sıkıntılı dönem, eski misafirlerinize dönük kampanyalar yapmak ve sadakat programınızı yenilemek için en uygun zaman. İster indirim, ister ücretsiz upgrade isterse de bir ‘tekrar hoşgeldiniz’ hediyesi olsun; misafirlerinize onlara değer verdiğinizi gösterin.

 

 

Değiştiremeyeceğiniz bazı şeyler var: Örneğin, otelinizde bir restoran olmayabilir ya da standart odalarınız birkaç metrekareden ibaret olabilir. Ancak üzerinde tam kontrol sahibi olduğunuz bir şey var: Servisiniz. Şanslısınız, çünkü hizmet kalitesi her zaman konaklama sektörünün ‘kralı’ oldu ve uzun bir süre öyle olmaya devam edecek. İnsanların seyahatleri sırasında bekledikleri temel şeyleri unutmayın, gerekirse kendinize ve çalışanlarınıza bunları her gün hatırlatın. Müşteri memnuniyetini sağlamak için elinizden gelen her şeyi yapın. Şunu unutmayın: Konu hizmet kalitesi olunca, asla aşırıya kaçamazsınız. Kalitenizi korumak için müşterilerle temas kuran çalışanlarınızı düzenli olarak ödüllendirmeyi işletme politikanızın önceliklerinden biri haline getirin. Müşterilerle iletişim halinde olan çalışanlarınıza 5 yıldızlı deneyimler yaşatarak geleceğe dönük büyük bir yatırım yapmış olacağınızı aklınızdan çıkarmayın.